BIST 100 9.949,01 %0,33 Dolar 35,25 %0,20 Euro 36,76 %0,06 Altın Gram 2.982,18 %0,14 Brent Petrol 73,26 %-0,43 Bitcoin 95.335,06 %-0,38
,

Bekçi maaşı sosyal medyada kıyas oldu

Farklı miktarlarda yansıyan ara zam veya kimi yerlerde ücret artırılmaması kamu ve özel sektörde aynı işe verilen maaşlar arasındaki dengesizliği artırdı. Devlet üniversitesindeki asistan maaşı, kimi özel üniversitelerdeki profesörlerinkinden fazla oldu

Bekçi maaşı sosyal medyada kıyas oldu

The Independentturkish'ten Ali Kemal Erdem'in haberi...

Artan enflasyon nedeniyle öncelikle asgari ücrete yüzde 30'luk zam yapıldı.

Ardından memur, memur emeklileri ile Bağ-Kur ve SGK emeklilerin maaşlarının yüzde 42'ye varan oranlarda artırıldığı açıklandı.

Kamuda yapılan zammın ardından özel sektördeki birçok firma da ek ücret artırımı gündemine aldı.

Basına yansıyan bilgilere göre özel sektör zam oranlarında asgari ücreti baz alıyor. Bu nedenle zam oranı yüzde 30'ları geçmiyor.

Ancak özel sektörde işlerin iyi olmadığını gerekçe göstererek ara zam yapmayan da çok.

Yapılan zammın enflasyon karşısında yetersiz olduğuna yönelik şikayetler bir yana, kamu-özel sektör kıyaslamasına maaşlar arasında dikkat çeken fark oluştu.

 

En düşük bekçi maaşı 10.293 TL,
Doçent akademisyen 11.305 TL,
Sokaklarımız geceleri bekçilere, ülkenin aydınlık geleceği gençlerimiz bizlere emanet, elbette aynı ücreti alacağız ne var yani...

— Kaan Yılancıoğlu Doç. Dr. (@drkaanyl) July 12, 2022

 

"Bekçi maaşı sosyal medyada kıyas oldu"

Memurlara yapılan son zammın ardından üniversite mezunu bekçinin en düşük maaşının 10 bin 293 lira olarak açıklanması eleştirilere konu oldu. 

Bu kadar maaş almayan veya buna yakın alan kimi kamu görevlileri bu duruma sosyal medyada tepki gösterdi.

Sosyal medyada paylaşım yapanlardan biri de Doç. Dr. Kaan Yılancıoğlu'ydu.

Yılancıoğlu, "En düşük bekçi maaşı 10 bin 293 TL, doçent akademisyen 11 bin 305 TL. Sokaklarımız geceleri bekçilere, ülkenin aydınlık geleceği gençlerimiz bizlere emanet, elbette aynı ücreti alacağız ne var yani" dedi. 

 

Bekçinin, öğretmenden daha fazla para kazandığı bir ülke gelişemez, büyüyemez…

— Özgür Erdursun (@ozgurerdursun) July 13, 2022

Çalışma hayatı uzmanı Özgür Erdursun ise Twitter hesabından "Bekçinin, öğretmenden daha fazla para kazandığı bir ülke gelişemez, büyüyemez" şeklinde bir paylaşımda bulundu.

nihatkoçyiğit.jpg

Nihat Koçyiğit / Fotoğraf: Twitter

"Kamuda çalışan asistanların maaşı, kimi özel üniversitelerdeki profesörleri geçti"

Kamuda yapılan ara zamlara karşın özel sektörün bir kısmının bunlara uymaması benzer görevler arasında da ciddi maaş farklarına yol açmış durumda.

Vakıf Üniversiteleri Dayanışma Meclisi (VÜDAM) gönüllülerinden Nihat Koçyiğit, yapılan son zammın ardından kamuda çalışan bir araştırma görevlisinin maaşının en az 15 bin liraya çıktığını belirtirken, kimi özel üniversitelerde profesörlerin bile bu ücret ortalamasının altında kaldığını ileri sürdü.

Koçyiğit, birçok özel üniversitede araştırma görevlilerinin maaşlarının özelde çalışan meslektaşlarının tersine 9 bin lira civarlarında olduğunu kaydetti.

"Özel üniversiteler YÖK kararını uygulamıyor"

Koçyiğit, kamuda yılda iki kere zam yapılır hale gelirken özel üniversitelerde yılda bir kere sözleşme yapılmasının ve ara düzenleme yapılmamasının aradaki farkın açılmasına neden olduğunu söyledi.

Konuyla ilgili görüş veren ancak çalıştığı özel üniversiteden dolayı adını vermek istemeyen bir profesör şöyle konuştu:

Devlette çalışan meslektaşlarımız 23 ile 25 bin lira arasında maaş alırken özelde belli spesifik bölümler ve belli üniversiteler dışında bu oran 12 ile 15 bin lira arasında kalıyor. Devlet üniversitesinde çalışan bir asistanın maaşı 15 bin 300 lira gibi olurken biz de asgari ücretin biraz üstünde alan bile var.

