Sağlık çalışanlarına bir haftada üç saldırı
Sağlıkta şiddet kaygı verici boyutlara ulaştı. Anketlere göre 10 hekimden 9’u şiddetle karşılaşırken, şiddet görenlerin büyük çoğunluğu bunu bildirmiyor. Türk Tabipleri Birliği’nden Prof. Dr. Pınar Saip, süreci ve çözüm önerilerini gazetemize anlattı.
Türk Tabipleri Birliği (TTB) Merkez Konseyi 2. Başkanı Prof. Dr. Pınar Saip, Cumhuriyet’e Türkiye’deki sağlık emekçilerine yönelik şiddet hakkında açıklamalarda bulundu.
Saip, sağlık sisteminde yaşanan şiddet olaylarının giderek arttığına dikkat çekerek “Yaşadığımız bu şiddet evlerde, sokaklarda, ve hepsinden önemlisi bunu önlemek ve gerekli tedbirleri almakla yükümlü iktidarın söylemlerinden bağımsız değil” ifadelerini kullandı. TTB’nin hekimlerle yaptığı bir anket çalışmasına değinen Saip, “10 hekimden 9’u çalışma hayatı boyunca hasta veya yakını tarafından en az bir defa şiddet gördüğünü, şiddet görenlerin ise neredeyse üçte ikisinin bunu bildirmediğini göstermekte” dedi.
Dil ve söylemde başlayan şiddetin fiziki ve maalesef ölümcül sonuçları olabileceğine vurgu yapan Saip, “‘Memnuniyetsizliğiniz varsa gidin sağlık personelinin gırtlağına yapışın’ diyen bir milletvekili hâlâ Meclis’te. Özellikle acil servisler sağlık çalışanlarının kendilerini emniyette hissetmedikleri yerler haline geldi. Hekimler olarak hukukun işlediği demokratik bir ülkede bilimsel ve şiddetsiz bir sağlık ortamında hekimlik yapmak istiyoruz” şeklinde konuştu. TTB’nin sağlık çalışanlarına yönelik suçlar için yasa önerisine değinen Saip, “Cezalar artırılmalı, Türk Ceza Kanunu’nda şiddet başlığı ile ayrı bir suç kategorisi tanımlanmalı, sağlıkta şiddetle ilgili suçlarda cezalar ertelenmemelidir. Sağlık kurumlarına her türlü silahla gidilmesi engellenmelidir” dedi.
‘PERFORMANS SİSTEMİ KALKSIN’
Sağlıkta şiddetin sağlık hizmet sunumunu da engellediğinin altını çizen Saip şu ifadeleri kullandı: “Sağlıkta şiddetin önlenebilmesi için performans sistemi kaldırılmalı, rekabete daha fazla iş ve işlem yapmaya dayanmayan nitelikli çalışma düzeni sağlanmalıdır. Hastalara ayrılan süre arttırılmalı, sağlık çalışanlarının yükü azaltılmalıdır. Sağlık kurumlarında yeterli sayıda sosyal hizmet uzmanları, psikologlar, tıbbi sekreterler ve hemşireler bulunmalıdır. Hekim sadece hastasına vakit ayırabilmelidir.”
Damla POLAT
