Martta enflasyonun eksiye geçtiği tek sektör hazır giyim
Tekstil ve hazır giyim sektörü dalgalı döviz kuru, maliyet artışları ile uzun zamandır kıskaçta. Yırtılma ve renk atma şikâyetleri artan yurttaşın payına yenisini alamadığı için yama düşüyor.

Türkiye İstatistik Kurumu’nun (TÜİK) mart ayı için yüzde 2.46 olarak açıkladığı enflasyon verilerine göre fiyat artış hızı eksiye dönen sektörlerden biri giyim ve ayakkabı oldu. Fiyat artış oranı yüzde 2.48 azalan sektörde hızla düşen bir şey daha var: Kalite... Cebindeki para her geçen gün eriyen yurttaşlar ucuz kıyafete yönelirken maliyet kıskacındaki tekstilci ise çareyi kaliteyi düşürmekte buluyor. İmalathanelerde depolarda kalan eski kumaşlar yeniden üretim tezgâhına gelirken Tüketici Hakem Heyeti’ne ise giyimle ilgili kalite şikâyetleri artıyor.
Türkiye Giyim Sanayicileri Derneği (TGSD) Başkanı Toygar Yarbay, tekstil sektöründeki maliyet artışlarını değerlendirerek, yılbaşından itibaren asgari ücrette beklenen yüzde 30’luk artışın işçilik maliyetlerine doğrudan yansıdığını belirtti. Bunun yanı sıra döviz kurundaki yükseliş, kumaş ve aksesuar maliyetlerini artırarak üretim giderlerini yükseltiyor. 2024 yılı genelinde bu etkenlerin toplam maliyetlere yüzde 20-25 oranında bir yük getirdiği öngörülüyor. Ancak Yarbay, fiyat artışlarının enflasyon oranında seyredeceğini ve fahiş zamların yaşanmayacağını vurguluyor.
KALİTE DÜŞTÜ
Bir çocuk giyim markasında kalite kontrol elemanı olarak çalışan sektör temsilcisi ise maliyet artışlarının kaliteye doğrudan etki ettiğini belirtiyor. “İşyeri, mağaza, çalışan, hepsini karşılamaya çalışırken maliyetler yükseliyor. Daha da yükselmemesi için 70 liralık ip yerine 50 liralık ip kullanılıyor, haliyle ürünler kalitesiz hale geliyor. Fiyatlar gerçekten devasa; küçücük bir çocuk pantolonu 1500 lira, elbisesi ise 2 bin lira. Bunları kim alabilir?” diyerek tüketicilerin zor durumda olduğunu vurguluyor.
DAHA AZ ETKİLENİYOR
TOBB Hazır Giyim ve Konfeksiyon Sanayi Meclisi Başkanı Şeref Fayat ise enflasyonla birlikte hazır giyimde de maliyetlerin arttığını ancak giyim sektörünün temel ihtiyaç olmaması nedeniyle diğer sektörlerin aksine enflasyonu daha az yansıttığını kaydetti. “Fiyatlar enflasyon oranında artmıyor” diyen Fayat, “Ancak genel ekonomik durgunluğun tekstili etkilediği ve insanların da bundan etkilendiği ortada. Kurlarda baskı olduğu için ihracatta da fiyat artışı yapamıyoruz, müşteri talebi de düşük” dedi.
ŞİKAYETLER ARTIYOR!
Tüketici Hakları Derneği Genel Başkanı Ergün Kılıç ise alım gücü düşen yurttaşın giyimde artık kaliteye değil, “üstünü örtebilecek” kıyafete yöneldiğini vurguluyor. Tekstilcilerin ise buna uygun üretim tarzı geliştirerek daha az kalitedeki ürünlerin piyasaya çıktığını belirten Kılıç, “Alım gücü düşen firmalar depolarda bekletilen eski kumaşları kullanmaya yöneldi. Öte yandan ise Tüketici Hakem Heyeti’ne kıyafetlerde yırtılma, renk atma, tüylenme gibi gelen şikâyetler artıyor. Yurttaş çareyi kıyafetine modaya uygun yama yapmakta buluyor” dedi.
Şevval Aydoğan/Sude Şahan Kadife