,

‘Terörist’ yerine ‘örgüt üyesi’ demekte ısrar eden spikerin atılması hukuka uygun bulundu

Danıştay 12. Dairesi, Kanal Koordinatörlüğünde spiker olarak görev yapan davacı tarafından, Türkiye Radyo-Televizyon Kurumu Personel Yönetmeliğinin 100. maddesinin (a) bendinin (3) numaralı alt bendi uyarınca işten çıkarma cezası ile cezalandırmasına ilişkin işlemi hukuka uygun buldu.

‘Terörist’ yerine ‘örgüt üyesi’ demekte ısrar eden spikerin atılması hukuka uygun bulundu

Her ne kadar, davacı tarafından, kendisine verilen haber metinlerinin denetimden geçmediği iddia edilmiş ise de; Kurum'da haber bültenlerinin yayınından önce bir denetim mekanizmasının bulunduğu ve denetimden geçmemiş ve yayınına izin verilmemiş haberin spiker tarafından okunamayacağının anlaşıldığı; diğer taraftan, söz konusu fiili nedeniyle suçu ve suçluyu övme suçu yönünden davacı hakkında yürütülen soruşturma dosyasında, … Cumhuriyet Başsavcılığı’nın… soruşturma sayılı dosyasında verilen kovuşturmaya yer olmadığına ilişkin kararın, Türkiye Radyo ve Televizyon Kurumu Personel Yönetmeliğinin 103. maddesinde yer alan düzenleme ile ceza ve idare hukukundaki suçun tanımı ve unsurlarının birbirinden farklı olması nedeniyle dikkate alınamayacağı; dosyaya ekli soruşturma dosyası ve diğer bilgi ve belgelerin birlikte incelenmesinden; davacının söz konusu tarihlerde 24:00 gece bültenlerinde yetkili birimlerin denetiminden geçtikten sonra yayınına izin verilen haber metinlerinde yer alan, "PKK terör örgütü, terör örgütü" ifadelerini "örgüt" olarak; "terörist" ifadesini ise, "örgüt üyesi" olarak değiştirerek okuduğunun kendi ikrarı ve haber görüntüleriyle subuta erdiği anlaşıldığından, davacının eylemine uyan işten çıkarma cezasıyla cezalandırılmasına dair dava konusu işlemde hukuka aykırılık bulunmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.

T.C.

D A N I Ş T A Y

ONİKİNCİ DAİRE

Esas No: 2021/180

Karar No: 2022/387

TEMYİZ EDEN (DAVALI) : … Genel Müdürlüğü

VEKİLİ: Av.…

KARŞI TARAF (DAVACI) : …

VEKİLİ: Av.…

İSTEMİN KONUSU:

 … Bölge İdare Mahkemesi... İdari Dava Dairesinin… tarih ve E:…, K:… sayılı kararının, temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.

YARGILAMA SÜRECİ:

Dava konusu istem:

 … Kanal Koordinatörlüğünde spiker olarak görev yapan davacı tarafından, Türkiye Radyo-Televizyon Kurumu Personel Yönetmeliğinin 100. maddesinin (a) bendinin (3) numaralı alt bendi uyarınca işten çıkarma cezası ile cezalandırmasına ilişkin … tarih ve … sayılı Yüksek Disiplin Kurulu kararının iptali istenilmiştir.

İlk Derece Mahkemesi kararının özeti:

