,

PKK savunuculuğu yapan öğretmeni ‘son savunma alınmaması’ kurtardı

Danıştay 12. Dairesi, Anadolu Lisesinde öğretmen olarak görev yapan davacının, 657 sayılı Devlet Memurları Kanunu'nun 125. maddesinin birinci fıkrasının (E) bendinin (b) alt bendi uyarınca Devlet memurluğundan çıkarma cezası ile cezalandırılmasına ilişkin Milli Eğitim Bakanlığı Yüksek Disiplin Kurulunun kararını hukuka aykırı buldu.

PKK savunuculuğu yapan öğretmeni ‘son savunma alınmaması’ kurtardı

Disiplin dosyasından:

disiplin soruşturma raporu ve davacının twitter hesabı üzerinden yapılan paylaşımların birlikte değerlendirilmesinden, "Devlet benim annemi sokak ortasında vurup cesedini 7 gün bekletse dağa çıkmayı bırak o dağı devletin .... sokarım", "… abiyi PKK vurmuş, … abiyi de Ermeniler vurmuştu. Çok zalimsin be T.C", "…'liler devletin ölüme terk ettiği askerleri taşıdı. Kim terörist çok belli değil mi?", "… ve TSK'nın ölüme terk ettiği askerleri kurşun sıktığı …'liler kurtarıyor", " T.C.'nin tasdikli maşası …..", "…, … barajı geçmesin diye 8 askeri feda etti", "bu çocuğu bu hale sokan devlet hükmünü ve hükümetini yitirmiştir", "T.C. tarihindeki tüm alevi katliamlarında ya iktidar, ya da iktidar ortağı olan …'nin milletvekili olarak bu soruları sorman ironik?" şeklindeki paylaşımlarının ifade özgürlüğü sınırlarını aştığı, milli güvenlik ve kamu düzenini ihlal edici, PKK terör örgütünü övücü ve destekler, Türkiye Cumhuriyeti Devleti ile güvenlik güçlerine yönelik hakaret içerir nitelikte olduğu görüldüğünden, davacının eylemine uygun olarak tesis edilen dava konusu işlemde hukuka aykırılık bulunmadığı gerekçesiyle, davanın reddine karar verilmiştir.

Danıştay: Son savunma alınmamıştır

Yüksek Disiplin Kurulunca, Devlet memurluğundan çıkarma cezası ile cezalandırılması teklif edilen ilgiliye 657 sayılı Kanun'un 129. maddesi uyarınca usulüne uygun olarak son savunma hakkı tanınması gerektiği açık olup, uyuşmazlık konusu olayda, hakkında Devlet memurluğundan çıkarma cezası teklif edilen davacı hakkında Yüksek Disiplin Kurulunca 657 sayılı Kanun'un 129. maddesine göre son savunması alınmadan tesis edildiği görülen dava konusu işlemde hukuka uyarlık bulunmamaktadır.

T.C.

DANIŞTAY

ONİKİNCİ DAİRE

Esas No: 2018/1788

Karar No: 2022/2707

TEMYİZ EDEN (DAVACI) : …'i temsilen… Sendikası

VEKİLİ: Av. …

KARŞI TARAF (DAVALI) : … Bakanlığı

VEKİLİ: Hukuk Müşaviri…

İSTEMİN KONUSU:

… Bölge İdare Mahkemesi… İdari Dava Dairesinin… tarih ve E:…, K:… sayılı kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.

YARGILAMA SÜRECİ:

Dava konusu istem:

Mersin İli, Toroslar İlçesi, … Anadolu Lisesinde öğretmen olarak görev yapan davacının, 657 sayılı Devlet Memurları Kanunu'nun 125. maddesinin birinci fıkrasının (E) bendinin (b) alt bendi uyarınca Devlet memurluğundan çıkarma cezası ile cezalandırılmasına ilişkin Milli Eğitim Bakanlığı Yüksek Disiplin Kurulunun … tarih ve … sayılı işleminin iptali ve yoksun kaldığı parasal hakların yasal faizi ile birlikte ödenmesine karar verilmesi istenilmiştir.

İlk Derece Mahkemesi kararının özeti:

 … İdare Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararıyla; disiplin soruşturma raporu ve davacının twitter hesabı üzerinden yapılan paylaşımların birlikte değerlendirilmesinden, "Devlet benim annemi sokak ortasında vurup cesedini 7 gün bekletse dağa çıkmayı bırak o dağı devletin .... sokarım", "… abiyi PKK vurmuş, … abiyi de Ermeniler vurmuştu. Çok zalimsin be T.C", "…'liler devletin ölüme terk ettiği askerleri taşıdı. Kim terörist çok belli değil mi?", "… ve TSK'nın ölüme terk ettiği askerleri kurşun sıktığı …'liler kurtarıyor", " T.C.'nin tasdikli maşası …..", "…, … barajı geçmesin diye 8 askeri feda etti", "bu çocuğu bu hale sokan devlet hükmünü ve hükümetini yitirmiştir", "T.C. tarihindeki tüm alevi katliamlarında ya iktidar, ya da iktidar ortağı olan …'nin milletvekili olarak bu soruları sorman ironik?" şeklindeki paylaşımlarının ifade özgürlüğü sınırlarını aştığı, milli güvenlik ve kamu düzenini ihlal edici, PKK terör örgütünü övücü ve destekler, Türkiye Cumhuriyeti Devleti ile güvenlik güçlerine yönelik hakaret içerir nitelikte olduğu görüldüğünden, davacının eylemine uygun olarak tesis edilen dava konusu işlemde hukuka aykırılık bulunmadığı gerekçesiyle, davanın reddine karar verilmiştir.

