Gazete Memur - gazetememur.com


© Copyright 2025 Gazete Memur
Dolar : 42,3506 0,02 Değişim Euro : 48,8966 0,04 Değişim Altın : 5.543,13 %-0,14 Değişim BIST 100 : 10.903,91 %1,63 Değişim Brent Petrol : 63,66 -1,90 Değişim

Sahte diploma skandalında derin sessizlik

Yaklaşık 400 kişinin sahte diplomalar ve usulsüz e-imzalarla doçentlik ve profesörlük unvanı aldığı iddialarına ilişkin ne Milli Eğitim Bakanlığı ne de YÖK net bir açıklama yapabildi. Soruşturma olup olmadığı bile belirsiz.

Kaynak : Cumhuriyet Gazetesi Giriş : Güncelleme :
Sahte diploma skandalında derin sessizlik

Yaklaşık 400 kişinin sahte diploma ve usulsüz e-imzalar kullanılarak doçenlik ve profesörlük unvanı aldıkları iddiaları konusunda kurumlar topu birbirine attı. Bu konuda herhangi bir idari soruşturma olup olmadığı, bu kişilerin üniversitelerde göreve başlatılıp başlatılmadıkları gibi iddialar hakkında Milli Eğitim Bakanlığı topu YÖK’e attı. YÖK de üniversitelere...

Diplomaların doğrulama süreçleri hakkında sorumluluğun yükseköğretim kurumlarında olduğunu belirten YÖK, Meclis’te verilen soru önergesinde, bu iddialar hakkında soruşturma açılıp açılmadığı, herhangi bir işlem yapılıp yapılmadığı hakkında hiçbir bilgi vermedi.  

CHP Eskişehir Milletvekili İbrahim Arslan, Milli Eğitim Bakanı Yusuf Tekin’in yanıtlaması istemiyle verdiği soru önergesinde, son günlerde kamuoyuna yansıyan bilgiler doğrultusunda, bazı şahısların sahte yükseköğretim diplomaları ve usulsüz e-imzalar kullanarak doçentlik ve profesörlük unvanı aldıkları; bu yöntemle yaklaşık 400 kişinin akademik kadrolara yerleştirildiğinin ifade edildiğini anımsattı.

Söz konusu olayda, sahte diplomaların Yükseköğretim Bilgi Sistemi (YÖKSİS) gibi resmi sistemlere işlendiği, bazı üniversitelerin bu belgeleri esas alarak atama yaptığı, kamu kaynaklarının ve akademik kadroların kötüye kullanıldığının anlaşıldığına işaret eden Arslan, bu durumun yükseköğretim sistemine olan güveni sarstığı, liyakat ve bilimsel etik ilkelerini zedelediğini kaydetti. 

ÇOK SAYIDA SORU

CHP’li Arslan, şu sorulara yanıt istedi:

“Basına yansıyan olay kapsamında sahte belgelerle akademik unvan alan kişilere dair bakanlığınız ya da YÖK nezdinde başlatılmış herhangi bir idari soruşturma var mıdır? Sahte diplomaların işlendiği belirtilen YÖKSİS kayıtları ne zaman, hangi yetkiler üzerinden ve nasıl düzenlenmiştir? Bu kişiler hangi üniversitelerde, hangi akademik unvanlarla görevlendirilmiştir? Göreve başlatıldıkları birim, fakülte ve kadro sayıları nedir? Sahte belgeyle akademik unvan alan kişilerin tespiti halinde, unvanları ve atamaları iptal edilmiş midir? YÖK veya Üniversitelerarası Kurul nezdinde bu olaylara ilişkin bir iç denetim veya

inceleme yürütülmekte midir? Bu tür vakaların önüne geçmek için, akademik yükseltme süreçlerinde denetim, şeffaflık ve liyakat esaslarını güçlendirecek bir mevzuat değişikliği ya da yeni yasal düzenleme gündemde midir? Kamuoyuna açık ve şeffaf bir bilgilendirme yapılması amacıyla bakanlığınız tarafından bir rapor, açıklama veya eylem planı hazırlanmakta mıdır?” 

HERKES TOPU BİRBİRİNE ATTI

Bakan Tekin önergeye, YÖK’ten alınan yazıyla yanıt verdi. Bakanlıkta bir soruşturma olup olmadığı hakkında ise hiçbir bilgi vermedi. YÖK Başkanlığı ise, “Üniversite diplomalarının doğrulama süreçleri yükseköğretim kurumlarının sorumluluğunda olup, başkanlığımız, Milli Eğitim Bakanlığı ile Ölçme, Seçme ve Yerleştirme Merkezi arasında diploma ve mezuniyet bilgilerini doğrulamak için kullanılan dijital sistemler, ulusal ve uluslararası bilgi güvenliği standartları gözetilerek işletilmektedir” dedi.

Güvenli ağ altyapısı, kimlik doğrulama mekanizmaları, yetkilendirme kontrolleri ve şifreleme yöntemlerinin kullanıldığını işaret eden YÖK, “Sızma testleri, log kayıtlarının takibi, yedekleme süreçleri ve yetkisiz erişim tespit sistemleri düzenli olarak uygulanmaktadır. Bu kapsamda dijital sistemler, siber saldırı ve yetkisiz erişim risklerine karşı sürekli olarak güncellenmekte ve güçlü güvenlik tedbirleriyle korunmaktadır” değerlendirmesini yaptı.

YÖK, tespit edilen sahtecilik (diploma, traskript vs.) ve diğer usulsüzlüklere karşı ilgili kurum ve kuruluşlarla işbirliği içerisinde gerekli idari işlemlerin yapıldığını, adli makamlara suç duyurusunda bulunulduğunu kaydetti. Kurulun görev ve yetkileri kapsamında denetim süreçlerinde tespit edilen veya ihbar ya da şikayet yoluyla iletilen yükseköğretime ilişkin sorunları, ivedi değerlendirerek gerekli işlemlerin yapıldığı kaydedildi. 

ASIL SORULARA YANIT YOK!

Ancak yanıtta, soru önergesinde dile getirilen 400 kişi ve sahtecilik iddiaları konusunda hiçbir değerlendirme yapılmadı. Bu konuyla ilgili soruşturma açılıp açılmadığı, herhangi bir işlem yapılıp yapılmadığı da belirtilmedi. CHP’li Arslan’ın, “YÖK nezdinde başlatılmış herhangi bir idari soruşturma var mıdır? Bu kişiler hangi üniversitelerde, hangi akademik unvanlarla görevlendirilmiştir? Göreve başlatıldıkları birim, fakülte ve kadro sayıları nedir? Sahte belgeyle akademik unvan alan kişilerin tespiti halinde, unvanları ve atamaları iptal edilmiş midir?” gibi kritik soruları yanıtsız kaldı.

Mustafa Çakır