Memur sokakta işveren iflasta
TÜİK'in çarşı pazarla örtüşmeyen enflasyon rakamları asgari ücretli, memur ve emeklinin kabusu oldu. Memurlar hükümetin düşük zam önerisi karşısında sokağa indi. Yüksek kur, düşük faiz politikası ise iflas ve konkordato taleplerini patlattı. Batan işletme sayısı bu yılın ilk sekiz ayında rekor seviyeye ulaşarak geçen yılın toplamını yüzde 73 aştı.

Enflasyonla mücadele adı altında yapılan ekonomiyi soğutma hamleleri yan etkisini batan şirketler, işten çıkartılmak zorunda kalınan çalışanlar ve emeğinin karşılığını alamayan memurlarda kendisini gösterdi. Toplumun her kesimi derin ekonomik krizi hissederken, protesto mitingleriyle meydanlar ısındı. İstediği zammı alamayan milyonlarca memur dün uyarı grevine başladı. Sırada işçiler, özel sektör çalışanları ve emekliler var.
MASAYA GÖRE DEĞİL PAZARA GÖRE ARTIŞ
Enflasyonla mücadele adı altında yapılan ekonomiyi soğutma hamleleri yan etkisini batan şirketler, işten çıkarmalar ve emeğinin karşılığını alamayan işçi ve memurlarda gösterdi. Ekonomideki istikrarsızlığı toplumun her kesimi iliklerine kadar hissederken, Toplu sözleşme Son Dakika Haberleri'>8. Dönem Toplu Sözleşme görüşmelerinde hükümetin zam teklifini yetersiz bulan memurlar dün iş bırakma eylemi yaptı. Milyonlarca memur ve memur emeklisi, kağıt üzerindekine göre değil, çarşı ve pazar fiyatlarına göre zam talebinde bulundu.
KONKORDATODA YÜZDE 73 REKOR ARTIŞ
Tartışmalı enflasyon verilerinin yanı sıra yüksek kur ve düşük faiz politikası ekonomideki dengeleri alt üst etti. Finansmana erişimin zorlaşması ve yükselen faiz oranları şirketlerin girdiği krizi derinleştirdi. Konkordato talepleri patladı ve arka arkaya iflaslar yaşandı. 2025 yılı konkordato rakamları 994 başvuruyla rekor seviyeye ulaştı. Bu sayı, geçen yıla göre yüzde 73 artarken, son iki yılda yapılan başvuru sayısı bin 565 oldu. Konkordato sonrası iflastan kurtulamayan firma sayısı ise 134’e çıktı.
EKONOMİ SOĞUDU MEYDANLAR ISINDI
Türkiye’nin kronik hastalığı olan enflasyon tedavi edilemediği için ekonomiye ağır zarar verdi. Yüksek kur ve düşük faiz politikası ile ekonomiyi yönetmeye çalışan hükümet, yanlış teşhislerle konkordato taleplerinin patlamasına ve arka arkaya iflasların yaşanmasına neden oldu. Finansmana erişimin zorlaşması ve yükselen faiz oranları şirketlerin girdiği dar boğazı derinleştirdi. 2025 yılı konkordato rakamları 994 başvuruyla rekor seviyeye ulaştı. Bu sayı, geçen yılın tamamına göre yüzde 73 artış anlamına gelirken, son iki yılda yapılan başvuru sayısı ise bin 565 oldu. Böylece 2025 şirketler için konkordato yılı haline geldi. Bu yılın ilk 7 ayındaki iflas verileri de ülke ekonomisinin içine girdiği sıkıntıyı gösteriyor. Türkiye genelinde geçen yıl iflas eden şirket sayısı 132 iken, sayı bu yılın 7 ayında geçen yılın rakamını geçmiş durumda. Konkordato başvurusu sonrası iflastan kurtulamayan firma sayısı 134’e çıktı. İş dünyası enflasyona bağlı girdi maliyetlerindeki yükseliş, krediye ulaşılmasındaki zorluk ve yüksek faizler nedeniyle iflasların daha da artmasından çekiniyor.
İŞSİZLİK KORKUNÇ BOYUTLARA ULAŞTI
Aynı dönemde işsizlik maaşına başvuran kişi sayısı da geçen yılın tamamında 1 milyon 659 bin kişi olurken rakam bu yılın 7 ayında 2 milyon kişiyi aştı. Temmuz ayında İŞKUR’a 176 bin 502 kişi işsizlik ödeneği başvurusunda bulundu. Bunlardan 94 bin 71 kişiye işsizlik ödeneği bağlandı. Fonun kuruluşundan bu yana ise 21 milyon 778,5 bin kişi işsizlik ödeneği talebinde bulunurken, bunlardan 11 milyon 724,7 bin kişiye ödenek bağlandı. Aylık bazda işsizlik ödeneği alan kişi sayısı temmuz ayı itibarıyla 2019 yılından bu yana son beş yılın en yüksek seviyesine ulaştı. Temmuz ayında 480 bin 602 kişiye işsizlik maaşı bağlandı. Daha önce son beş yıl içinde temmuz ayında en yüksek işsizlik maaşı ödemesi 425 bin 802 kişiyle 2022 yılında oldu. 2018 krizini izleyen 2019 yılı temmuz ayında ise 657 bin 26 kişi işsizlik maaşı aldı. Ekonomik krizle birlikte artan hayat pahalılığı ve istihdam olanaklarının daralması, işsizliği yapısal bir sorun haline getirmiş durumda. İşsizler ordusunun çoğunluğunu ise gençlerin, kadınların ve emeklilerin oluşturması krizin boyutunu daha da net gözler önüne seriyor.