Bölge İdare Mahkemesi kararının özeti:

 … Bölge İdare Mahkemesi ... İdari Dava Dairesince; istinaf başvurusuna konu İdare Mahkemesi kararının hukuka ve usule uygun olduğu ve davacı tarafından ileri sürülen iddiaların söz konusu kararın kaldırılmasını sağlayacak nitelikte görülmediği gerekçesiyle, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 45. maddesinin üçüncü fıkrası uyarınca istinaf başvurusunun reddine karar verilmiştir.

TEMYİZ EDENİN İDDİALARI:

Sosyal medya paylaşımlarının soruşturma konusu edilmesinin özel hayata müdahale olduğu, paylaştığı tweetlerin ifade özgürlüğü kapsamında değerlendirilmesi gerektiği, eylemin sabit olduğu kabul edilse bile 657 sayılı Kanun'un 125/D-(ı) maddesinde belirtilen "Görevin yerine getirilmesinde dil, ırk, cinsiyet, siyasi düşünce, felsefi inanç, din ve mezhep ayrımı yapmak, kişilerin yarar veya zararını hedef tutan davranışlarda bulunmak" fiili kapsamında değerlendirilebileceği, hakkında açılmış bir ceza davası bulunmadığı, dava konusu işlemle suç ve ceza arasındaki ölçülülük ilkesinin, kanunsuz suç ve ceza olmaz ilkesinin ihlal edildiği, verilen cezanın fiil ile orantısız olduğu ileri sürülmektedir.

KARŞI TARAFIN SAVUNMASI:

Mahkeme kararının usul ve esas bakımından hukuka uygun olduğu, temyiz isteminin reddi gerektiği savunulmuştur.

DANIŞTAY TETKİK HÂKİMİ DÜŞÜNCES:

Soruşturma aşamasında davacının 657 sayılı Devlet Memurları Kanunu'nun 129. maddesi uyarınca son savunmasının alınmadığı, bu nedenle işlemin disiplin usul kurallarına aykırı olarak tesis edildiği anlaşıldığından davanın reddi yolundaki karara yönelik istinaf isteminin reddine ilişkin temyize konu Bölge İdare Mahkemesi kararının bozulmasına karar verilmesi gerektiği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA

Karar veren Danıştay Onikinci Dairesince, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:

İNCELEME VE GEREKÇE:

MADDİ OLAY:

Davacı, Mersin İli, Toroslar İlçesi, … Anadolu Lisesinde öğretmen olarak görev yapmaktadır.

Twitter hesabında yaptığı birtakım paylaşımlar nedeniyle, Türk Silahlı Kuvvetleri ve emniyet güçlerinin bölücü terör örgütleri ile yaptığı mücadele aleyhine, terör örgütlerini destekleyen, öven, Devleti zalim, katil, terörist gösteren ve hükümet ve Cumhurbaşkanı aleyhine sosyal medya üzerinden tweetler attığı ve atılan tweetleri retweet ederek beğenip, onaylayıp paylaşımlarda bulunduğu iddialarının araştırılması için başlatılan disiplin soruşturması sonucunda, Milli Eğitim Bakanlığı Yüksek Disiplin Kurulunun … tarih ve … sayılı işlemiyle 657 sayılı Devlet Memurları Kanunu'nun 125/E-(b) maddesi uyarınca Devlet memurluğundan çıkarma cezası ile cezalandırılmıştır.

Bunun üzerine bakılan dava açılmıştır.

İLGİLİ MEVZUAT:

657 sayılı Devlet Memurları Kanunu'nun 125. maddesinin birinci fıkrasının (E) bendinin (b) alt bendinde, "Yasaklanmış her türlü yayını veya siyasi veya ideolojik amaçlı bildiri, gztmemur afiş, pankart, bant ve benzerlerini basmak, çoğaltmak, dağıtmak veya bunları kurumların herhangi bir yerine asmak veya teşhir etmek" devlet memurluğundan çıkarma cezasını gerektiren fiil ve haller arasında sayılmıştır.

