,

Usta öğreticinin sözleşmesinin feshine ilişkin önemli karar

Danıştay İdari Dava Daireleri Kurulu, tutanaklarda iş yerine gelmekle birlikte verilen görevleri yerine getirmeyerek değişik yerlerde oturmak suretiyle vakit geçiren, herhangi bir mazeret belirtmeden göreve gelmediği belirlenen usta öğreticinin sözleşme feshinin hukuka uygun olduğuna ilişkin kararı onadı.

Usta öğreticinin sözleşmesinin feshine ilişkin önemli karar

Uzman ve Usta Öğreticiler Hakkında Yönetmeliğin 14. maddesi yarınca usta öğreticilerden sözleşme hükümlerine uymadıkları ve görevlerinde başarısız oldukları kurum müdürlüğünce tespit edilenlerin sözleşmelerinin tek taraflı olarak feshedileceği, davacı hakkında tutulan tutanaklara göre davacının belirli günlerde göreve gelmediği ve yine tutanaklarla belirlenen tarihlerde de göreve geldiği halde verilen görevleri yerine getirmediğinin sabit olması karşısında anılan Yönetmelik hükmüne uygun olarak tesis edilen işlemde hukuka aykırılık bulunmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.

Danıştay 12. Dairersi bu kararı bozsa da ısrar kararı üzerine İDDK ilk derece mahkemesi lehine karar vermiştir.

T.C. DANIŞTAY İDARİ DAVA DAİRELERİ KURULU

Esas No: 2021/647, Karar No: 2022/589

İSTEMİN KONUSU:

…İdare Mahkemesinin… tarih ve E:…, K:… sayılı ısrar kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.

YARGILAMA SÜRECİ:

Dava konusu istem:

Sarıkamış Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesinde sözleşmeli usta öğretici olarak görev yapan davacı tarafından, görevine son verilmesine ilişkin … tarih ve … sayılı işlemin iptali istenilmiştir.

İlk Derece Mahkemesi kararının özeti:

 … İdare Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararıyla;

Davacının en son "ek ders görevi ile görevlendirilen usta öğretici ferdi hizmet sözleşmesi" ile 16/10/2011 - 15/10/2012 tarihleri arasında … Otelcilik ve Turizm Meslek Lisesinde görevlendirildiği ve bu sözleşmenin sona ermesinden sonra da çalıştırılmaya devam ettiği, davacı hakkında görev yaptığı okul idarecileri tarafından düzenlenen …ve …; … ve … tarihli tutanaklarda iş yerine gelmekle birlikte verilen görevleri yerine getirmeyerek değişik yerlerde oturmak suretiyle vakit geçirdiği; … ve … tarihli tutanaklarda ise herhangi bir mazeret belirtmeden göreve gelmediğinin belirtildiği, dava konusu işlemle de görevinde başarısız olduğu, zaman zaman gelmediği ve verilen görevleri yapmadığı belirtilerek Uzman ve Usta Öğreticiler Hakkında Yönetmeliğin 14. maddesi uyarınca ilişiğinin kesilmesine karar verildiği,

Anılan Yönetmeliğin 14. maddesi uyarınca usta öğreticilerden sözleşme hükümlerine uymadıkları ve görevlerinde başarısız oldukları kurum müdürlüğünce tespit edilenlerin sözleşmelerinin tek taraflı olarak feshedileceği, davacı hakkında tutulan tutanaklara göre davacının belirli günlerde göreve gelmediği ve yine tutanaklarla belirlenen tarihlerde de göreve geldiği halde verilen görevleri yerine getirmediğinin sabit olması karşısında anılan Yönetmelik hükmüne uygun olarak tesis edilen işlemde hukuka aykırılık bulunmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.

