Sedat YILMAZ
Yükselen enflasyon birçok sorunları beraberinde getirirken bütçe performansı ise söz konusu ortamda vergi gelirlerinin artmasıyla beklenen açıkları kapatmada önemli bir başarı yakalıyor. Böylece enflasyon ortamında vergi gelirlerindeki artışlar da bütçede kendini gösteriyor. Ek bütçenin 29 Haziran 2022’de kabulüyle yılsonu bütçe hedefi 1,1 trilyon lira artışla 2,55 trilyon liraya, gider hedefi 881 milyar lira artışla 2,63 trilyon liraya çıkarılırken bütçe açığı hedefi 278,4 milyar liradan 78,3 milyar liraya çekildi.
Ek bütçe hedefleri Haziran bütçesinde bariz olarak ortaya çıktı. Temmuz ile birlikte diğer aylardaki enflasyonun yüksek seyrinin verdiği vergi gelirlerindeki artışlar merkezi hükümet bütçesinin daha rahat yürümesini sağlayacak.
Hazine ve Maliye Bakanlığı Haziran ayı verilerine göre bütçe 31,1 milyar lira açık verdi. Yılın ilk yarısında ise bütçenin 93,6 milyar lira fazla verdiği görüldü. Bir önceki ay bütçede 144 milyar liralık fazla kaydedilmişti. Haziran ayında merkezi yönetim bütçe giderleri 212,1 milyar lira, bütçe gelirleri 181 milyar lira oldu.
Faiz dışı harcamalar 199,3 milyar lira
Mayıs ayında vergi gelirlerindeki artışla 144 milyar lira fazla veren merkezi hükümet bütçesinde Haziran’da bütçe gelirleri yüzde 104,9 artarak 181 milyar liraya ulaşmasına karşılık aylık bazda yüzde 82 artarak 212,1 milyar liraya yükselen harcamalar sebebiyle 31,1 milyar lira açık oluştu. Bütçeye yansıyan kur korumalı mevduat (KKM) Haziran’da bütçeye 16,1 milyar lira, ilk 6 ayda ise 37,2 milyar lira yük getirdi. Haziran’da bütçe giderlerinin 12,77 milyar lirasını faiz harcamaları, 199,31 milyar lirasını ise faiz dışı harcamalar oluşturdu.
2022 yılı Haziran ayı vergi gelirleri tahsilatı geçen yılın aynı ayına göre yüzde 108,4 oranında artarak 152,64 milyar TL olarak kaydedildi. Vergi gelirlerinin bütçe tahminine göre gerçekleşme oranı ise 2021 yılında yüzde 7,9 iken 2022 yılında yüzde 7 oldu.
Diğer yandan merkezi yönetim bütçesi 2021 yılı Ocak-Haziran döneminde 32,54 milyar lira açık verirken 2022 yılı Ocak-Haziran döneminde 93,56 milyar lira fazla verdi. 2021 yılı Ocak-Haziran döneminde 58,33 milyar TL faiz dışı fazla verilmişken 2022 yılı Ocak-Haziran döneminde 228,21 milyar lira faiz dışı fazla oluştu.
Vergi artışı bütçe açığını küçültüyor
Bütçede vergi gelirlerine en yüksek katkının dış ticaretten alınan vergilerden sağlandığı gözlenirken Haziran ayı bütçe gerçekleşmelerinde görülen söz konusu tablo gelişmeyi doğruluyor. Ayrıca geçen yılki güçlü ekonomik büyüme performansı ve yüksek enflasyon ortamının yansıması olarak gelir vergisinin yanında kurumlar vergisi gelirlerindeki sıçrama da bütçe görünümünü pozitif destekliyor.
Analistler, büyümedeki yavaşlama, iç talebe yönelik alım gücündeki gerileme ve küresel sıkı para politikalarının yaygınlaşmasıyla oluşan iktisadi faaliyetlerdeki potansiyel ivme kaybına karşılık Türkiye’de ekonomideki canlılığın bütçe performansının en önemli belirleyicisi olduğunu söylüyor. Ekonomistler, 2. ve 3. çeyrek büyümelerinin vergi gelirlerine pozitif yansıyacağını dile getiriyor.
Yatırım Finansman analistleri, “Vergi gelirlerine en yüksek katkı dış ticaretten alınan vergi gelirlerinden geldi. Yılık bazda reel olarak Katma Değer Vergisi (KDV) gelirleri yüzde 16 düşerken, ÖTV gelirleri yüzde 20 arttı. Yakın dönemde temel ürünlerdeki KDV oranlarının enflasyonla mücadele kapsamında düşürüldüğünü hatırlatalım. Dolaylı vergi gelirlerindeki görünümün iktisadi faaliyetin hâlen güçlü kalmayı sürdürdüğünü işaret ettiği söylenebilir” şeklinde bütçe değerlendirmesi yapıyor.
Ek bütçenin yapılması açıkları baskıladı
Yılsonu bütçe hedefleri ek bütçeyle birlikte revize edildiğinin altını çizen analistler, “2022 bütçe gelir hedefi 1,1 trilyon lira artışla 2,55 trilyon liraya, gider hedefi de 881 milyar lira artışla 2,63 trilyon liraya yükseltildi. Böylece, yılsonu bütçe açığı hedefi 278,4 milyar liradan 78,3 milyar liraya geriledi. Maaş, enerji ve sosyal güvenlik harcamaları ek bütçe teklifinin ana gerekçeleri olarak işaret edildi. Ayrıca, yüksek enflasyon ortamı nedeniyle vergi gelirlerinde beklenen artış da bütçe gelirleri tarafındaki revizenin temel belirleyicisi olarak değerlendirilebilir” diyorlar.
Geçen yılki güçlü ekonomik büyüme performansı ve yüksek enflasyon ortamının yansıması olarak kurumlar vergisi gelirlerindeki sıçrama da bütçe görünümünü desteklediğini vurgulayan analistler, “Enflasyonla mücadele kapsamında temel mallarda yapılan vergi indirimleri ile Kur Korumalı Mevduata ve KİT’lere yapılan transferler de bütçe görünümünü baskılıyor. Haziran’da BOTAŞ’a yapılan transfer ve borç verme 71,4 milyar liraya ulaştı. Bu tutar geçen yıl Haziran’da sadece 1,1 milyar liraydı. Kur Korumalı Mevduata yapılan transfer 37,2 milyar liraya ulaştı. İktisadi faaliyetin hızı bütçe performansının en önemli belirleyicisi olmaya devam edecek” ifadelerini kullanıyor.
Ekonomistler de uluslararası ticaretten ve ÖTV’den alınan vergiler ile beraber bütçenin gelir tarafına güçlü destek verilirken, yılın ikinci yarısında dış talepteki yavaşlama ve tüketimdeki olası azalmanın ilgili gelir kalemlerinin pozitif etkisini sınırlayabileceğini düşündüklerini, diğer yandan bütçe giderleri tarafında kur korumalı mevduattan (KKM) dolayı da kur ve faiz etkisini direkt olarak izlemeyi sürdüreceklerini dile getiriyor.
ANALİZ