 … İdare Mahkemesinin… tarih ve E:…, E:… sayılı kararında; Televizyon Daire Başkanlığının 09/02/2016 tarihli yazısı uyarınca… Kanal Koordinatörlüğünde görev yapan davacının, 10,15 ve 16/01/2016 tarihlerinde gece 24:00 haberlerini sunarken haber ve perfore okuma metinlerinde kendi isteği doğrultusunda değişiklik yaptığının idarece tespit edildiği; daha önce sözlü olarak ikaz edilmesine karşın, uyarıları dikkate almayarak aynı şekilde davranmaya devam ettiğinin bildirilmesi üzerine hakkında başlatılan soruşturma neticesi düzenlenen… tarih ve … sayılı soruşturma raporunda getirilen teklif doğrultusunda, Yüksek Disiplin Kurulunca, Kurula sunduğu 02/02/2016 tarihli savunması ile 31/05/2016 tarihli ek savunması yeterli görülmeyerek işten çıkarma cezası ile cezalandırıldığı; her ne kadar, davacı tarafından, kendisine verilen haber metinlerinin denetimden geçmediği iddia edilmiş ise de; Kurum'da haber bültenlerinin yayınından önce bir denetim mekanizmasının bulunduğu ve denetimden geçmemiş ve yayınına izin verilmemiş haberin spiker tarafından okunamayacağının anlaşıldığı; diğer taraftan, söz konusu fiili nedeniyle suçu ve suçluyu övme suçu yönünden davacı hakkında yürütülen soruşturma dosyasında, … Cumhuriyet Başsavcılığı’nın… soruşturma sayılı dosyasında verilen kovuşturmaya yer olmadığına ilişkin kararın, Türkiye Radyo ve Televizyon Kurumu Personel Yönetmeliğinin 103. maddesinde yer alan düzenleme ile ceza ve idare hukukundaki suçun tanımı ve unsurlarının birbirinden farklı olması nedeniyle dikkate alınamayacağı; dosyaya ekli soruşturma dosyası ve diğer bilgi ve belgelerin birlikte incelenmesinden; davacının söz konusu tarihlerde 24:00 gece bültenlerinde yetkili birimlerin denetiminden geçtikten sonra yayınına izin verilen haber metinlerinde yer alan, "PKK terör örgütü, terör örgütü" ifadelerini "örgüt" olarak; "terörist" ifadesini ise, "örgüt üyesi" olarak değiştirerek okuduğunun kendi ikrarı ve haber görüntüleriyle subuta erdiği anlaşıldığından, davacının eylemine uyan işten çıkarma cezasıyla cezalandırılmasına dair dava konusu işlemde hukuka aykırılık bulunmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.

Bölge İdare Mahkemesi kararının özeti:

… Bölge İdare Mahkemesi... İdari Dava Dairesince, dava konusu işlemin, 2954 sayılı Türkiye Radyo ve Televizyon Kanunu'nun "Personel işlemleri ve personel hizmet tanımları" başlıklı 56. maddesinin birinci fıkrası uyarınca çıkarılan ve 20/05/1988 tarih ve 19817 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanan TRT Personel Yönetmeliğinin 100. maddesinin (a) bendinin (3) numaralı alt bendi kapsamında tesis edildiği; Anayasa Mahkemesi'nin, 2954 sayılı Kanun'un 56. maddesinin birinci fıkrasında yer alan “..., disiplin cezaları ...” ibaresinin iptaline ilişkin 14/06/2017 tarih ve E:2016/182, K:2017/111 sayılı kararının, 29/06/2017 tarih ve 30109 sayılı Resmi Gazete'de yayımlandığı ve kararın, Resmi Gazete'de yayımlanmasından başlayarak, bir yıl sonra yürürlüğe girmesine karar verildiği; 29/06/2018 tarihi itibarıyla 1 yıllık süre dolduğu halde yasama organınca herhangi bir kanuni düzenleme yapılmadığı; mevcut durumun değerlendirilmesinde, Anayasa kuralları, personel mevzuatı, idare ve ceza hukukunun temel ilkeleri ile ceza hukukunun "sanık lehine olan hükmün uygulanması" yönündeki ilkesinin gözetilmesi gerektiği; 2954 sayılı Kanun'un, "Personele İlişkin Hükümler" başlıklı 5. Bölümünün, 50. maddesinde; "Türkiye Radyo-Televizyon Kurumu personeli aşağıda düzenlenen hükümler dışında kamu iktisadi kuruluşlarının personel rejimine tabidir." kuralına yer verildiği, atıf yapılan kamu iktisadi kuruluşlarının personel rejiminin ise, 399 sayılı Kamu İktisadi Teşebbüsleri Personel Rejiminin Düzenlenmesine ve 233 sayılı Kanun Hükmünde Kararnamenin Bazı Maddelerinin Yürürlükten Kaldırılmasına Dair Kanun Hükmünde Kararnameyle düzenlendiği; 399 sayılı KHK'nın "İstihdam Şekilleri" başlıklı 3. maddesi ile "Disiplin Cezaları" başlıklı 44. maddesi uyarınca, 2954 sayılı Kanun'da hüküm bulunmayan hallerde, TRT personeli hakkında 657 sayılı Devlet Memurları Kanunu hükümlerinin uygulanması gerektiği; somut olayda, Anayasa'nın 38. maddesinin birinci fıkrasında düzenlenen "suç ve cezaların kanuniliği ilkesi" ile 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu'nun 5. maddesi, 7. maddesinin birinci fıkrasında yer alan düzenlemeler dikkate alınırken, idare hukukunun kendine özgü niteliği dikkate alınarak, idari işlemin yargısal denetiminde işlemin tesis edildiği tarihteki hukuk kurallarının ve hukuki statünün esas alınması gerektiği yönündeki ilkesinin büsbütün ortadan kaldırılmamasının, lehe olan hükmün saptanabilmesi için suç tarihinde ve/veya işlem tarihinde yürürlükte bulunan kanuni düzenleme ile sonradan yürürlüğe giren kanuni düzenlemenin birlikte tüm yönleriyle değerlendirilmesi gerektiği, idari işlemlerin yargısal denetiminin işlem tarihindeki mevzuata göre yapılmasının idare hukukunun bilinen ilkelerinden olduğu, öte yandan, Anayasa Mahkemesince verilen iptal hükmünden sonra uygulanması mümkün hale gelen kural ile -ister yeni bir düzenleme yapılarak olsun, isterse genel hükmün uygulanması gereği nedeniyle olsun- Anayasa Mahkemesince iptal edilen kural arasında disiplin işleminin sonucu itibarıyla memur leh veya aleyhine sonuç doğuracak bir fark bulunmakta ise, Anayasa, Türk Ceza Kanunu ve Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi hükümleri gereğince, memurun lehine olan düzenlemeye göre işlem tesis edilmesi gerektiği; uyuşmazlıkta; İdare Mahkemesince esas hakkında karar verilmeden önce Anayasa Mahkemesince, işlemin yasal dayanağı olan Kanun hükmü iptal edildiğinden, anılan karar tarihinde iptal hükmü henüz yürürlüğe girmediğinden, kararın gerekçesinde hukuka uygunluk görülmediği; ancak, söz konusu Mahkeme Kararının istinaf incelemesinin yapıldığı tarih itibarıyla, Anayasa Mahkemesince verilen bir yıllık süre içerisinde TBMM tarafından yeni bir yasal düzenleme yapılmadığından, Anayasa Mahkemesince verilen iptal kararının yürürlüğe girmiş olduğu; bu durumda, 2954 sayılı Kanun ve 399 sayılı KHK ile yapılan atıflar nedeniyle TRT personelinin disiplin işlemleri konusunda yeni münhasır bir düzenleme yapılana kadar 657 sayılı Devlet Memurları Kanunundaki disiplin hükümlerinin geçerli olacağı sonucuna ulaşıldığı, derdest haldeki davalara konu olan disiplin cezalarının ise, ceza hukukunun "sanık lehine olan hükmün uygulanması gerektiği’ yönündeki ilkesi uyarınca, işlem tarihinde yürürlükte olan disiplin düzenlemeleri ile, 657 sayılı Kanun'daki disiplin düzenlemelerinden, memur lehine olan kuralların uygulanması ve isnad edilen eylemin her iki düzenlemeyle kıyaslanarak, hangi hüküm memur lehine ise ona göre bir disiplin cezası tayini gerektiğinden, davacının istinaf başvurusunun kabulüne, … İdare Mahkemesi'nce verilen … gün ve E:…, K:… sayılı kararın kaldırılmasına; dava konusu işlemin iptaline karar verilmiştir.

TEMYİZ EDENİN İDDİALARI:

Davacının 10, 15, 16/01/2016 tarihlerinde haber metinlerini değiştirmek suretiyle yaptığı okumaların 2954 sayılı Türkiye Radyo ve Televizyon Kanunu'nun 5. maddesinde yer alan genel yayın esasları ile 6112 sayılı Radyo ve Televizyonların Kuruluş ve Yayın Hizmetleri Hakkında Kanun'un 8. maddesinde belirtilen yayın hizmet ilkelerine aykırı olması nedeniyle, TRT Personel Yönetmeliğinin 100. maddesinin (a) bendinin 3 numaralı alt bendi kapsamında işten çıkarma cezası ile cezalandırılmasında hukuka aykırılık bulunmadığı; ilk derece mahkemesince verilen kararda yer alan tespitler ile davanın reddine ilişkin hükmün usule ve hukuka uygun olduğu ileri sürülmektedir.

