,

Vergi artışı Borsa İstanbul'a yarayacak

30 Nisan’da sona eren mevduat ve fonlardan elde edilen faize uygulanan stopajda artışa gidildi. Uzmanlar vergilendirmenin doğru bir karar olduğunu ancak bu hamlenin mevduat ve hisse senedi dışındaki fonlara ilgiyi azaltacağını düşünürken Borsa İstanbul’a olan ilginin ise artacağı görüşünü taşıyor.

Vergi artışı Borsa İstanbul'a yarayacak

Finansal yatırım araçları için uygulanan vergilerde artışa gidildi. 30 Nisan’da sona eren mevduat, fon ve katılım hesaplarında stopaj muafiyetinde sürenin uzatılması bekleniyordu.

Ancak Resmi Gazete'de yayımlanan karar göre 6 aya kadar vadeli hesaplarda stopaj oranı yüzde 5'ten yüzde 7,5'e yükseltilirken, bir yıla kadar olan vadeli hesaplarda ise yüzde 3'ten yüzde 5'e çıkarıldı. Bir yıldan uzun vadeli hesaplarda yüzde 2,5 olan stopaj oranında değişikliğe gidilmedi.

Kur korumalı mevduat hesaplarından elde edilen faiz ve kar payı gelirleri için uygulanan tevkifat oranı yüzde sıfır olarak uygulanacak. Bu hesaplardan elde edilen gelirler için indirimli tevkifat oranı uygulaması 31 Temmuz'a kadar yüzde sıfır olarak devam edecek.

Liralaşma stratejisi kapsamında muafiyetin devamını bekleyen uzmanlar alınan kararın mevduat ve hisse senedi dışındaki fonlara olan ilgiyi azaltacağını söylerken borsaya ilginin artmasını bekliyor.

Yatırım fonu gelirlerine yeni oran

Kararla, yatırımcıların Türk lirası cinsinden ihraç edilmiş menkul kıymetlere yönelmelerini teşvik etmek üzere, portföyü Türk lirası ve Türk lirası cinsinden ihraç edilmiş menkul kıymetler olan yatırım fonlarından elde edilen gelirlerde indirimli stopaj uygulamasının süresi 31 Temmuz'a kadar uzatıldı.

Yatırım araçları arasında geçişkenlik olmaması için Türk lirası yatırım fonlarından elde edilen gelirlerdeki stopaj oranı yüzde 10 yerine yüzde 7,5 olarak belirlendi. Ayrıca, 23 Aralık 2020-30 Nisan 2024 tarihlerinde iktisap edilmiş yatırım fonu katılma paylarından bugünden itibaren elde edilecek gelirler için ise bu kararla yapılan değişiklik öncesi geçerli yüzde sıfır oranı uygulanacak.

Değişken, karma, eurobond, dış borçlanma, yabancı, serbest fonlar ve unvanında ‘döviz’ ifadesi geçen yatırım fonlarından elde edilen gelirlerde ise önceden olduğu gibi yüzde 10 tevkifat yapılmaya devam edilecek. Menkul kıymetlerden elde edilen gelirlerdeki stopaj oranı, yüzde 10 yerine yüzde sıfır olarak uygulanmaya devam edilecek. Bu oranlar 31 Temmuz 2024 tarihine kadar geçerli olacak.

İndirimli tevkifat uygulamasında süre uzatıldı

 Düzenlemeyle, Sermaye Piyasası Kanunu hükümlerine tabi olarak kurulan ipotek finansmanı kuruluşlarının ihraç ettiği varlığa dayalı menkul kıymet, ipoteğe dayalı menkul kıymet, varlık teminatlı menkul kıymet ve ipotek teminatlı menkul kıymetlerden elde edilen gelir ve kazançlar için geçerli indirimli tevkifat uygulanmasının yürürlük süresi 31 Temmuz'a kadar uzatılarak indirimli tevkifat oranı yüzde 7,5 olarak belirlendi.

Ayrıca, 28 Haziran 2022-30 Nisan 2024 tarihlerinde iktisap edilmiş söz konusu menkul kıymetlerden bugünden itibaren elde edilecek gelirler için ise bu kararla yapılan değişiklik öncesi geçerli oran olan yüzde 5 uygulanacak.

Deniz Yatırım Strateji ve Araştırma Genel Müdür Yardımcısı Orkun Gödek: Yatırım gelirlerinin vergilendirilmesi doğru

 Devam eden KKM’den çıkış süreci, stok rakamı, orada kalan kesimin muhtemelen zaten yabancı para yatırımcısı olduğu ve lira varlıkların teşvikini zorunluluğunu da düşündüğümüzde açık şekilde ortada faiz farkını talep etme durumu oluşur.

