,

Yargıtay'ın terazisi, kaçak getirilen GDO'lu pirinci her defasında başka tarttı

Hayvan yemi adı altında GDO'lu pirinç getirenlere kaçakçılık ve evrakta sahtecilikten ceza verildi. Yargıtay'a iki kez yapılan itiraz reddedildi. Başka savcı, aynı gerekçelerle yapılan üçüncü itirazı kabul etti. Karar 2'ye karşı 3 oyla bozuldu

Yargıtay'ın terazisi, kaçak getirilen GDO'lu pirinci her defasında başka tarttı

Mart 2013'te, 361 ton ithal pirinç taşıyan iki kamyon, Mersin Serbest Bölge'den çıkmaya hazırlanıyordu.

İthalat evrakına göre bu yük, yüzde 5 vergiye tabi olan hayvan yemiydi. 

O kamyonlarda yapılan kontrollerde, beyanlara aykırı olarak kırık pirinç olduğu görüldü. 

Bu pirinç, Orta Akdeniz Gümrük ve Ticaret Bölge Müdürlüğü laboratuvarında da incelendi ve 25 Mart 2013'te hazırlanan raporda, nakliyesi yapılan eşyanın 76,8 tonunun yemlik pirinç değil, kırık pirinç olduğu saptandı.

Başlatılan soruşturma davaya dönüştü ve pirinci ithal eden Tiryakioğlu Agro Gıda isimli şirketin sahipleri Ahmet ve Süleyman Tiryakioğlu hakkında hem kaçakçılık hem de resmi evrakta sahtecilik suçlarından dava açıldı.

Pirinç GDO'luydu, yüzde 45 oranında vergiye tabiydi

Dava kapsamında İstanbul Teknik Üniversitesi Moleküler Biyoloji ve Genetik Araştırma Merkezi'nden bir de rapor alınmıştı. Bilim insanları tarafından yapılan inceleme sonucuna göre pirinç GDO'luydu ve şirketin GDO'lu pirinç ithal edebilmek için yüzde 45 oranında vergi ödemesi gerekiyordu. Ancak bu yük evrakta "yemlik" olarak görüldüğü için vergi oranı yüzde 5'te kalmıştı. 

Sanıklar ifadelerinde, "sehven" kırık pirinç yerine "yemlik" beyanında bulunulduğunu, bir tavukçuluk firmasıyla aralarında satış sözleşmesi olduğunu ve pirincin oraya gönderileceğini söyledi. Bir şirket görevlisi, belgeleri kendisinin hazırladığını ve bir hata sonucu yanlış beyanda bulunduğunu, suç kastının olmadığını savundu.

İki ayrı ceza çıktı

Dava sonucunda sanıklar hem kaçakçılık hem de resmi belgede sahtecilik suçlarından ceza aldı. 

Kaçakçılık suçlamasıyla 10 ay hapis ve 26 bin 640 lira ceza alan sanıklar hakkında kurulan hükmün açıklanması ise geri bırakıldı.

Resmi belgede sahtecilik suçundan verilen ceza ise Yargıtay'da ilginç bir sürecin başlamasına neden oldu.

Sanıkların resmi belgede sahtecilik yaptıkları suçlamasıyla aldıkları 2 yıl 1 ay hapis cezası, Yargıtay 7. Ceza Dairesi tarafından 7 Haziran 2021'de onandı. 

Karar bozma talebi iki kez reddedildi: Haklı sebep yok

Onama kararının ardından sanık avukatı iki kez bu karara itiraz etse de her defasında dilekçeler Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından reddedildi. 

İkinci itirazı 28 Aralık 2021'de reddeden Yargıtay Cumhuriyet Savcısı Ahmet Karabulut söz konusu kararında "Dairece yapılan incelemede hükmün esasına etkili bir hususun inceleme dışı bırakılmadığı dikkate alınarak, karara itirazı getirir maddi ve hukuki bir sebep bulunmadığını" belirtmişti. 

Aynı gerekçelerle yapılan üçüncü itiraz kabul edildi, daire başkanı yıllık iznini bozup geldi

Daha önce iki ayrı Yargıtay Savcısı tarafından reddedilen itiraz, üçüncü kez başka bir Yargıtay Savcısı Gazi Şimşek'e iletildi.

23 Şubat 2022'de verilen dilekçe 23 Mart 2022'de kabul edildi ve hükmün bozulması talebiyle Yargıtay 7. Ceza Dairesi'ne gönderildi. 

Karar bozma talebi Yargıtay'da 9 Mayıs 2022'de görüldü. O gün Daire Başkanı Mehmet Mutlu yıllık izindeydi. Ancak yıllık iznini bozan daire başkanı Mutlu, görüşmeye katıldı.

Kararın bozulması yönünde oy kullanan 3 üyeden biri de oydu. 2 gün sonra yıllık iznine kaldığı yerden devam etti ve 1 ay sonra da yaş haddinden emekli oldu.

Dairenin iki üyesi karara karşı çıktı

Bu karara dairenin iki üyesi ise muhalif kaldı. Alper Yükselen Bikirli ve Fehmi Tosun karara işlenen karşı oy yazısında talebin kabul edilerek Yargıtay Ceza Genel Kurulu'na gönderilmemesine itiraz etti. Her iki üye de daha önce aynı gerekçelerle yapılan itirazların reddedildiğini hatırlattı ve daha önce reddedilen gerekçelerin yer aldığı üçüncü dilekçenin kabul edildiği vurguladı.

Bikirli ve Tosun'un karşı oy yazısında, yerel mahkemenin kararının doğru olduğu ve dairenin, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı'nın itirazının reddine karar verilmesi gerektiği belirtildi.

© The Independentturkish

İlişkili Haberler

Manşetler