BIST 100 9.807,09 %0,33 Dolar 35,95 %0,03 Euro 37,36 %0,14 Altın Gram 3.307,49 %0,64 Brent Petrol 76,10 %-0,14 Bitcoin 97.839,30 %1,36
,

Yunus Emre Vakfı’nda karartma: Sorumlular buhar oldu

Mütevelli Heyet Başkanlığını Turizm Bakanı’nın yaptığı Yunus Emre Vakfı’ndaki vurgunun ardından alt kademedeki bazı çalışanlar gözaltına alınırken, karar mekanizmasındaki isimler sorumluluk almadı. Vakfın internet sitesinden de bu isimlerin yer aldığı sayfalar kaldırıldı. Hukukçulara göre vakfın faaliyetlerinden sorumlu mütevelli heyeti, danışma ve denetim kurulu üyelerinin ‘görevi ihmal’den yargılanması gerekiyor.

Yunus Emre Vakfı’nda karartma: Sorumlular buhar oldu

VAKIF SÜREKLİ DENETLENİYORDU

Yurt dışında Türkçe ve Türk kültürünü tanıtmak amacıyla kurulan Yunus Emre Vakfı’nda, naylon faturalarla 400 milyon liralık yolsuzluk iddiaları üzerine başlatılan soruşturmada 9 kişi ‘Hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma’ ve ‘suçtan kaynaklanan malvarlığı değerlerini aklama’dan tutuklandı. İddiaların odağındaki firari eski başkan Şeref Ateş ise vakfın defalarca denetlendiğini ve görevi bırakmak istediği halde buna müsaade edilmediğini ileri sürdü.

GÖREVİ İHMALDEN YARGILANMALI

Resmi internet sitesinde ‘Yönetim, Denetim, Danışma’ kurullarında yer alan isimlerin bulunduğu sayfalar kaldırıldı. Mütevelli Heyeti Başkanı olan Bakan da sessizliğe gömüldü. Alt kademedeki çalışanlar gözaltına alınırken Şeref Ateş dışında yönetim kadrosundan hiç kimseye suçlama yöneltilmedi. Vakıflar Kanunu’na işaret eden hukukçular, kurumda görev yapan yetkililerin yolsuzluğa iştirakten olmasa bile ihmalden yargılanması gerektiğini belirtti.

‘GÖREVİ İHMAL’DEN YARGILANMALILAR

Mütevelli Heyet Başkanlığını Bakan Ersoy’un yaptığı Yunus Emre Vakfı’ndaki yolsuzluk soruşturmasında 9 çalışan tutuklandı. Operasyondan önce istifa ederek yurt dışına kaçtığı öne sürülen başkan Şeref Ateş dışında karar mekanizmasındaki hiç kimseye suçlama yöneltilmedi. Vakıflar Kanunu’na göre, kurumda görev yapan yetkililerin ‘ihmal’den yargılanması gerekiyor.

Yurt dışında Türkçe ve Türk kültürünün tanıtımı için 2007 yılında kurulan ve 66 ülkede faaliyet gösteren Yunus Emre Vakfı’ndaki yolsuzluk iddialarına ilişkin soruşturma sürüyor. Haziran 2024’te istifa eden Başkan Şeref Ateş’in yurt dışına kaçtığı öne sürülmüştü. Başkan yardımcıları Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanı Mahinur Özdemir Göktaş’ın eşi Rahmi Göktaş ile MHP Genel Başkan Yardımcısı Semih Yalçın’ın oğlu Abdullah Kutalmış Yalçın da müfettiş raporunun savcılığa gönderilmesinden birkaç gün önce görevlerini bırakmıştı. Kamu vakfı niteliği taşıyan kurumda, naylon faturalarla 400 milyon liralık yolsuzluk iddiaları üzerine başlatılan soruşturma kapsamında, aralarında Ateş’in oğlunun da bulunduğu alt kademeden 9 çalışan tutuklandı. Zanlılar, “Hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma” ve “Suçtan kaynaklanan mal varlığı değerlerini aklama” suçlamalarıyla cezaevine gönderildi.

Soruşturma sonrası kurumun resmi internet sitesinde “Yönetim Kurulu” kısmı karartıldı. Vakfın aynı zamanda Mütevelli Heyeti Başkanı olan Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Nuri Ersoy ise sessizliğe gömüldü. Enstitü Daire Başkanları, sahte fatura düzenleyen bazı şirket yetkilileri ile firari Ateş dışında yönetim kadrosundan kimseye bir suçlama yöneltilmedi. 5737 Sayılı Vakıflar Kanunu’na göre; yetkililerin “yolsuzluğa iştirakten” olmasa bile “ihmal”den yargılanması gerekiyor.