Daire kararının özeti:

Danıştay Onikinci Dairesinin 28/06/2018 tarih ve E:2016/7147, K:2018/2868 sayılı kararıyla;

Milli Eğitim Bakanlığı Mesleki ve Teknik Eğitim Yönetmeliği ve Orta Öğretim Yönetmeliği uyarınca usta öğreticilerin görev yerlerini belirleme yetkisi okul müdüründe olmakla birlikte Milli Eğitim Bakanlığı Kurumlarında Sözleşmeli veya Ek Ders Görevi ile Görevlendirilecek Uzman ve Usta Öğreticiler Hakkında Yönetmelik hükümleri uyarınca usta öğreticilerin, beceri öğretimi ve uygulamalarında, iş ve teknik eğitim, seçmeli dersler ve branşlarındaki atölye ve meslek derslerinin okutulmasında görevlendirileceklerinin düzenlendiği, mesleki alanlardaki görev, yetki ve sorumluluklarının da okulun imkân ve ihtiyaçları göz önünde bulundurularak ilgili mevzuat doğrultusunda kurum müdürü tarafından tespit edilip, kendilerine yazılı olarak bildirileceğinin belirtildiği, dolayısıyla usta öğreticilerin temizlik, nevresim değiştirme, perde takma, çamaşırhane hizmetleri gibi konularda görevlendirilmelerinin ilgili Yönetmelik hükümlerine aykırı olduğu, davacının bu görevleri yerine getirmediği gerekçesiyle görevine son verilmesi yönünde tesis edilen dava konusu işlemde hukuka uyarlık, davanın reddi yolunda verilen İdare Mahkemesi kararında hukuki isabet bulunmadığı sonucuna varılarak … İdare Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının bozulmasına karar verilmiştir.

İlk Derece Mahkemesi ısrar kararının özeti:

 … İdare Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararıyla;

Mevzuat hükümleri uyarınca görevinde başarısız olan veya göreve gelmeyen usta öğreticilerin görevine son verilebilmesi mümkün olmakla birlikte görevde başarısızlık durumlarının usta öğreticilerin görevlendirildiği göreve yönelik olması gerektiği, bu bağlamda davacı hakkında tanzim edilen tutanaklarda okulda bulunmakla birlikte okulun farklı yerlerinde vakit geçirdiği iddialarına ilişkin hususların, tutanakların tarihi de gözetilerek eğitim öğretim yılının sonrasına tekâbül ettiği ve ifadelerden anlaşıldığı üzere davacının görev tanımıyla uygun olmayan nevresim değiştirme, perde takma veya çamaşırhane hizmetleri gibi görevler verilmesine yönelik olduğu ve bu haliyle davacının görevinde başarısız olduğunun ortaya konulamadığı, dava konusu işlemde bu yönüyle hukuka ve mevzuata uygunluk bulunmadığı,

Fakat bununla birlikte bilindiği üzere, hangi statüde görev yapılırsa yapılsın, kamu görevini üstlenen kişilerden beklenen temel davranış biçiminin görevlerine sürekli devam etmesi olduğu, yani herhangi bir mazeretin bulunması veya başkaca sebeplerle amirin izin vermesi halleri dışında kamu görevlilerinin görevlerine sürekli olarak devam etme zorunluluğunun bulunduğu, davacının usta öğretici unvanında sözleşmeli olarak görev yaptığı nazara alındığında aslî vazifelerinden birinin, sözleşmeye istinaden bu görevinin temel esasının sözleşme süresi boyunca ve sözleşmede öngörüldüğü şekliyle görevine sürekli bir biçimde devam etmek olduğu, bu kapsamda mevcut olay ele alındığında davacının … ve … tarihli tutanaklarda hiçbir mazeret ileri sürmeksizin göreve gelmediği tespitlerine yer verildiği, her ne kadar davacının görevde başarısızlığına dayalı olarak yukarıda belirtilen gerekçeyle sözleşmesi sona erdirilemeyecekse de davacının anılan tarihlerde göreve geldiğine yönelik somut bir tespit bulunmadığı ve davacı tarafından dava dilekçesi veya başkaca beyanlarla anılan tarihlerde göreve geldiğine yönelik bir iddianın ileri sürülmediği ve bunu tevsik edici bir belgenin ortaya konulamadığının görüldüğü, bu bağlamda görevde başarısızlığı nedeniyle işine son verilemeyecekse de üç gün üst üste göreve mazeretsiz olarak gelmediği açık olan davacının buna istinaden görevine son verilebilmesinin mevzuat hükümleri gereği mümkün olduğu, dava konusu işlemin tesis edilmesine dayanak alınan mazeretsiz ve izinsiz olarak göreve gelmeme hususunun sübûta erdiği ve bu hâliyle davacının sözleşmesinin feshedilebilmesi için gerekli şartların var olduğu,

