Darbe gecesi tankları hazırlamıştı, cezası belli oldu

Sözcü'den Özgür CEBE'nin haberi...

15 Temmuz 2016 gecesi darbe girişimine zırhlı birliklerle destek olduğu iddiasıyla 6 yıldan beri tutuklu yargılanan Tankçı Yarbay Osman Akar'ın yargılanmasına Kırklareli 2. Ağır Ceza Mahkemesinde devam edildi. Cumhurbaşkanlığı ile TBMM'nin mağdur olarak katıldığı davada darbeye destek iddialarını reddeden Yarbay şöyle konuştu:

“6 TANK HAZIRLANMASI İÇİN EMİR VERDİM”

“Ben Tank Tabur Komutanıydım. Gece Tugay karargâhından teğmen Gökhan beni arayıp yurt geneli hareketlilik olduğunu söyleyince tugaya gitme ihtiyacı duydum. Harekât merkezine gittiğimde birkaç birlik komutanı da oradaydı. Bana sözlü ya da yazılı emir verilmemişti. Saat 03.00'ten sonra birlik komutanları, Tugay Komutanı Bekir Koçak'ın makamına çağrıldı. Tank ve Zırhlı Araç Takviyesi de istenebileceğini söyleyip hazırlık yapmamızı istedi. Plan çerçevesinde 6 tank ve 4 ZPT hazırlanmasını emrini verdim. Birliğin görev alacağı listeye kendi adımı da yazdırdım.”

“BANA VERİLEN EMRİ YERİNE GETİRDİM”

“KOKTOD, gizli olaylarda, polis yetersiz kaldığı zamanlarda askeri planlar uygulanır. Bize, ‘araçları hazırlayın darbeyi destek vermeye gideceğiz' denilseydi bu konusu suç teşkil eden emir olurdu. Emrin hizmete ilişkin olması halinde emri yerine getirenin hiç bir sorumluluğu yoktur, emri veren sorumludur. Her asker amiri tarafından verilen emri yerine getirmek zorundadır.

Amirimin darbeci olduğunu bilmediğim için, darbeyi destekleyici emir vermediğinden dolayı eylemlerim suç olarak kabul edilemez. Emre itaatsizlik olmasın diye asgari düzeyde hazırlık yaptım. Sıkıyönetim emrini görmedim. FETÖ'cü değilim, vatansever bir vatan evladıyım, beraatımı istiyorum.”

TANKLARLA KIRKLARELİNE, TEKERLEKLİLERLE İSTANBUL’A

Tanık Astsubay Y.G ifadesinde, “Tabura çağrıldığımızda Cumhurbaşkanı ‘Hiçbir asker çıkmasın, herkes kışlada kalsın' açıklamasını yaparken bölük komutanımız Bilgiç Ataç ‘Bilal oğlan da Tayyip de görecek bundan sonra' diye söyleniyordu. Bende ona devletin yanında olmamız gerektiğini söyledim. Sonra Tabur Komutanı Osman Akar bizi çağırıp emirleri yağdırmaya başladı. ‘Tanklarla Kırklareli'ne, tekerlekli zırhlılarla da İstanbul'a gidebiliriz' dedi. Mühimmat emri verdi” diye konuştu.

“DARBE BAŞARISIZ OLUNCA ÜÇ GÜN ODASINDAN ÇIKMADI”

Astsubay H.K da ifadesinde, “Cumhurbaşkanının talimatları net ve açıktı. Kışlasını terk edenlerin geri dönmeleri istendi. Anayasal olarak başkomutan sıfatıyla o emir verdikten sonra ben hiçbir subayın emrini yerine getirmem. Gelen emirlerin tam tersine hareket ettim. Osman Akar beni arayıp KOKTOD listelerini çıkarmamı istedi.

15 Temmuz'dan sonra Osman Akar 3 gün odasından çıkmadı. Sonra bir beyaz kâğıda imza atmamızı istedi ve bunu bizleri korumak için yaptığını söyledi. Bende ‘Bizi korumanıza gerek yok, gerekli bilgileri savcılarla paylaşacağız. Bir suç varsa gereği yapılır' dedim” diye konuştu.

“TANK VE ZIHRLILARI GARAJDAN ÇIKARDI”

Mahkeme, sözde Kırklareli Sıkıyönetim Komutanı olarak görevlendirilen Tugay Komutanı Tuğgeneral Bekir Koçak'ın darbe girişimine destek vermek için düzenlediği toplantıya sanığın da Tankçı Yarbay rütbesiyle katıldığını belirtti.

Sanığın, KOKTOD planında yer almamasına rağmen darbeye destek için emrindeki askerlere özellikle tank olmak üzere paletli ve zırhlı araç hazırlamaları, depodan sandıklar dolusu mühimmat çıkarılması için yazılı emir verdiği ifade edildi. Zırhlıların çalıştıktan sonra garajdan 15 metre öne çıkarılıp görev için hazır hale getirildiğini belirten mahkeme sanığın darbeye destek için personel görevlendirme listesi de hazırlattığını vurguladı.

ANAYASANIN 104. MADDESİ VURGUSU

Mahkeme, Anayasa'nın 104. Maddesi gereğince TBMM adına TSK'nın Başkomutanlık makamını temsil eden Cumhurbaşkanınca birliklerin kesinlikle dışarıya çıkmaması yönündeki açıklamalarına rağmen sanığın Bekir Koçak'ın emir ve talimatlarını sorgulamadan uygulamaya koyduğu belirtildi. S

“KONUSU SUÇ TEŞKİL EDEN EMRİ YERİNE GETİRDİ”

Sanığın Bakanlar Kurulu kararı ve onun üzerine mülki idare amiri Valinin silahlı kuvvetleri göreve çağırması durumu söz konusu olmaksızın açıkça kanuna aykırı ve konusu suç teşkil eden emri 15 Temmuz gecesi saat 03.00'te yerine getirme bilinciyle hareket ettiği bildirildi.

ÖNCE AĞIRLAŞTIRILMIŞ MÜEBBET SONRA 15 YIL HAPİS

Mahkeme sanığı Anayasal düzeni ortaya kaldırmaya teşebbüs suçundan önce ağırlaştırılmış müebbet hapisle cezalandırdı, ardından suçun yardım kapsamında kalması nedeniyle cezayı 18 yıla indirdi. Sanığın yargılama sürecinde olumsuz bir tavrının olmayışı, sanığa verilen cezanın geleceği üzerindeki olası etkileri dikkate alınarak TCK'nın iyi hal indirimini düzenleyen 62. Maddesi uyarınca cezayı 15 yıla düşürüp hükmen tutukluluk halinin devamını kararlaştırdı.