Yavaş sessizliğini bozdu! Bunu yapmadıkça adaletten bahsetmeyin!
Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Mansur Yavaş, belediyeye düzenlenen konser operasyonu sonrası basın toplantısında dikkat çeken açıklamalarda bulundu. Yavaş, eski ABB Başkanı Melih Gökçek'ten "Ankara'nın en büyük trolü" diye bahsederken, "Gökçek ve ailesinin tümü yargılanmadan asla adaletten bahsedilemez" ifadelerini kullandı.

Ankara Büyükşehir Belediye (ABB) Başkanı Mansur Yavaş, ABB'ye yönelik konser operasyonu ve iddialara ilişkin bugün basın toplantısı düzenledi.
"Türkiye'nin gururu Mansur Yavaş" sloganlarıyla belediye binasından çıkan ve basın toplantısı yapacağı yere giden Yavaş'ın açıklamalarından öne çıkanlar şöyle:
"MERCEDES'İ MERCEDES İLE FORD'U FORD'LA KIYASLAYIN"
Konser işiyle başlayalım bu konuyla ilgili defalarca kez açıklama yapmıştık. Geçmişe yönelik bütün konserleri tek tek incelettik. Bizim yaptığımız teftişte bir kamu zararı çıkmadı. Mülkiye müfettişleri burada incelemeler yaptılar.
Mülkiye heyeti bilirkişi heyeti oluşturdular. Bunların ben uzmanlık alanının bu konuyla alakası olmadığını tespit ettim. Medya bilirkişisi, Elmadağ Gençlik ve Spor İlçe Spor Müdürü Vekili, Ankara Defterdarlığı muhasebe uzmanı, Ankara Gençlik ve Spor İl Müdürlüğü personeli. Bunlardan bir bilirkişi heyeti oluşturmuşlar.
Oysa bu bilirkişinin Türkiye'nin çeşitli yerlerinde bu işi yapan uzman kişilerden oluşması gerekirdi.
Bunlar da bir bilirkişi raporu düzenlemiş, karşılıklı itirazlar sonucunda Savcılık bir inceleme başlatmış ve bilirkişi heyeti tespit etmiş. Bilirkişi heyeti de eski bilirkişinin yaptığı bilirkişi üzerinden kamu zararını açıklıyor. Yani usulüne uygun yapılmayan...
Halbuki dilekçeler verildi; siz eğer kıyaslayacaksanız Mercedes'i Mercedes ile Ford'u Ford ile kıyaslayın. Bu işlerle hiç uğraşmamış birisinin burada bilirkişilik yapması mümkün değil. Bu nedenle Kültür Bakanlığı'nın yaptığı festivalleri sorabilirsiniz ayrıca aynı alanda Tarkan konseri yapıldı. Firmaya kaça yapıldı diye sorabilirsiniz. Bunu Türkiye'de yapan 100 kadar firma var. Jennifer Lopez konseri yapıldı. Siz bunları ne kadar yaptınız diye sorulsaydı biz bugün bunları konuşmuyor olacaktı.
"İFADEYE ÇAĞIRDINIZ DA GELMEDİLER Mİ?"
Ortaya çıkan tutarı nasıl belirlediler bilemiyoruz. Konserle ilgili benim savunacak hiçbir şeyim yok, pahalı yapmışlarsa cezasını çekerler ama yapmamışlarsa aklanırlar. Sabaha karşı gözaltına alındılar, kaç yıldır çalışıyorlar. İfadeye çağırdığınızda gelmediler mi? Artık bu usulün Türkiye'den kalkması lazım. Belediye başkanlarımıza da aynı muamele yapıldı.
"GÖKÇEK VE AİLESİ YARGILANMADAN ADALETTEN BAHSEDİLEMEZ"
Gözaltılar başlamadan önce gece Ankara'nın en büyük trolü, zaman zaman televizyona çıkıp, sorsanız Türkiye'nin Ankara'nın en büyük hırsızı kim dediğiniz zaman, "ben çıkarım" diyen bir şahıs var o tweet attı. Sabaha karşı dedi ki, 'Ertesi gün operasyon var.' Sonra da tepkiyi görünce, 'Kastetmedim' diyor.
Ben diyorum ki bu ülkede Gökçek ve ailesinin tümü yargılanmadan asla adaletten bahsedilemez.
