Bu hafta 6’sı yabancı 9 film vizyonda
Filmlerde modern hayatın en zorlu temalarından biri olan yüzleşme çağrısıyla seyirciye seslenen Alman yapımı ‘Ne Halt Ettiğiniz Biliyorum’ öne çıkıyor. Burjuva bir ailenin, kızlarının telepatik güçler kazanmasıyla kendilerine ayna olmasını konu alan film, ailede en büyük aldatmacanın saklanan sırlardan çok oynamakta ısrar edilen roller olduğunu öne süren çarpıcı bir drama.

Türkiye’de sinema salonlarında bu hafta 6’sı yabancı 9 film vizyonda. Modern bir hiciv niteliğinde olan Yazar ve yönetmen Frédéric Hambalek’in ikinci uzun metrajlı filmi ‘Ne Halt Ettiğinizi Biliyorum’ (What Marielle Know) kızları Marielle’nin aniden telepatik güçler kazanmasıyla hayatları değişime uğrayan bir aileyi konu ediniyor. Okulda bir kavga esnasında tokat yiyen Marielle, bir anda ailesini dinleme becerisine kavuşuyor ve anne babasının her yaptığına hisleri yoluyla tanıklık eder hale geliyor. Böylece ailenin kızı üstünlüğü ele geçirerek ebeveynlerini yüzleşmeye çağırıyor, bir ayna göreviyle onlara gerçek benliklerini aşılamaya çalışıyor. Film, bir ailede en büyük aldatmacanın saklanan sırlardan çok oynamakta ısrar edilen roller olduğunu öne süren çarpıcı bir drama.
KANLI BİR OYUN ‘THE FINAL PARTY’
Vizyonda bu hafta 4 filmle korku türü ağır basarken, Türkiye yapımı ‘The Final Party’, AKC Sinema TV ve Lost Street View Cinema ortak yapımı olarak dikkat çekiyor. Bilal Kalyoncu’nun yönettiği ve senaryosunu yazdığı filmin oyuncu kadrosunda Elia Berthoud, David Christian, Arya Shahbazy ve Adem Yılmaz yer alıyor. Burslu öğrencilerin, zenginlerin çocukluk travmaları üzerine kurdukları kanlı bir oyunu anlatan ve korku-gerilim türüne farklı bir soluk getirmeyi amaçlayan film, Kanada ve Avusturya’da da vizyona girecek.
‘MİHREZ 4’
Vizyondaki yerli korku filmlerinden diğeri ise Mihrez 4. Daha önce üç kez vizyon tarihi ertelenen filmde, dinlediği bir hikâyenin kendi geçmişinden izler barındırdığını fark eden Ege, olayın yaşandığı Gebeler Köyü’ne gitmeye karar verir. Hikâyeyi terk edilmiş bu köyde tanıştığı Selim Hoca’dan dinlediğinde olaylara annesinin sebep olduğunu öğrenir. Köyde kalıp Selim Hoca ile annesinin köye yaptığı büyüyü bozmaya karar verir. Ancak bu o kadar da kolay olmaz.
‘ŞEYTANLA BAKIŞMA’
Paranormal olayların ele alındığı bir başka yapım da Malezya yapımı ‘Şeytanla Bakışma’. Film, olağandışı olayları soruşturan araştırmacılardan oluşan bir ekibin, karanlık bir geçmişe sahip bir evde meydana geldiği iddia edilen bir dizi rahatsızlığı araştırmasını konu alıyor. Film, Malezya’nın Fraser Tepesi’nin dağlık bölgelerine doğru yola çıkmasıyla başlıyor.
‘HERKES ÖLECEK’
İngiliz yapımı korku filmi ‘Herkes Ölecek’ ise bir girişimcinin, kızının doğum gününde onunla yeniden bağ kurmaya çalışmasını konu alıyor. Yapımda, parti yarıda kesiliyor ve ataerkillikle ciddi sorunları olan iki maskeli kadın soyguncu tarafından rehin alınıyor. Yönetmen Craig Tuohy imzalı film, seyirciye psikolojik bir gerilim sunuyor.
