Depremzede sağlıkçılar: Kalacak yer yok sesimizi duyun

Sibel BAHÇETEPE / Birgün

Depremin etkilediği illerde görev yapan sağlıkçılar, bölgede inceleme, değerlendirme ve planlama yapılırken kendilerinin unutulduklarını söylüyor. Barınma sorunları çözülmeden hastane idareleri tarafından çalışmaya zorlandıklarını belirten sağlıkçılar, seslerinin duyulmasını istiyor.

Maraş merkezli peş peşe yaşanan depremlerin ardından, bölgedeki pek çok hastane, aile sağlığı merkezi gibi sağlık kurumu ya yıkıldı ya da kullanılamaz hale geldi. Hastanelerin bahçelerine kurulan çadırlarda ya da bazı yerlerde kurulan konteynerlerde sağlık hizmeti sunuluyor.

ÇOCUĞUMA KİM BAKACAK?

Sağlık Bakanlığı, depremzede olan sağlıkçılara destek amacıyla bölgeye görevlendirme ile hekimler gönderiyor ancak bunlar yetersiz. Bölgedeki sağlıkçılar da depremzede, kiminin evi yıkıldı, kimi depremde yaşamını yitirdi ya da yaralandı, kiminin kalacak yeri bile yok. Bazı hastanelerde görev yapan sağlık personelinin yeteri kadar dinlenemediği, bu olanaklarının kısıtlı olduğu anlatılıyor. Depremin etkilediği bazı illerde sağlıkçılar esnek çalışırken, bazılarında ise zorunlu olarak göreve başlatılmak istendikleri belirtiliyor. Bu illerden biri de Adıyaman. Kentte enkazdan kurtulan ancak kalacak bir çadırı bile olmayan Adıyaman Eğitim ve Araştırma Hastanesi’nde çalışan bir sağlık personeli “İdare en başta bize esnek çalışacağımızı söyledi. Sonra da aylık 120 saat çalışacağımı söyledi. Çevre illerde durum daha farklı. Mesela bir arkadaşım Hatay Kırıkhan’da görev yapıyor, o da sağlıkçı. Onlar halen göreve çağırılmadı. Çünkü barınma sorunları sürüyor" diyor. Özellikle karı- koca sağlıkçı olan personelde durumun daha zor olduğunu anlatan sağlıkçı, "Benim ne çadırım var ne bir şeyim, evimiz yıkıldı. Enkazdan çıktık. Hepimiz birçok yakınımızı kaybettik, acımız çok büyük. Bunca acının arasında bunları dillendirdiğim için kendimden utanıyorum. Tek istediğimiz konteyner ayarlanıp işe başlamamız. Çocuklarımız eşlerimiz herkes tek kalmaktan korkuyor. Yaşadığımız travmayı atlatamıyoruz. Lütfen sesimizi duyun" ifadelerini kullandı.

Aynı hastanede sağlık teknikeri olarak çalışan bir başka sağlıkçı da "Depremzede bir anneyim ve depremde evimi kaybettim. Yaşamımı sürdürebileceğim hiç bir şey kalmadı. Eşim de sağlıkçı ve şimdi bizi göreve çağırıyorlar. Gitmeyenler hakkında idari işlem yapılacağı belirtiliyor. Ayrıca esnek değil aktif mesai yapılacağı belirtiliyor. Görevlendirme ile gönüllü gelen arkadaşların görevlendirmelerinin sona erdirildiğini öğrendik. Çocuğum 8 yaşında olduğu için idari izinden de yararlanamıyorum. Taşındığım ilde çocuğumu okula yazdırdım. Şimdi ikimiz de iş başı yapacaksak çocuğumu kime bıkaracağım?" diye soruyor.

Adıyaman’da görev yapan sağlıkçılar, derme çatma alanlarda yatıyor.

ONLAR DA YORULDU

Öte yandan diğer deprem bölgelerinde de sağlıkçıların sorunlarının olduğu belirtiliyor. Hatay’da görüştüğümüz bir sağlıkçı “Hastanede görevlendirilen hekimler gitti ancak yerine yenileri gelmedi. Şu an orada çalışan arkadaşlarımız çok yoruldu, gönüllü daha çok hekim ve sağlıkçı gelmeli ancak bu yapılmıyor. Benim depremde evim yıkıldı, çadırda kalıyorum. Bu nedenle meslektaşlarımı yalnız bırakmak istemiyorum ve ben de gidip çalışacağım. Onlar çok yoruldu. Ama gidince nerede çalışacağım. Hastanenin bahçesinde çadırlar kurulmuş sağlık hizmeti orada sunuluyor. Sağlıkçıların kalması için eski konteynerler getirilmiş ve derme çatma bir yer oluşturulmuş. Yerde yataklar var, buraya gelen sağlıkçılar kötü dinlenemeden çalışıyor, yatacak doğru dürüst bir yerleri bile yok” diye yakınıyor.

***

Sağlıkçılar izinli sayılmalı

Sağlık ve Sosyal Hizmet Emekçileri Sendikası (SES), Maraş’ın Pazarcık ilçesinde KESK Koordinasyon çadırları önünde yaptığı açıklamada, sağlıkçıların taleplerini özetle şöyle sıraladı: "Deprem bölgesinde görevli kamu emekçilerinin hiçbir koşul aranmadan tayinleri istedikleri yere yapılmalı, sağlık emekçileri en az 3-6 ay ücretli izinli sayılmalı, personel için uygun barınma, beslenme ve hijyen koşulları sağlanmış yaşam alanları oluşturulmalıdır."