KARŞI TARAFIN SAVUNMASI:

Anayasa Mahkemesinin 14/06/2017 tarih ve E:2016/182, K:2017/111 sayılı kararıyla, 2954 sayılı Kanun'un 56. maddesinin birinci fıkrasında yer alan; "...disiplin cezaları.." ibaresinin iptal edilmesi, iptal hükmünün, kararın Resmi Gazete'de yayımlanmasından başlayarak, bir yıl sonra yürürlüğe girmesinin uygun görülmesi sonrasında, anılan bir yıllık süre içerisinde kanun koyucu tarafından iptal edilen ibare nedeniyle oluşan hukuki boşluğun doldurulmamış olduğu; bu nedenle, TRT personeli hakkında disiplin hukukuna yönelik uygulanabilecek bir hukuki normun kalmadığı; dolayısıyla, 2954 sayılı Kanun'un 5. Bölüm, 50. maddesi uyarınca kamu iktisadi kuruluşlarının personel rejimine tabi olan TRT personeli hakkında, 399 sayılı Kamu İktisadi Teşebbüsleri Personel Rejiminin Düzenlenmesine ve 233 sayılı Kanun Hükmünde Kararnamenin Bazı Maddelerinin Yürürlükten gazetememur.com Kaldırılmasına Dair Kanun Hükmünde Kararname'nin gazetememur.com 3. ve 44. maddeleri uyarınca, 657 sayılı Devlet Memurları Kanunu'nda yer alan hükümlerin uygulanması gerektiği; 657 sayılı Kanun'un disiplin cezalarının çeşitleri ile ceza uygulanacak fiil ve hallere ilişkin düzenlemeler getiren 125. maddesinde ise, tarafının işten çıkarma cezasının tanımında yer alan disiplin suçlarından hiç birisini işlemediğinin görüldüğü, bu yönüyle temyize konu kararın hukuka uygun olduğu; öte yandan, Anayasa Mahkemesince işlemin dayanağı olan kanun hükmü iptal edilmemiş olsa dahi, dava konusu işlemin hukuka aykırı olduğu, hakkında işten çıkarma cezası verilebilmesi için gerekli olan, yayın ilkelerine aykırılık ve Kurum tarafından düzeltmesi bildirildiği halde düzeltmeyerek filine devam etmesi şartlarının gerçekleşmediği, öte yandan, isnat edilen fiiller nedeniyle yürütülen Savcılık soruşturmasında, kovuşturmaya yer olmadığına karar verildiği savunulmuştur.

DANIŞTAY TETKİK HÂKİMİ DÜŞÜNCESİ:

İstemin kabulü gerektiği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA

Karar veren Danıştay Onikinci Dairesince, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:

İNCELEME VE GEREKÇE:

MADDİ OLAY:

TRT Kürdi Kanal Koordinatörlüğünde görev yapan davacının, 10, 15 ve 16/01/2016 tarihli 24:00 gece bültenlerinde haberlerini sunarken ve aynı zamanda perfore okumalarında, metinlerde keyfi olarak değişiklik yaptığının tespiti üzerine, Televizyon Daire Başkanlığı'nın 09/02/2016 tarihli yazısı uyarınca Teftiş Kurulu Başkanlığının 10/02/2016 tarihli talimatıyla davacı hakkında soruşturma başlatılmıştır.

Yapılan soruşturma neticesinde, davacının Yüksek Disiplin Kuruluna sunduğu 02/02/2016 tarihli savunması ile 31/05/2016 tarihli ek savunması yeterli görülmeyerek, Yüksek Disiplin Kurulunun… tarihli toplantısında alınan… sayılı karar uyarınca, 2954 sayılı Türkiye Radyo ve Televizyon Kanunu'nun 5. maddesinde yer alan genel yayın esasları ile 6112 sayılı Radyo ve Televizyonların Kuruluş ve Yayın Hizmetleri Hakkında Kanun'un 8. maddesinde belirtilen yayın hizmet ilkelerine aykırı olması nedeniyle, davacı, TRT Personel Yönetmeliğinin işten çıkarma cezasına esas halleri düzenleyen 100. maddesinin (a) bendinin 3 numaralı alt bendi kapsamında işten çıkarma cezasıyla cezalandırılmıştır.