NEDEN YILLARCA SÜRDÜ?

5653 Sayılı Yunus Emre Vakfı Kanunu’nda; Yunus Emre Enstitüsü Başkanı, Türk İşbirliği ve Koordinasyon Ajansı Başkanı Serkan Kayalar, Yurtdışı Türkler ve Akraba Topluluklar Başkanı Abdullah Eren ile Dışişleri Bakanlığı Yurtdışı Tanıtım ve Kültürel İlişkiler Genel Müdürü Ayda Ünlü Yönetim Kurulu’nun tabii üyeleri olarak yer alıyor. Aynı yasada vakfın Yönetim Kurulu, Denetleme Kurulu ve Danışma Kurulu üyelerinin kimlerden oluşacağı da belirlenmiş. Buna göre; yönetim kurulunun başkanın davetiyle ayda en az bir defa toplanması şart. Devlet kademelerinden üst düzey kişilerin bulunduğu asıl mekanizma Mütevelli Heyeti... Bu heyetin tabii üyeleri; Kültür ve Turizm Bakanı, Kültür ve Turizm Bakanlığı Müsteşarı, Dışişleri Bakanlığı Müsteşarı, Maliye Bakanlığı Müsteşarı ve Millî Eğitim Bakanlığı Müsteşarı. Yine Mütevelli Heyeti’nin de en az yılda iki kez toplanması lazım. Yolsuzluğun, Bakan Mehmet Nuri Ersoy ve Maliye Bakanlığı Müsteşarı’nın da olduğu heyete rağmen yıllarca sürmesi dikkat çekiyor.

Heyetin tabii üyeleri dışında, Cumhurbaşkanı tarafından seçilen 5 kişi ve Türkiye Maarif Vakfı tarafından kendi mütevelli heyeti üyeleri arasından seçilen bir kişi üç yıl süreyle Mütevelli Heyet üyeliğini yürütüyor.

DENETLEME KURULU NEREDE?

Almanya’da olduğu ileri sürülen Şeref Ateş, yazılı bir açıklamayla suçlamalara cevap vererek “Vakıf, defalarca denetlendi, bir usulsüzlük tespit edilmedi. Görevi daha önce bırakmak istedim ancak buna müsaade edilmedi” demiş; mütevelli heyeti ve denetimcilerin sorumluluğuna işaret etmişti. Vakfın bir denetleme kurulu bulunuyor. Bu kurulun başkanı, Maliye Bakanlığı temsilcisi. Kurul; var olan eksilik, usulsüzlük, ihmal gibi pek çok konuda denetimler yapmakla ve bunları bildirmekle mesul. Ayrıca vakfın amacı doğrultusunda faaliyette bulunmayan, gelirleri amaçlarına uygun kullanmayan, ağır ihmal ve kasıtlı fiilleriyle vakfı zarara uğratan, yanlışlıkları verilen süre içerisinde tamamlamayan veya aykırı işlemlere devam eden yöneticilerin görevden uzaklaştırılmalarına dair başvuruda bulunmakla yükümlü. Bu yükümlülükleri yerine getirmediği düşünülen Denetleme Kurulu; Dışişleri ve Maliye Bakanlıkları tarafından görevlendirilecek birer üye ile iktidar ve ana muhalefet partisi tarafından üç yıl süreyle seçilecek birer üyeden oluşuyor.

YOLSUZLUĞU DANIŞMA KURULU DA FARK ETMEDİ

Yunus Emre Vakfı’nın yönetim ve denetleme dışında bir de Danışma Kurulu mevcut. Bu kurul, vakfın hem bir önceki yıl yaptıklarını değerlendiriyor hem bir sonraki sene için önerilerde bulunuyor. Yolsuzluğun naylon faturalar ile yapıldığı iddia edilmişti. Buna göre; paravan şirketler üzerinden hizmet alınmış gibi fatura edilmiş ancak hizmet alınmamıştı. Yılda bir kez toplanan Danışma Kurulu’nun söz konusu yolsuzluğu fark edememesi, soru işaretlerine yol açıyor. Zira vakfın yıllık faaliyet raporlarında dahi gelir gider dengesizliği, harcamaların şeffaf olmaması göze çarpıyor. Danışma Kurulu’nun tabii üyeleri şunlar: “Bakanlık Müsteşarı (başkan), Mütevelli Heyeti ve Yönetim Kurulunun seçilmiş üyeleri, Başbakanlık Tanıtma Fonu Genel Sekreteri, TRT Genel Müdürü, Basın Yayın ve Enformasyon Genel Müdürü, Diyanet İşleri Başkanlığı temsilcisi...”

BÜŞRA CEBECİ / KARAR

İlişkili Haberler

Manşetler