Her ne kadar davacı tarafından temmuz ve sözleşmesinin feshedildiği ağustos ayları içerisinde sosyal sigorta işlemleri yapılmamasına rağmen göreve geldiği ileri sürülmüşse de bu hususun davacının göreve gelmemesi için bir mazeret teşkil etmeyeceği, bunun yanında … ve … tarihli tutanaklardan önceki tarihlerde ve … tarihli tutanakta davacının göreve geldiği görülmekle bu haliyle davacının göreve gelmemesine yönelik idarenin kusurundan kaynaklanan bir mazeret olmadığının değerlendirildiği,

Bu durumda, usta öğretici olarak görev yapan davacının… ve … tarihlerinde izinsiz ve mazeretsiz olarak göreve gelmemesi, kamu görevinin sürekliliği ilkesi gereği sözleşme hükümlerine aykırı davranış kapsamında kaldığından, sözleşme hükümlerine aykırı hareket etmesi nedeniyle davacının sözleşmesinin feshedilmesine yönelik dava konusu işlemde hukuka ve mevzuata aykırılık bulunmadığı gerekçesi eklenmek suretiyle davanın reddi yolundaki ilk kararda ısrar edilmiştir.

TEMYİZ EDENİN İDDİALARI:

Davacı tarafından, temmuz sözleşmesinin feshedildiği ve ağustos aylarına ilişkin sosyal sigorta işlemleri yapılmamasına rağmen göreve geldiği, bu dönemde maaş bile almadığı, bu hususların inceleme yapıldığı takdirde görülebileceği, kendisine karşı yasal sorumluluklar gerçekleştirilmemesine rağmen kendisinden taleplerde ve yasal sorumluluk iddiasında bulunulmasının hakkaniyet kurallarına aykırı olduğu, idarenin kusurlu olduğu, öte yandan hakkında yürütülen soruşturmada savunmasının alınmadığı, dava tarihindeki okul müdürü tarafından usulsüz işlemler yapıldığı, bu nedenle okul müdürünün görevini şahsi meseleler için kullanarak kendisi ve daha birçok kişiyi mağdur ettiği, bu hususun hukuken kabul edilemez olduğu ileri sürülmektedir.

KARŞI TARAFIN SAVUNMASI:

Davalı idare tarafından, savunma verilmemiştir.

DANIŞTAY TETKİK HÂKİMİ DÜŞÜNCESİ:

Temyiz isteminin reddi ile İdare Mahkemesi ısrar kararının onanması gerektiği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA

Karar veren Danıştay İdari Dava Daireleri Kurulunca, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:

HUKUKİ DEĞERLENDİRME:

İdare ve vergi mahkemelerinin nihai kararlarının temyizen incelenerek bozulması, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 49. maddesinde yer alan;

"a) Görev ve yetki dışında bir işe bakılmış olması,

b) Hukuka aykırı karar verilmesi,

c) Usul hükümlerinin uygulanmasında kararı etkileyebilecek nitelikte hata veya eksikliklerin bulunması" sebeplerinden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

Temyizen incelenen karar usul ve hukuka uygun olup, temyiz dilekçesinde ileri sürülen iddialar kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

KARAR SONUCU:

Açıklanan nedenlerle;

1. Davacının temyiz isteminin reddine,

2. Davanın yukarıda özetlenen gerekçeyle reddine ilişkin … İdare Mahkemesinin temyize konu … tarih ve E:…, K:… sayılı ısrar kararının ONANMASINA,

3. Bu kararın tebliğ tarihini izleyen günden itibaren 15 (onbeş) gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 23/02/2022 tarihinde oyçokluğu ile karar verildi.

KARŞI OY

X-… İdare Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı ısrar kararının, Danıştay Onikinci Dairesinin 28/06/2018 tarih ve E:2016/7147, K:2018/2868 sayılı kararında yer alan gerekçe doğrultusunda bozulması gerektiği oyuyla, karara katılmıyoruz.

Kaynak : Gazete Memur

İlişkili Haberler

Manşetler