Almanya’daki çocuklarımızı her şartta koruyacağız

Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı’na bağlı olarak kurulan aile ataşelikleri, yurt dışında yaşayan Türk vatandaşların karşılaştıkları özellikle sosyal sorunların çözümü için kişiler ve kurumlar arasında sağlıklı bir koordinasyon sağlamayı ve bütüncül çözümler üretmeyi hedefliyor. Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanı Derya Yanık, aile ataşeliklerinin son durumu hakkında Yeni Şafak’a değerlendirmelerde bulundu.

ALMANYA’NIN İZNİNİ BEKLİYORUZ
Aile ataşeliklerinin Alman devletinin izni ile açılabileceğine dikkati çeken Yanık, “Alman makamlarının izin vermesi gerekiyor. Burada diplomatik süreç devam ediyor. Biz bir ara çözüm olarak arkadaşlarımızı görevlendirdik. Bir kısmı başladı. Bir kısmını da görevlendireceğiz. Dışişleri Bakanımız da çok yakından takip ediyor. Ataşeliklerimiz açılmazsa bu işi Dışişleri Bakanlığı’nın müşavirlikleri üzerinden yapacağız. Biz her halükarda fiilen çalışmaya başlıyoruz. Düsseldorf’ta 2015’te bir ataşeliğimiz açılmıştı. Bunlara ek olarak Köln, Stuttgart, Hamburg, Berlin ve Münih’te de ateşelik kurulması kararı var. Berlin Büyükelçiliğimizde de bir müşavirlik var. Bunları da Berlin Müşavirliği merkez olmak üzere, diğerleri ataşelik olacak şekilde açacağız. İsimleri belirledik aslında, her şeyleri hazır sadece Almanya’nın iznini bekliyoruz” ifadelerini kullandı.

SOSYAL HİZMET ŞEHRİ MAYISTA AÇILACAK
Öte yandan Yanık, İstanbul’da kurulacak olan Darülaceze Sosyal Hizmet Şehri’nin kaba inşaatının kasım sonunda biteceğini söyledi. 100 bin metrekare kapalı alanı, 100 bin metrekare üzerine inşa edilen 11 ayrı bölümün olduğunu dikkate aldığımızda bunun ne kadar hızlı bir iş olduğunu söyleyebiliriz. 5-6 ayrı şantiye halinde çalışıyoruz. Mayısta bitireceğiz” diye konuştu.

Sırada 4 ülke daha var

Bakan Yanık, “Bizim Almanya’da hâlihazırda 4.5 milyona yakın vatandaşımız yaşıyor. Belçika, Hollanda, Fransa’da ve Amerika’da da ataşelik açmayı düşünüyoruz” diyerek şöyle konuştu: “Almanya, aile konusunda, aileye müdahale konusunda agresif bir ülke dolayısıyla bizim Türk vatandaşların, vatandaşlığını kaybetmiş olsa bile, aile hukuku ile ilgili karşılaştıkları çok ciddi problemler var. En başında da çocukların devlet korumasına alınması meselesi. Dolayısıyla bununla alakalı karşılaştıkları sorunları da sistemi nasıl takip edeceklerini de çoğunlukla bilmiyorlar. Hem onlara hukuki destek noktasında, kurumlarla olan ilişkilerine aracılık etmek konusunda, hem de tabii ki kendi vatandaşlarımızın oradaki aile huzurunu koruma noktasında destek olmayı amaçlıyoruz. Aile ataşeliklerinin temel olayı bu. İkincisi orada yaşayan vatandaşların, özellikle Almanya’da Türkçeyi öğrenmesiyle alakalı bir temel meseleleri var. Bununla alakalı neler yapılabilir. Milli Eğitim Bakanlığı ile veya Alman makamlarıyla ders saatleri süresi vs. bir takım sıkıntılar var. Buna benzer; yani kültürel, sosyal, aile ilişkilerinden kaynaklı problemlerin çözümünde onlara rehberlik, danışmanlık, duygusal destek, kurumsal hizmetlerde bir anlamda arabuluculuk gibi tamamen yaşadıkları ülkeye kolay entegre olmaları, yaşadıkları ülkenin sistemine kolay uyum sağlamalarını hedefliyoruz.”

400 TÜRK ÇOCUK AİLESİNE KAVUŞTU
Almanya’da Gençlik Daireleri şiddet gördüğü iddiasıyla Türk çocuklarını anne babasından aldı. Polis zoruyla anne-babalarından koparılan çocuklar, aile ataşeliklerinin devreye girmesiyle Gençlik Daireleri’nden ya da koruyucu ailelerden alınarak biyolojik ailelerine geri verilmeye başlandı. Aile ataşelikleri sayesinde 400 Türk çocuk Gençlik Dairesi’nden alınarak ailelerine kavuşturuldu.