GREVLER DALGA DALGA GELİYOR
Memurun dün uyarı grevleriyle başlattığı eylem dalgası önümüzdeki dönemde yapılacak özel sektör toplu iş sözleşmeleriyle artarak devam edecek. Uzmanlar, “Özel sektör ve kamu emekçileri için 2025 kaybedilmiş bir yıl oldu. Ama asıl sıkıntı 2026’da yapılacak olan toplu iş sözleşmelerinde kendini gösterecek. Tekstilden turizme ve enerjiye kadar birçok kritik sektör ücret artışı ve devamında gelecek olan grev dalgasından çekiniyor. Enflasyon, Merkez Bankası’nın hedeflerine göre hareket etmiyor. Asıl kavga Merkez’in hedefine ulaşamaması durumunda kopacak. Maaş artışını hedef enflasyonuna göre alan geniş kesimler çarşıda gerçek enflasyonla karşılaşınca tek çareyi meydanlara inmekte bulacak” dedi.
ÇALIŞAN KADAR İŞ DÜNYASI DA SIKINTIDA
Emek dünyasında kazan kaynarken iş insanları cephesinde de yüksek faiz ve finansmana erişime ulaşamama sıkıntısı giderek büyüyor. Bu durumu Endüstriyel Mutfak, Çamaşırhane, Servis ve İkram Ekipmanları Sanayicileri ve İşadamları Derneği (TUSİD) Yönetim Kurulu Başkanı Bekir Topuz çarpıcı bir şekilde anlattı. İş dünyasının şu an en önemli sıkıntısının yüksek faiz olduğunu söyleyen Topuz daha önce yaptığı açıklamada, “Ne zaman faizler yüzde 50’lere ve daha yukarılara çıktı, şirketler de bu faizlerle işleri döndüremez hale geldi. Türkiye’de şirketler işlerini çoğunlukla dış kaynakla yürütüyor. Yüksek faizlerin ardından bazı firmalar işlerini toparlayamadı ve faiz ödemeleri toplam gelirlerini aştı. Konkordato ilan eden firmaların borçlarının büyük bölümü bankalara olduğu için bu süreç diğer firmaları da etkileyerek piyasada bozulmaya yol açtı” demişti.
REEL SEKTÖRÜ KORUYACAK DÜZENLEME ÇAĞRISI
Topuz, reel sektörü koruyacak düzenlemelerin getirilmesi ve konkordato kanununun değiştirilmesi gerektiğini savundu. ‘Konkordato alan şirkete ‘3 ay içinde piyasa borçlarını ödeme’ koşulu getirilebilir’ önerisinde bulundu. Sektörde endüstriyel mutfak tarafında işlerin iyi gittiğini ancak düşük kârlılık sorunu yaşandığını belirten Topuz, ‘İş var ama kâr yok. Kârlılıklar yüzde 12-13’lerden yüzde 5-6’lara kadar düştü ve iki yıldır piyasada işler kötü gidiyor” demişti.
MEMURLAR GREV YAPTI
Memur ve memur emeklilerinin toplu sözleşme sürecinde henüz uzlaşma sağlanmadı. Memurlar zam teklifini yeterli bulmadı, bu nedenle dün uyarı niteliğinde iş bıraktı.Ulaştırma hizmet kolundaki çalışanların; taleplerini dile getirmek ve emeklerinin karşılığını almak için başlattığı iş bırakma eylemi sonrası İzmir Banliyösü İZBAN, seferlerini bir süreliğine iptal etti. İZBAN’ın X şirketinin sosyal medya platformundaki hesabından yapılan açıklamada, “Ülkemiz genelinde yaşanan bir günlük memur eylemi nedeniyle iptal olan seferlerimiz işletmeye başlamıştır. Saat 10.30’da başlayan seferlerimizin, normal düzenine aralıklı ulaşacağını belirtir, iyi yolculuklar dileriz” denildi. İzmir Banliyö Taşımacılığı Sistemi’nde (İZBAN) memurların eylemi nedeniyle iptal edilen seferler 4 saat sonra ise yeniden başladı. Ayrıca iş bırakma eylemi nedeniyle TCDD Taşımacılık bünyesindeki Aydın, Denizli, Zonguldak ve Karabük’te tren seferleri iptal edilmişti.
İŞ BIRAKMA KARARI ALAN KONFEDERASYONLAR
Memur-Sen, Türkiye Kamu-Sen, Devlet Memurları Konfederasyonu, Birleşik Kamu-İş, Kamu Emekçileri Sendikaları Konfederasyonu (KESK), Bağımsız Kamu Görevlileri Sendikaları Konfederasyonu, Çalışan Sen, Kamu Çalışanları Hak Sendikaları Konfederasyonu, YURT-Sen, Mühendis Tek-Sen Konfederasyonu, Askeri İş Yerlerinde Görevli Kamu Çalışanları Sendikası (Asim-Sen).