Bunun üzerine söz konusu kararın iptali istemiyle bakılan dava açılmıştır.

İLGİLİ MEVZUAT

6112 sayılı Radyo ve Televizyonların Kuruluş ve Yayın Hizmetleri Hakkında Kanun'un "Yayın hizmeti ilkeleri" başlıklı 8. maddesinde "(1) Medya hizmet sağlayıcılar, yayın hizmetlerini kamusal sorumluluk anlayışıyla bu fıkrada yer alan ilkelere uygun olarak sunarlar. Yayın hizmetleri; a) Türkiye Cumhuriyeti Devletinin varlık ve bağımsızlığına, Devletin ülkesi ve milletiyle bölünmez bütünlüğüne, Atatürk ilke ve inkılâplarına aykırı olamaz." hükmüne , (d) bendinde ise "Terörü övemez ve teşvik edemez, terör örgütlerini güçlü veya haklı gösteremez, terör örgütlerinin korkutucu ve yıldırıcı özelliklerini yansıtıcı nitelikte olamaz." hükmüne yer verilmiştir.

2954 sayılı Türkiye Radyo ve Televizyon Kanunu’nun ''Yayın Esasları" başlıklı 5. maddesinin (a) fıkrasında; ''Anayasanın sözüne ve ruhuna bağlı olmak; Devletin ülkesi ve milletiyle bölünmez bütünlüğünü, milli egemenliği, Cumhuriyeti, kamu düzenini, genel asayişi, kamu yararını korumak ve kollamak,'' hükmü, (c) fıkrasında; "Devletin milli güvenlik siyasetinin, milli ve ekonomik menfaatlerinin gereklerine uymak," hükmü yer almaktadır.

2954 sayılı Türkiye Radyo ve Televizyon Kanunu'na 12/06/2019 tarih ve 30799 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren 7176 sayılı Kanun'un 3. maddesi ile eklenen 56/A maddesinin birinci fıkrasında ise, "Kurum hizmetlerinin gereği gibi yürütülmesini sağlamak amacıyla kanun, Cumhurbaşkanlığı kararnamesi ve yönetmeliklerin öngördüğü ödevleri yurt içinde veya yurt dışında yerine getirmeyen, mevzuatın gerekli kıldığı hususlara uymayan veya yasakladığı işleri yapan memur ve kadro karşılığı sözleşmeli personel hakkında durumun niteliğine ve ağırlık derecesine göre bu Kanunda yer alan disiplin cezaları verilir." kuralı bulunmaktadır.

Anılan Kanun'un, 7176 sayılı Kanun'un 4. maddesi ile eklenen 56/B maddesinde ise, "Kurumda görev yapan memur ve kadro karşılığı sözleşmeli personele uygulanacak disiplin cezaları ile disiplin cezasını gerektiren fiil ve haller şunlardır:" hükmüne yer verildikten sonra;

"5) İşten çıkarma: Personelin, Kurumda herhangi bir statüde veya başka kamu kurum ve kuruluşlarında memur olarak bir daha çalıştırılmamak üzere Kurumla ilişiğinin kesilmesidir. Bu ceza, 657 sayılı Kanunun 125 inci maddesinde yer alan Devlet memurluğundan çıkarma cezasını gerektiren fiil ve haller ile aşağıda sayılan fiil ve hallerde verilir:

a) Hizmeti aksatmak veya durdurmak amacıyla görevinin gereklerini kasten yerine getirmeyerek veya aynı amaçla fiil ve hallerde bulunmak suretiyle yayının aksamasına, durmasına veya yapılamamasına sebep olmak.

b) Genel yayın esasları veya yayın hizmeti ilkelerine kasten aykırı yayın yapmak veya yapılmasına sebep olmak.

c) Kurumun yayın mecralarından yararlanarak, Devletin iç veya dış güvenliği ile kamu düzenini bozacak nitelikte yayın yapmak veya yapılmasına sebep olmak." hükmüne yer verilmiştir.