Diğer husus ise, vergilendirmenin mutlak surette bu kadar genişleyen yatırımcı tabanında yönlendirme etkisinin olması zarureti. Keşke, hisse senetleri için kapsamlı bir çalışmayla herkesin fikrini alarak bir adım atılsaydı. Belki ilerisi için vardır, bilemem. Para piyasası fonları genel olarak rekabeti artırması açısından iyi bir gelişimdeydi. Rekabet her zaman daha iyiye sevk eder. Buranın da ayrılması lazımdı diye düşünüyorum.

Ekonomist Emrah Lafçı: Yatırımcı tercihleri çok etkilenmeyecektir

Özellikle mevduat faizi üzerinden alınan gelir vergileri öteden beri bir politika aracı olmuştur. Önceleri uzun vadeli tasarrufları artırmak ve bankaların vade uyumsuzluğunu azaltmak için uzun vadeleri mevduatların vergileri daha düşüktü. Derin negatif reel faiz uygulanan dönemde de özellikle dövize kaçışın önünü kesmek için bu vergiler düşürüldü.

Ücret gibi, ticari kazanç gibi diğer birçok gelir unsurunun yüksek oranlarda vergilendiği bir dünyada menkul sermaye iradı vergisinin 0’a indirilmesi geçici bir uygulamaydı ve bu nispeten kaldırıldı. Vergide adalet açısından da, bütçe gelirleri açısından da bana göre doğru yapıldı. Nasıl ki uzun vadeli mevduatta vergi oranlarının düşük olması vadeleri uzatmadıysa, vergideki son değişim de yatırımcı tercihlerini çok ciddi etkilemeyecektir. Bu noktada aslonan faizin seviyesidir.

Ekonomist Prof. Dr. Sinan Alçın: Mevduattan borsaya geçiş olabilir

 Döviz Tevdiat ve KKM hesaplarına doğru yöneliş hızını kesmek amacıyla mevduat ve fonlarda uygulanan stopaj indiriminin sona ermesi 3 aylık mevduatlarda on puan civarı bir getiri azalışı anlamına geliyor.

Mevcut indirimin uzatılmaması ve uzatılmayacağına ilişkin bir açıklamanın da yapılmamış olması olası bir reaksiyonu hafifletmek amacı taşıyor olabilir. Türkiye’de TL mevduatlar içinde ağırlığın halen 32 gün vadelilerde olduğu dikkate alındığında önümüzdeki haftalarda kademeli olarak bir kısım TL mevduatın pay senedi piyasasına (borsa) yönelme potansiyeli bulunduğunu söyleyebiliriz. Yerel seçim sonrası “değerli TL” tezinin biraz daha güçlenmiş olması TL mevduattan döviz tevdiat hesaplarına yönelişin -borsa ile karşılaştırınca- daha düşük düzeyde gerçekleşeceğini öngörebiliriz.

FonTurkey Kurucusu Onur Duygu: Altın fonlarına ilgi azalabilir

 TL enstrümanların özendirilmesi kapsamında uygulamaya alınan stopaj istisnası fonlara yatırımcı ilgisinin artmasında çok önemli bir rol üstlendi ve amacına uygun bir şekilde TL enstrümanlara girişlerin arttığını değerlendirmek mümkün. Sadece 2023-24 döneminde getiriden arındırılmış olarak 1 trilyon TL üzerinde büyüyen fon piyasasının %22’lik kısmı bu fonlar üzerinden gerçekleşti.

Kamu borçlanması tarafında da fonlar üzerinden yaratılan talep değerli, devlet tahvili/hazine bonosu, kamu kira sertifikaları, altına dayalı kamu kira sertifikaları gibi ürünlere yatırımcılar fonlar aracılığıyla yatırım yapıyor bu da fonlar üzerinden piyasanın derinleşmesini sağlıyor. Altına fonlar aracılığıyla yapılan yatırım da oldukça büyük, bunun fiziki altın talebine dönüşmesi stopaj istisnasından daha fazla ekonomiye maliyet yaratacaktır. Önümüzdeki günlerde altın fonlarına ilginin azaldığını görmemiz mümkün. Hisse senedi fonlarına ise ilgi artabilir.

Birol BOZKURT

Kaynak : Dünya Gazetesi

İlişkili Haberler

Manşetler