"MUTLAKA BİR ŞEY BULUN YARGILAMANIN YOLUNU AÇIN' DİYORLAR"
Siyasi operasyon olarak adlandırılması için üstüne düşenleri yapıyorlar sadece Gökçek değil. Akit gazetesinin manşeti var bugün.
Dezenformasyon merkezinden yayınlanan bizi hiç ilgilendirmeyen, adam işi yapmışsa parasını almış. Adliyeden elde ettikleri bilgileri AK Parti Genel Merkezi'yle birlikte Dezenformasyon Merkezi her yere dağıtıp beni itibarsızlaştırmaya çalışıyor. Oysa ben bu dosyada yokum ama demek istiyorlar ki; "mutlaka bir şey bulun bir şekilde yargılamanın yolunu açın." Doğru duvar yıkılmaz. Ben 1999'dan beri kamu görevi yapıyorum. 4 defa da Ankara Büyükşehir'e aday oldum. Takdir edersiniz ki iktidarın elinde benim bütün bilgilerim mevcut değil mi? Benimle ilgili en ufak bir şey bulabilselerdi şimdiye kadar ellerinden geleni yapmazlar mıydı? Beypazarı Belediye Başkanlığı yaptım 1 tane soruşturma geçirmedim.
"HAYATI BOYUNCA ÇOCUKLARINA HELAL LOKMA YEDİRMEMİŞ..."
Çalmayacağız, çaldırmayacağız. Hiç unutmuyorum... Beypazarı Belediye Başkanı'yken bir gün Ankara'ya geldiğimde taksiye bindiğim zaman belediye hizmeti konuşulduğunda direkt söylenen şuydu: "Abi çalıyor ama çalışıyor"
Ben çalmadan çalışılacağın ispat peşindeyim ve bunu edeceğim. Sonuna kadar ne yiyeceğim ne de yedireceğim. Hayatım boyunca çocuklarıma haram yedirmedim.
Hayatı boyunca çocuklarına helal lokma yedirmemiş kişilerin de laflarını kusura bakmayın boğazlarına tıkmak zorundayım. Olay bu kadar basit.
"BELEDİYENİN PARALARI OĞLUNUN FUTBOL HEVESİNE GİTTİ"
"Gökçek dönemi dosyalarından ihaleye fesat, kamu zararı iddiasıyla 100'e yakın şikayetimiz oldu. 55 tanesinde bilirkişi raporu alınarak takipsizlik kararı verildi. 11 tanesinde bilirkişi raporu alınmadan takipsizlik kararı verildi. 11 tanesinde ise iddianame düzenlendi. Yargılanacak, yargılandıktan sonra mahkeme cezayı kesinleştirdikten sonra biz o insanlara suçlu diyebileceğiz. Bu dosyalardan iki tanesi Melih Gökçek'in tarafı olduğu dosyalar. Bazılarına hiçbir işlem yapılmadı. Peki, bu niye böyle oldu?
Ankara'da 4 bin bilirkişi var ama her nasılsa bizim yaptığımız bütün şikayetler hep aynı bilirkişilere gitti.
En son kamu zararı veren bilirkişi de bunlardan bir tanesi. Yani onları aklamak için rapor düzenleyenler bizim personelimizi suçlamak için rapor düzenleyenle aynı şahıs.
Boş geziyor ya oğlu. Oğluna iş vermesi lazım. Futbol takımı verip onunla oyalaması lazım. Babası ona futbol takımı almış e buna para lazım.
"KAMU ZARARI NE KADAR OLURSA GÖZALTINA ALIRSINIZ?"
Bazı şirketlerden ihale vermek suretiyle ve bir de hafriyat gelirini, belediyenin oldukça büyük gelirini Osmanlıspor’a vermiş.
Sayın Mustafa Tuna gelir gelmez bunu sonlandırdı. Biz gelir gelmez dosyayı şikayet ettik ve takipsizlik kararı çıktı. Gökçek'in orada imzası yokmuş. Avukatımız 4 kere verdi. Bilirkişi görmedi, savcı da mı görmedi. Oğlunun futbol hevesine gitti bu paralar. Bunun hesabı sorulmamalı mı arkadaşlar? Bu kamu zararı değil mi? Kamu zararı ne kadar olursa gözaltına alırsınız, tutuklarsınız?"