‘FANTASTİK DÖRTLÜ İLK ADIMLAR’
Beyazperdede bu hafta bilim kurgu seyircisi de unutulmuyor ve 1960’lardan ilham alan retro-fütüristik bir dünyada geçen ‘Fantastik Dörtlü: İlk Adımlar’ Marvel’ın İlk Ailesi’ni seyirciyle tanıştırıyor. Kahraman kimlikleri ile aile bağlarını dengelemek zorunda kalan ekip, Galactus adlı açgözlü bir uzaylıdan ve onun gizemli habercisi Gümüş Sörfçü ile karşı karşıya geliyor. Galactus’un dünyayı ve içindeki herkesi yok etme planı zaten yeterince korkutucuyken, işler aniden çok daha kişisel bir boyuta taşınıyor.
‘İNTİKAM OPERASYONU’
Haftanın yabancı yapımları arasında yer alan diğer bir filmi ise dram, suç, aksiyon ve gizem dolu bir yapım olan ‘İntikam Operasyonu’. Film, geçmişin gölgelerinde kaybolmuş eski bir özel kuvvetler askeri olan Jackson Briggs’in hikâyesini anlatıyor. Yapımda, hayattan kopmuş, umudunu yitirmiş Briggs, kayıp gazeteci olan yeğeni Jennifer’ın izini sürmek üzere Orta Amerika’ya geri dönüyor. Jennifer, yasa dışı bir özel askeri operasyonu araştırırken ortadan kaybolmuşken Briggs, geçmişiyle yüzleşmek ve yeğenini kurtarmak için tehlikeli bir yolculuğa çıkıyor ve adım adım ilerledikçe, sadece Jennifer’ın değil, aynı zamanda vicdanının da izini sürüyor.
BİR GÖÇ HİKAYESİ
Berlin’de yaşayan Hazal daha 17 yaşındadır. En büyük dileği, hayatta kendisine de bir şans verilmesidir. On sekizinci yaş günü için günlük sıkıntılardan uzaklaşıp arkadaşlarıyla partilemek ister. Ancak sonu ölümle biten bir olayla tüm dünyası alt üst olacaktır. Hazal, İstanbul’a, yani hiç tanımadığı, yakınlık duymadığı bir şehre ve ülkeye kaçmak zorunda kalır. Berlin doğumlu Yönetmen Aslı Özarslan tarafından, yapıtlarında göç olgusunun etkilerini ele alan Fatma Aydemir’in Ellbogen romanından beyazperdeye uyarlanan Dirsek, bu hafta beyazperdede izleyici ile buluşuyor. Türkiye, Almanya ve Fransa ortak yapımı olan film, dünya prömiyerini Şubat ayında Berlin Film Festivali’nin Generation K14plus bölümünde yapmıştı.
YİNE YENİ YENİDEN AŞIKLAR ŞEHRİ
2014 yılına damga vuran yapımlarından biri olan Whiplash’i kotaran genç yönetmen Damien Chazelle imzası taşıyan Aşıklar Şehri (La La Land) ikinci kez beyazperde de seyirciyle buluşuyor. Amerikan Film Enstitüsü tarafından 2016’nın en iyi 10 filminden biri seçilen Aşıklar Şehri, Los Angeles’ta bir otobanda başlıyor. Trafiğin sıkışık olduğu bir gün, kibirli bir korna sonucunda, hayatlarında yön bulmaya çalışan Sebastian ve Mia tanışıyor. Sebastian 21. yüzyılda insanların geleneksel jazz müziğini umursamasını sağlamaya çalışan, Mia ise sadece kesintisiz bir oyuncu seçmesinde şansını denemek isteyen bir sanatçı ancak ikisi de tek başına arzu ettikleri sıçramayı yapamayacaklarını biliyor. Filmde ikisi günlük hayatlarının sıradanlığından kopup, şarkılar ve dans eşliğinde bir aşk yolculuğuna çıkıyor. Aşıklar Şehri işte bu yolculuğun romantik hikâyesini anlatan büyülü bir evren.