Her iki isim de YÖK'ün aldığı vakıf üniversitelerine ödenen ücretin devlet üniversitelerindeki emsallerinden düşük olamayacağı yönünde karara karşın vakıf üniversitelerinin yönetimlerinin bunu uygulamadığını aktardı.

erenedebali1.jpg

Eren Edebali / Fotoğraf: Independent Türkçe

"Özel okullardaki öğretmenler kamudakilerde çok çalışıp, az kazanıyor"

Özel üniversitelerdeki bu durum, ilk, orta ve lise düzeyinde eğitim veren özel okullarda veya dershanelerde de farklı değil.

Bazıları hariç özel okullarda çalışan öğretmenlerin maaşlarına ya ara zam gelmediğinden ya da yeterli miktarda yapılmadığı için kamuda çalışan meslektaşlarının çok altında kalmış durumda.

Özel Sektör Öğretmenleri Sendikası Başkanı Eren Edebali, kamuda çalışan ve göreve yeni başlayan bir öğretmenin haftalık 15 ders saati üzerinden şu an az 8 bin 500 lira kazanırken, özelde çalışan bir öğretmenin ise haftalık 40 ders saati üzerinden deneyimine bakılmaksızın asgari ücretle çalıştırılabildiğini kaydederek, "Bugünkü ekonomik ortamı dikkate aldığımızda hem kamuda hem de özelde çalışan öğretmenler için ekonomik şartların kötü olduğunu söyleyebiliriz" dedi ve şunu ekledi:

Belirli süreli sözleşme ile yarınsız ve işsizlik kaygısı içinde çalışan öğretmenler, bir sonraki eğitim öğretim dönemi için yaptıkları sözleşmelerde ekim ayından itibaren yansıyacak aylık ücret alacaklar. Kriz koşullarında bu gittikçe eriyen ücretler demek. Sendika olarak 'özel öğretim kurumlarında çalışan öğretmenler kamuda çalışan öğretmenlerden daha düşük ücret alamaz' maddesinin tekrar yasa haline getirilmesini talep ediyoruz.

DuyguHanım.jpg

Duygu Çalışkan / Fotoğraf: Independent Türkçe

Bankalarda durum tersine işledi

Bankalarda ise tersine bir durum olmuş.

Türkiye Devrimci İşçi Sendikaları Konfederasyonu'na (DİSK) bağlı Bank-Sen Başkanı Duygu Çalışkan, kamu bankalarında zam oranlarının enflasyonun altında kalırken kimi özel bankaların yaptıkları ara zamlarla aradaki farkı açtıklarını, bankalar arası aynı işleri yapanlar arasında maaş farklarının oluştuğunu söyledi.

azizözkan1.jpg

Aziz Özkan / Fotoğraf: Independent Türkçe

"Asgari ücret ortalama ücret haline geldi"

Kamu Emekçileri Sendikaları Konfederasyonu'na (KESK) bağlı Büro Emekçileri Sendikası Başkanı Aziz Özkan ise farklı bir soruna dikkat çekerek asgari ücret ile en düşük maaş alan kamu görevlileri arasındaki farkın gittikçe azaldığını ve asgari ücretin ortalama ücret haline gelmeye başladığına dikkati çekerek, "20 yıl önce asgari ücret ile en düşük alan memur arasındaki fark 2 veya 3 kat iken bu oran 1,5'lara kadar düştü" diye konuştu.

"Maaşı fazla olana zam daha çok yansıyınca fark açılıyor"

Kamuoyunda tartışma konusu olan bekçilerin maaşı konusuna dair de Özkan, yeni işe başlayan bir memurun maaş ortalamasının 6 bin 500 lira iken kolluk güçlerinde bu oranın da 8-9 bin civarında olduğunu dolayısıyla aynı oranda zam yapıla dahi aradaki farkın açıldığını kaydetti.

 

özgürerdursun.jpg

Özgür Erdursun / Fotoğraf: Twitter

"Ücret eşitsizliği daha artacak"

Çalışma hayatı uzmanı Özgür Erdursun da Türkiye'de şu an bir ücretli krizi yaşandığını öne sürerek, "Zamlar enflasyonun altında kalıyor. Özel sektörde kamudaki oran kadar bile zam yapılamıyor. Ücret eşitsizliği daha da artacak" ifadelerini kullandı. 

------------------

 

SON DAKİKA HABERLERİ için ayrıca GAZETEMEMUR.COM uygulamasını,

App Store

Google Play

Twitter hesabımızı takip edebilirsiniz.

Facebook hesabı için tıklayınız.

İnstagram hesabı için tıklayınız.

İlişkili Haberler

Manşetler