"BİZE ADALETTEN BAHSETMEYİN"
Zarar 2 milyar küsur lira niye bunu yaka paça götürmüyorsunuz? Niye bunun elemanını da ihaleye fesatın kapsamına sokmuyorsunuz. Bize adaletten bahsetmeyin, Gökçek ailesinin tümü hapse girmeden bu ülkede adaletten bahsedemezsiniz.
Bu basın toplantısıyla hemen işin yürütülmesini istiyoruz çünkü zaman aşımına uğrayacak.
"BİLİRKİŞİLER HAKKINDA DA SORUŞTURMA YAPILMALI"
Dikmen vadisini yaptırırken bir şirkete verdiler yapılıyor. Bazı belediyenin kat karşılığı verdiği yerleri AK Partili olan vekillere toplu satış yaptılar. 330 daireyi toplu satış yapınca kim gider arkadaşlar. Bunu satarken yüzde 50’si peşin geri kalanı taksitle. Bina yapılırken haciz geliyor, taksitler üç yıl durduruluyor. Ne kadar ballı alışveriş değil mi? Bunun üzerine 11 milyon lira kamu zararı çıkıyor. Bunu Sayıştay çıkarıyor.
Bu bilirkişiler hakkında da soruşturma yapılmalı. Kamu zararı yok falan derken müteahhide tıkır tıkır ödettiler.
Helikopter kiralanmış, ASKİ ayrı büyükşehir ayrı kiralamış aynı helikopteri. Uçuş garantisi vermişler, yükleniciye tam ödeme yapmışlar. Bilirkişi rapor düzenlemiş, kamu zararı var demiş. 4 milyon 589 bin lira yani güncel rakamla 106 milyon lira. Aynı bilirkişi ismini veremiyoruz… “İhale sözleşmeleri kanununa göre aykırılık tespit edilmediği” diyor. Bu bilirkişiden hesap sorulmayacak mı? Yani bir heyet bunları aklamaları için uğraşmış.
"GÖREVDEN ALINACAĞINI ANLAYINCA MOBİLYALARI BELEDİYEYE ALDIRDI"
Gerek oğlunun birine televizyon oyuncağı, birine futbol takımı alıp boş gezmesinler diye oyalansınlar diye yapmış. İnkar ediyor hala benim değildi diye. Tabi bir televizyon ve futbol takımı kolay dönmüyor. Şirketlere ihaleler verilmek suretiyle buralardan finanse edilmiş. Buralarda açık şekilde Beyaz TV’ye Osmanlıspor nerden yaptığı eşinin vakfı zaten onlarca… Belediyenin mallarını vermiş.
Görevden alınacağını anlayınca, alındığı tarihten bir ay önce eve alınacak mobilyaları belediyeye aldırdı. Takipsizlik verdiler. Belediye bu mobilyaları niye alsın? Hanımefendi özel kalem müdürünü arayıp “Sehpa yanlış gelmiş” diyor. Takipsizlik verdiler.
"EVİNİZDE GÜRCİSTANLI MASÖZ ÇALIŞTIRIYORSUNUZ"
Evinizde Gürcistanlı masözü belediyeden maaşını vererek çalıştırıyorsunuz. Bunu bir Allah’ın kulu belediyeye ödettir mi? Beyaz TV oradan finanse edilir, masraflar oradan, spor kulübü oradan finanse edilir. Ankara halkı bunların kamu malına çöktüğünü görüp işte bizi göreve bu yüzden getirdi. Siz yapmayın diye. Biz yapmayacağız. Kardeşim olsa yolsuzluk yapandan hesabını soracağım.
NE OLMUŞTU?
ABB tarafından 2021-2024 yılları arasında düzenlenen konserlerle ilgili kamu zararı iddiasıyla başlatılan soruşturmada dün sabah mevcut ve eski belediye yetkilileri dâhil 13 kişi gözaltına alındı. Ankara Cumhuriyet Başsavcılığınca yürütülen soruşturmada gözaltına alınan 13 kişiye "görevi kötüye kullanma" ve "ihaleye fesat karıştırma" suçlamaları yöneltiliyor.
Burak DEMİRBAŞ