Türkiye’nin sermaye piyasalarını düzenleyen ve denetleyen en önemli kurumu olan Sermaye Piyasası Kurulu’nda (SPK) işler durma noktasına geldi. SPK’nın karar organı olan Kurul, beş haftadır faaliyet gösteremiyor ve haftalık bülteni yayımlanamıyor. Bu durum, sermaye piyasalarında belirsizliğe yol açarken, Kurul’un karar alması için gereken üye sayısının yetersiz olması ana neden olarak gösteriliyor.
SPK Kanunu’nun 123. maddesi uyarınca Kurul’un toplanabilmesi için en az beş üyenin bulunması, karar alabilmesi için ise dört üyenin aynı yönde oy kullanması gerekiyor. Ancak, görev sürelerini 7 Ekim 2024 tarihinde tamamlayan Yavuz Koç, Mutlu Akın ve Yusuf Kaya’nın ayrılmasının ardından kurulda yalnızca dört üye kaldı: İbrahim Ömer Gönül, Enver Usca, Bülent Murat Hahoğlu ve Yusuf Sünbül. Üç üyelik boş kaldığından, Kurul’un karar alabilmesi mümkün olmuyor.
BEŞ HAFTADIR BÜLTEN YAYINLANAMIYOR
SPK’nın düzenli olarak yayımladığı ve piyasalar için önemli bilgiler sağlayan haftalık bülteni, üye eksikliği nedeniyle beş haftadır yayınlanamıyor. Piyasa katılımcıları açısından büyük öneme sahip olan bu bültenin aksaması, sermaye piyasalarında güven ve şeffaflıkla ilgili soru işaretleri doğurdu. Finansal piyasaları düzenlemekle sorumlu bir kurumun karar alamaması, sektörde sıkıntılar yaratıyor ve özellikle yatırımcı güvenini etkiliyor.
ATAMALAR BEKLENİYOR, SÜREÇ UZADIKÇA BELİRSİZLİK ARTIYOR
Görev süresi dolan üyelerin yerine yapılacak yeni atamalar için gözler yetkili makamlara çevrilmiş durumda. Ancak bu atamaların yapılmaması durumunda SPK’nın karar alamamaya devam etmesi ve piyasaları düzenleme işlevinin aksaması söz konusu. Üye eksikliğinin devam etmesi, ülkenin sermaye piyasalarının sürdürülebilirliği açısından ciddi bir risk olarak değerlendiriliyor.
EKONOMİSTLERDEN TEPKİ
Ekonomist Prof. Dr. Şenol Babuşçu, sosyal medya hesabından yaptığı paylaşımda, SPK’nın uzun süredir karar alamamasını eleştirerek, üye eksikliğinin giderilmemesinin sermaye piyasaları için önemli bir risk oluşturduğunu belirtti. Babuşçu’nun paylaşımı, yatırımcılar ve piyasa profesyonelleri tarafından endişeyle karşılandı. Türkiye’nin ekonomi ve finans alanında gelişim hedefleri olan bir ülke olarak, SPK’nın tam kapasite çalışmasının gerekliliği vurgulanıyor.
KARAR