BIST 100 9.962,83 %-0,09 Dolar 35,36 %0,11 Euro 36,61 %0,15 Altın Gram 3.015,96 %0,15 Brent Petrol 77,39 %0,45 Bitcoin 95.538,04 %-0,97
,

İnat enflasyonuna nasıl dur denilecek?

Üretim tarafında bütün ekonomik verilerden olumlu sinyaller gelirken, raflarda zamlar durmak bilmiyor. Enflasyon beklentisi düşmüşken, döviz kuru ve akaryakıt fiyatlarında kayda değer artış olmazken, vatandaş temel gıda ürünlerine hâlâ yüksek fiyattan ulaşıyor. Uzmanlar ısrarla komisyoncu ve market kârlarına işaret ediyor.

İnat enflasyonuna nasıl dur denilecek?

Haziran ayından bu yana enflasyonda 31 puanlık gerileme yaşanırken, enflasyon beklentileri de piyasa katılımcıları için yüzde 27,1’e geriledi. Hane halkının 12 ay sonrası için enflasyon beklentisi de yüzde 63,1’le yüksek seyrediyor. Reel kesimin yüzde 47,6 olarak ifade ettiği beklenti ise enflasyonun kırılması açısından bir ‘direnç’ olarak karşımıza çıkıyor. Üretici enflasyonunun yıllık yüzde 28 olmasına rağmen özellikle gıda maddelerinde hâlâ tarladan sofraya fiyat artışları 3-4 katı buluyor. Öte yandan, reel kesimin beklentisinin yüksek olması, ürettiği ürünlere daha yüksek zam yapma davranışını da beraberinde getiriyor. Bu da kırılamayan bir ‘inat’ olarak rakamlara yansıyor.

AHLAKİ ÇÖKÜŞ DEVAM EDİYOR

Son iki yıldır OVP’de yıl sonu dolar kuru tahminleri bile beklentinin altında gelirken, fiyatlar durmak bilmiyor. 2024’te 32,79 TL olarak gerçekleşen ortalama dolar kuru, başlangıç hedefinin yaklaşık 4 lira, son OVP’deki gerçekleşme tahmininin de 43 kuruş altında kaldı. Yapılan denetimler ve kesilen cezalara rağmen fırsatçı işini yapmaya devam ediyor. Uzmanlar son dönemde yaşananları serbest piyasa adı altındaki ahlaki çöküş’ olarak nitelendiriyor. Tarladan çıkan 5 TL’lik domatesin markette 50 TL’ye satılmasının piyasa şartları ile anlatılamaz olduğu ifade ediliyor. Ürün etiket süreçleri takip edildiğinde en yüksek kazancın komisyoncular ve marketlerden kaynaklandığı görülüyor. BM Gıda ve Tarım Örgütü verilerine göre Türkiye dünya bitkisel ürünler üretiminde 12’nci, sebze üretiminde 4’üncü ve meyve üretiminde dünyada 6’ncı sıra yer alıyor. Ülkemiz; fındık, kiraz, incir, kayısı, ayva ve keçiboynuzu üretiminde dünya birincisi. Kavun, karpuz, salatalık, pırasa, zeytin, mandarin ve elma üretiminde dünya ikincisi. Çilek, nohut ve domates üretiminde dünya üçüncüsü. Kestane, ceviz, armut ve mercimek üretiminde dünya dördüncüsü. Şeker pancarında beşinci. Üzümde altıncı ve kütlü pamuk üretiminde yedinci sırada bulunuyor. Ayrıca buğday unu ihracatında dünyada birinci, makarna ihracatında ikinci olduğumuz görülüyor. 2002’de 98 milyon ton olan bitkisel üretim miktarı, 2023’te yüzde 39,5 artarak 136,9 milyon tona yükseldi.

HAL YASASI ARTIK ÇIKMALI

İstanbul Başakşehir Ziraat Odaları Birliği Başkanı Ömer Demir, Hal Yasası’nın getirilmesi gerektiğini ifade ederek “Ürün fiyatları hallerde belirleniyor. Antalya ve Tokat’tan gelen meyve-sebzeye ortalama maliyeti, mazot, halden çıkış bedeli, nakliye bedeli, KDV ve kar oranı, bunların hepsi toplandığı zaman kilo başına 2-3 lira fiyat biniyor. Mesela kilosu 5 TL olan havuca 3 lira daha biniyor. Normalde 8 liraya markete gelmesi gereken havuç, marketlerde 30 liraya satılıyor. Denetim az, çözüm Hal Yasası çıkarıp üreticiyle tüketiciyi buluşturmak. Bu vurgunculara bu kadar imkân vermemek lazım, aktif rol alınmalı” diye konuştu.

KAAN ZENGİNLİ

Kaynak : Türkiye Gazetesi

İlişkili Haberler

Manşetler