657 sayılı Kanun'un 129. maddesinde, ''Yüksek disiplin kurulları kendilerine intikal eden dosyaların incelenmesinde, gerekli gördükleri takdirde, ilgilinin özlük dosyasını ve her nevi evrakı incelemeye, ilgili kurumlardan bilgi almaya, yeminli tanık ve bilirkişi dinlemeye veya niyabeten dinletmeye, mahallen keşif yapmaya veya yaptırmaya yetkilidirler. Hakkında memurluktan çıkarma cezası istenen memur, soruşturma evrakını incelemeye, tanık dinletmeye, disiplin kurulunda sözlü veya yazılı olarak kendisi veya vekili vasıtasıyla savunma yapma hakkına gztmemur sahiptir."; 130. maddesinde ise, "Devlet memuru hakkında savunması alınmadan disiplin cezası verilemez. Soruşturmayı yapanın veya yetkili disiplin kurulunun 7 günden az olmamak üzere verdiği süre içinde veya belirtilen bir tarihte savunmasını yapmayan memur, savunma hakkından vazgeçmiş sayılır." hükümlerine yer verilmiştir.

HUKUKİ DEĞERLENDİRME:

Anayasa'nın 129. maddesinin 2. fıkrasında, memurlar ve diğer kamu görevlileri ile kamu kurumu niteliğindeki meslek kuruluşları ve bunların üst kuruluşları mensuplarına savunma hakkı tanınmadıkça disiplin cezası verilemeyeceği hükme bağlanmıştır.

Anılan Anayasa hükmünün gerekçesinde, "yapılacak disiplin kovuşturmalarında ve disiplin cezası uygulamasında ilgiliye isnad olunan hususun bildirilmesi, dinlenilmesi, savunmasını yapma imkanı tanınması bu madde ile güvence altına alınmaktadır" ifadelerine yer verilerek, disiplin cezaları ile ilgili olarak Anayasal güvenceye bağlanan savunma hakkının içeriği belirtilmiştir.

657 sayılı Devlet Memurları Kanunu'nun 130. maddesinde diğer cezalar bakımından memura sadece 7 günden az olmamak üzere savunma hakkı tanınmışken memuriyetten çıkarma cezası açısından 129. maddeyle, soruşturma ile ilgili evrakın incelenmesinden veya vekili vasıtasıyla sözlü savunma yapılmasına kadar, 130. maddeden farklı olarak geniş bir savunma hakkı tanınmış bulunmaktadır. Yasa koyucu ilgili açısından en ağır sonuçları doğuran Devlet memurluğundan çıkarma cezasının verilmesinde, bu şekilde bir savunma hakkının tanınmasını memur statüsü açısından önemli bir güvence olarak öngörmüştür.

Anayasa hükmü ve 657 sayılı Kanun'un yukarıda yer verilen maddelerinin birlikte değerlendirilmesinden; Devlet memurunun veya diğer kamu görevlilerinin görevine son verilmesi sonucunu doğuran disiplin cezalarının verilebilmesi için, söz konusu disiplin cezalarını vermeye yetkili merciiler tarafından, ilgili kamu görevlisinin hakkındaki iddiaları, bu iddiaların dayandığı delilleri, üzerine atılı fillerin hukuki nitelendirmesini ve önerilen disiplin cezasını öğrenmesi sağlanarak, savunma yapmasına imkan tanınmasının hukuken zorunlu olduğu anlaşılmaktadır.

Bu durumda; Yüksek Disiplin Kurulunca, Devlet memurluğundan çıkarma cezası ile cezalandırılması teklif edilen ilgiliye 657 sayılı Kanun'un 129. maddesi uyarınca usulüne uygun olarak son savunma hakkı tanınması gerektiği açık olup, uyuşmazlık konusu olayda, hakkında Devlet memurluğundan çıkarma cezası teklif edilen davacı hakkında Yüksek Disiplin Kurulunca 657 sayılı Kanun'un 129. maddesine göre son savunması alınmadan tesis edildiği görülen dava konusu işlemde hukuka uyarlık, bu hususu göz ardı etmek suretiyle işin esasına girerek davanın reddine karar veren İdare Mahkemesi kararına karşı yapılan istinaf başvurusunun reddi yolundaki temyize konu Bölge İdare Mahkemesi kararında hukuki isabet bulunmamaktadır.

Öte yandan, Dairemizin bu kararı uyarınca, son savunma hakkı tanındıktan sonra davacı hakkında idare tarafından yeniden işlem tesis edilebileceği de açıktır.

KARAR SONUCU:

Açıklanan nedenlerle;

1. 2577 sayılı Kanun'un 49. maddesine uygun bulunan davacının temyiz isteminin kabulüne,

2. Davanın yukarıda özetlenen gerekçeyle reddine ilişkin İdare Mahkemesi kararına karşı yapılan istinaf başvurusunun reddi yolundaki temyize konu … Bölge İdare Mahkemesi … İdari Dava Dairesinin … tarih ve E:…, K: ... sayılı kararının BOZULMASINA,

3. Yeniden bir karar verilmek üzere dosyanın … Bölge İdare Mahkemesi ... İdari Dava Dairesine gönderilmesine,18/05/2022 tarihinde, kesin olarak oybirliğiyle karar verildi.

Kaynak : Gazete Memur

İlişkili Haberler

Manşetler