Aynı Kanun'a, 7176 Kanun'un 5. maddesi ile eklenen 56/C maddesinde ise, "Memur ve kadro karşılığı sözleşmeli personel hakkındaki disiplin işlemlerinde bu Kanunda hüküm bulunmayan hallerde 657 sayılı Kanunun Dördüncü Kısmının 'Disiplin' başlıklı gazetememur.com Yedinci Bölümünde yer alan hükümler uygulanır. Bu bölümde yer alan 'Devlet memurluğundan çıkarma' cezasına ilişkin düzenlemeler 'İşten çıkarma' cezası hakkında uygulanır...." hükmü yer almıştır.

Anılan Kanun'a dayanılarak çıkarılan ve 20/05/1988 tarih ve 19817 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanan Türkiye Radyo-Televizyon Kurumu Personel Yönetmeliğinin "İşten çıkarma cezası verilecek haller" başlıklı 100. maddesinin (a) bendinin (3) numaralı alt bendinde ise; "Türkiye Radyo ve Televizyon Kanununda belirlenen yayın esas ve görevleri ile Türkiye Radyo-Televizyon Kurumu Programlarının Son Denetimi Hakkında Yönetmelikte belirlenen ilkelere aykırı olarak hazırlanmış bir programda denetim sonucunda düzeltilmesi bildirilen hususları düzeltmeyerek yayınlatmak veya denetimden geçmiş şeklinde çıkarma yahut ilave yapmak suretiyle programın yayınlanmasına sebebiyet vermek", işten çıkarmayı gerektiren fiil ve haller arasında sayılmış; "Ceza Verileceği Sırada Ayrılma" başlıklı 106. maddesinde ise; "Cezayı gerektiren bir fiilden sonra herhangi bir sebeple Kurumdan ayrılmak, disiplin kovuşturmasına veya cezanın verilmesine engel olmaz." düzenlemesine yer verilmiştir.

HUKUKİ DEĞERLENDİRME:

Uyuşmazlık, davacıya isnat edilen fiiller nedeniyle, 20/05/1988 tarih ve 19817 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanan Türkiye Radyo-Televizyon Kurumu Personel Yönetmeliğinin "İşten çıkarma cezası verilecek haller" başlıklı 100. maddesinin (a) bendinin (3) numaralı alt bendi kapsamında meslekten çıkarma cezası verilip verilmeyeceğine ilişkindir.

TRT Kürdi Kanal Koordinatörlüğünde spiker olarak görev yapmaktayken, hakkında başlatılan soruşturma sonrasında, Yüksek Disiplin Kurulunun… tarih ve … sayılı kararıyla; davacıya isnat edilen fiilin, 2954 sayılı Türkiye Radyo ve Televizyon Kanunu'nun 5. maddesinde yer alan genel yayın esasları ile 6112 sayılı Radyo ve Televizyonların Kuruluş ve Yayın Hizmetleri Hakkında Kanun'un 8. maddesinde belirtilen yayın hizmet ilkelerine aykırı olması nedeniyle, TRT Personel Yönetmeliğinin işten çıkarma cezasına esas halleri düzenleyen 100. maddesinin (a) bendinin 3 numaralı alt bendi kapsamında verilen işten çıkarma cezasının, anılan Yönetmelik maddesinin dayanağı olan ve 2954 sayılı Kanun'un 56. maddesinin birinci fıkrasında yer alan; "Türkiye Radyo-Televizyon Kurumu personelinin işe alınmasındaki usul, şartlar, atanma, terfi, nakil, işe son verme, disiplin cezaları ve sicil ile ilgili konuları personel yönetmeliğinde düzenlenir." hükmüne dayanılarak verildiği; anılan maddede yer alan, disiplin cezalarının yönetmelikle düzenleneceği yolundaki ibarenin Anayasa'nın 38. ve 128. maddelerine aykırı olduğundan bahisle iptali için Danıştay kapatılan Onaltıncı Dairesinin 08/06/2016 tarih ve E:2015/15655 sayılı kararıyla Anayasa Mahkemesine başvurulması üzerine, Anayasa Mahkemesi'nin 14/06/2017 tarih ve E:2016/182, K:2017/111 sayılı kararıyla anılan fıkrada yer alan; "..., disiplin cezaları ..." ibaresinin iptal edilerek, kararın, Resmi Gazete'de yayımlanmasından başlayarak, bir yıl sonra yürürlüğe girmesine karar verildiği; anılan kararın 29/06/2017 tarih ve 30109 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanması üzerine, 12/06/2019 tarih ve 30799 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren 7176 sayılı Bazı Kanunlar ile 6355 sayılı Kanun Hükmünde Kararnamede Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun'un 3, 4, 5. ve 6. maddeleriyle 2954 sayılı Kanuna eklenen; 56/A, 56/B, 56/C ve 56/D maddeleriyle TRT bünyesinde görev yapan memur ve kadro karşılığı sözleşmeli personele uygulanacak disiplin cezalarına ilişkin düzenlemeler getirildiği görülmüştür.

