Zorunlu eğitim öneri havuzu kuruldu, binlerce görüş yağıyor
MEB, zorunlu eğitimin süresi ve yapısı için kapsamlı çalışmasını sürdürüyor. Yoğun talebe karşılık yeni adım atan bakanlık bütün görüşlerin yer aldığı bir öneri havuzu oluşturdu. Görüşlerin büyük çoğunluğu lisenin son iki yılı ile ilgili. Bir uzlaşma çıkması hâlinde Bakan Yusuf Tekin, bunu kabineye sunacak.

Millî Eğitim Bakanlığı (MEB), zorunlu eğitimin süresi ve yapısına yönelik köklü değişiklikler üzerinde çalışıyor. Toplumun her kesiminden konuyla ilgili farklı öneriler geliyor. Millî Eğitim Bakanı Yusuf Tekin’in “Biz bu tartışmaları dikkatle izliyoruz. Ortaya konan modelleri değerlendiriyoruz” çıkışının ardından bakanlık yetkilileri harekete geçti. Gelen bütün görüşlerin yer aldığı bir öneri havuzu oluşturuldu. Edindiğimiz bilgilere göre gelen görüşlerin büyük çoğunluğu 12 yıllık zorunlu eğitimin 3’üncü 4 yıllık kısmıyla ilgili. Eğer üzerinde uzlaşılan bir yapı çıkarsa bakanlığın bunu kabine toplantısında masaya getireceğini ifade ediliyor. Öte yandan önümüzdeki aylarda yapılması planlanan 21. Millî Eğitim Şûrası’nda da bütün bu konuların detaylı tartışılacağı öğrenildi.
Türk Eğitim Derneği’nin düşünce kuruluşu TEDMEM de tartışılan lise eğitimi için yaptığı son raporunda önerilerini sıraladı: Hem ortaöğretim kademesinin işlevinin yeniden gözden geçirilmesine hem de yükseköğretime geçiş için daha köklü yapısal düzenlemelere duyulan ihtiyaç açıkça ortaya çıkmakta. Söz konusu düzenlemeler gerçekleştirilirken öğrencinin yararı, bütünsel gelişimi ve iyi olma hâlinin öncelikli olarak ele alınması gerekliliği gözden kaçırılmamalı. Şu hususların eğitim politikalarına yönelik düzenlemelerde yeniden hatırlatılmasında fayda görülmekte.
>>Ortaöğretim kademesi, çağın gereklilikleri ve ülkenin ihtiyaçları doğrultusunda yeniden yapılandırılmalı. Ortaöğretim mezuniyetinin yalnızca yükseköğretime geçiş için ara bir aşama olarak görülmesi yerine, bireylerin hayata etkin katılımını sağlayabilecek temel yeterlikler kazandıran daha işlevsel bir yapıya dönüştürülmesi gerekmekte.
>>Yükseköğretime girişte yaşanan yapay yığılmanın önüne geçebilmek üzere, öğrencilerin yararı gözetilerek yükseköğretime devam etmek istemeyen veya ortaöğretimden sonra istihdama katılmayı tercih eden öğrencilere 11. sınıfın sonunda “standart lise diploması” verilmeli.
>>Bu öğrencilerin not ortalaması esas alınarak, sınavsız olarak meslek yüksekokullarına, ön lisans programlarına ve açıköğretim programlarına geçiş imkânı sağlayacak yükseköğretime girişte alternatif geçiş mekanizmaları oluşturulmalı.
>>12. sınıf yeterlikler üzerinden üniversiteye hazırlık yılı olarak yapılandırılmalı.
BAKAN TEKİN: YIL SONUNDA BAKACAĞIZ
>>Bakan Tekin, AK Parti TBMM Grup Toplantısı öncesinde, gazetecilerin sorularını cevapladı: 12 yıllık zorunlu eğitimle ilgili de hem uluslararası raporlarda hem içerideki politik tartışmalarda bazı olumsuz alanların ortaya çıktığı tartışılıyor. Yıl sonunda bu tartışmaları kendi içimizde değerlendiririz ve bir karara varırız. Şu an sadece izliyoruz. Bu konuyla ilgili bakanlıkta her bir genel müdürlüğümüz bünyesine bir izleme ve değerlendirme daire başkanlığı var. Gerekli çözümleri üretmekle görevliler ve takip ediyorlar.
EĞİTİM-BİR-SEN ARAŞTIRMA BAŞLATTI: SON YIL İSTEĞE BAĞLI OLMALI
Eğitim-Bir-Sen, “4+4+4” zorunlu eğitim sistemine ilişkin kapsamlı araştırma başlattı. Mevcut sistemin güçlü ve sorunlu yönlerini analiz ettiklerini belirten Genel Sekreter Talat Yavuz, elde edilen bulgular doğrultusunda kamuoyuyla ve karar vericilerle paylaşılmak üzere yeni bir model önerisinin geliştirileceğini ifade etti.
Model Önerisi için şu anda gündemimizde:
>>Lisenin son yıllarının isteğe bağlı hale getirildiği bireyselleştirilmiş ve modüler bir ortaöğretim yapısının kurulması,
>>Okul öncesi eğitimin zorunlu ve ücretsiz hale getirilmesi,
>>STEM ve dijital okuryazarlık gibi alanlara dayalı esnek müfredat modelleri geliştirilmesi,
>>Mesleki yönlendirme sistemlerinin güçlendirilmesi,
>>Haftalık çevrim içi eğitim günleri ile dijital öğrenme becerilerinin artırılması yer almakta.
Ancak bu öneri taslağı paydaş görüşleri, odak görüşmeler ve öğretmenlerimizle yapılacak anketler sonucu nihai halini alacaktır.
İTO BAŞKANI: İKİ ALAN BİRBİRİNİN ALTERNATİFİ OLMAMALI
Zorunlu eğitim tartışmaları sürerken İstanbul Ticaret Odası (İTO) Başkanı Şekib Avdagiç, mesleki eğitim ve ara eleman problemine dikkat çekti. Sorularımızı cevaplayan Avdagiç, haftada bir gün okulda eğitim, dört gün iş yerlerinde çalışmaya imkân veren Mesleki Eğitim Merkezi sistemine ağırlık verilmesi gerektiğini ve İşbaşı Eğitim Programı’nda ödenen cep harçlığı tutarının daha yüksek düzeylerde belirlenmesi teşvik edici bir rol üstlenebileceğini söyledi. Mesleki eğitim alan yetkin insanların iyi gelir elde edebilecekleri bir yapının olduğunu belirten Avdagiç, üniversite ve mesleki eğitimin birbiri ile rekabet eden alternatifler olmaması gerektiğini ifade etti. Avdagiç “İsveç’te toplantıda bir profesör ile beraberdik. Ailelerden konu açıldı. ‘Benim oğlum çok iyi taş ustası’ dedi. Üniversite profesörü, oğlunun ne kadar iyi taş ustası olduğunu anlatıyor. Bu kompleksi atmamız lazım. En büyük statü, meslek sahibi olmanın bizatihi kendisidir. Mesleklerin kendi içinde statü ve prestij sıralaması olamaz. Bunu gençlerimize öğretmeli, bu algıyı oluşturmalıyız. Üniversite ve mesleki eğitim, yetkin personel yetiştirilmesi konusunda birbirlerine zarar veren yapılar olmamalı” dedi.
Mahmut ÖZAY