Dava devam ederken, davacının fiiline uygulanacak disiplin cezasına ilişkin mevzuatta değişiklik olması nedeniyle, uyuşmazlığın çözülebilmesi için, öncelikle davacının işlediği fiile hangi mevzuat hükmünün uygulanması gerektiğinin belirlenmesi gerekmektedir.

Anayasa Mahkemesince, söz konusu iptal kararı nedeniyle ortaya çıkacak olan hukuksal boşluğun kamu düzenini ihlal edici nitelikte görülmesi ve kararın Resmi Gazete'de yayımlandığı tarih ile yürürlüğe gireceği tarih arasında geçen süreçte işlenen disipline aykırı eylemlerin yaptırımsız kalmaması amacıyla, 2954 sayılı Kanunun 56. maddesinin birinci fıkrasında yer alan, disiplin cezalarının yönetmelikle düzenleneceğine ilişkin ibarenin bir yıl süreyle yürürlükte kalması ve iptal kararı nedeniyle doğacak hukuksal boşluğu doldurmak üzere yasama organına bir yıl süre verilmesi öngörülerek, kararın Resmi Gazete'de yayımlanmasından başlayarak bir yıl süre ile yürürlüğe girmesi ertelenmiştir.

Bu durumda, dava konusu disiplin işleminin; 2954 sayılı Türkiye Radyo ve Televizyon Kanununun 56. maddesinin birinci fıkrasında yer alan, disiplin cezalarının yönetmelikle düzenleneceğine ilişkin hükmün yürürlükte olduğu dönemde, anılan Kanun'a dayanarak çıkartılan "Türkiye Radyo-Televizyon Kurumu Personel Yönetmeliği" hükümlerine göre tesis edildiği ve 2954 sayılı Türkiye Radyo ve Televizyon Kanunu'nun 56/B maddesinde yerini bulan hükümler uyarınca da hukuken geçerli olduğu sonucuna varılmıştır.

Öte yandan, dosya kapsamında yer alan belge ve bilgilerin incelenmesinden, davacıya isnat edilen fiillerin sabit olduğu, dava konusu işlemde hukuka aykırılık bulunmadığı anlaşılmaktadır.

Bu itibarla, davacının istinaf isteminin kabulüyle, davanın reddine ilişkin İdare Mahkemesince verilen kararın kaldırılarak, dava konusu işlemin iptali yolunda verilen temyiz istemine konu Bölge İdare Mahkemesi kararında hukuki isabet bulunmamaktadır.

Nitekim Danıştay İdari Dava Daireleri Kurulunun 08/11/2021 tarih ve E:2021/1855, K:2021/2262 sayılı kararı da bu yöndedir.

KARAR SONUCU:

Açıklanan nedenlerle;

1. 2577 sayılı Kanun'un 49. maddesine uygun bulunan davalı idarenin temyiz isteminin kabulüne,

2. Yukarıda özetlenen gerekçeyle davacının istinaf başvurusunun kabulüne, ... İdare Mahkemesince verilen … tarih ve E:…, K:… sayılı kararın kaldırılmasına; dava konusu işlemin iptaline ilişkin temyize konu … Bölge İdare Mahkemesi ... İdari Dava Dairesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının BOZULMASINA,

3. Yeniden bir karar verilmek üzere dosyanın Ankara Bölge İdare Mahkemesi 2. İdari Dava Dairesine gönderilmesine, 09/02/2022 tarihinde kesin olarak oybirliğiyle karar verildi.

Kaynak : Gazete Memur

İlişkili Haberler

Manşetler