,

Halka göre 'normalleşme' süreci gereksiz

İdeaPolitik Enstitü'nün anketine göre, halkın yüzde 50'si siyasette son zamanlarda tartışma konusu olan 'normalleşme veya yumuşama'yı gereksiz buluyor. Süreci destekleyenlerin oranı yüzde 29,7 olarak belirlendi. Normalleşme sürecini sadece AK Parti seçmeninin olumlu bulması dikkat çekti.

Halka göre 'normalleşme' süreci gereksiz

İdeaPolitik Siyasi Araştırma ve Düşünce Enstitüsü (İdeaPolitik Enstitü), son zamanlarda tartışılan normalleşme ve ya yumuşama sürecine ilişkin bakışını araştırdı. 23-26 Haziran 2024 tarihlerinde 26 ilde, 1824 kişiyle gerçekleştirilen çalışmaya göre, halkın yüzde 50'si normalleşme sürecine olumsuz bakarken, süreci destekleyenlerin oranı yüzde 29,7 olarak belirlendi.

SÜRECİ YALNIZCA AK PARTİ SEÇMENİ OLUMLU BULUYOR

23-26 Haziran tarihlerinde 26 ilde bin 824 kişiyle yapılan çalışmaya göre halkın yüzde 50’lik bir kesimi normalleşme sürecine olumsuz bakarken bu süreci destekleyenlerin oranı yüzde 29,7 oldu. CHP seçmenlerinin yüzde 59,9’u ise bu girişimlere olumsuz bakıyor. Bu olumsuz bakış diğer muhalefet parti seçmenleri (İYİ Parti yüzde 53,6, DEM Parti yüzde 69,4) ve MHP seçmenleri (yüzde 43,8) için de geçerli. Bu süreci olumlu bulan tek seçmen grubu olarak AK Parti seçmeni dikkat çekiyor

ÖZELLİKLE 'MUHALİF KESİM' SÜRECE İNANMIYOR

Ankete katılanların yüzde 74,1’i normalleşme girişimleri başladığından beri Türkiye’de bir değişim ya da yumuşama görmediklerini söylüyorlar. Bu oran, CHP seçmenlerinde yüzde 79,2 düzeyinde. İYİ Parti (yüzde 85,7) ve DEM Parti (yüzde 84,3) seçmenlerinde daha da fazla.

Araştırmaya göre, toplum normalleşme/yumuşama tartışmalarında AK Parti’yi yüzde 61,7 oranıyla samimi bulmuyor. Parti seçmenlerine göre dağılıma bakıldığında ise CHP seçmenlerinin yüzde 85,8’lik ezici bir çoğunluğu bu süreçte AK Parti’yi samimiyetsiz bulduklarını belirtiyor. AK Parti seçmenleri haricinde AK Parti’yi yumuşama söyleminde samimi bulan bir seçmen kitlesi de mevcut değil.

Katılımcıların yüzde 21,5’i normalleşme girişimlerinin AK Parti’ye ve Erdoğan’a, buna ek olarak yüzde 3,6’sı Cumhur İttifakı’na yarayacağını söylerken, bu sürecin CHP’ye ve muhalefete fayda sağlayacağını düşünenlerin oranı takribi olarak yüzde 9 düzeyinde kalıyor.

ANAYASA TARTIŞMALARI

CHP’nin AK Parti'yle anayasa çalışması yapma ihtimali katılımcılara sorulduğunda ise, katılımcıların yüzde 47’lik bir kesiminin bu tür bir birlikteliğe karşı çıktıkları görülüyor.

Bu negatif bakış açısı CHP seçmenlerinde yüzde 60’ı geçmekte, aynı şekilde DEM Parti (yüzde 70,4), Zafer Partisi (yüzde 55,6) ve Yeniden Refah Partisi (yüzde 52,4) gibi muhalefetin çok farklı kanatlarında da yine yüksek oranlara ulaşıyor.

SEÇMEN ERKEN SEÇİM İSTİYOR MU?

Araştırmada katılımcılara erken seçim isteyip istemedikleri de soruldu. Katılımcıların yüzde 47,1’i seçimlerin zamanında yapılmasını isterken yüzde 42,1’i erken seçim talep ediyor.

CHP seçmenlerine gelindiğinde ise erken seçim isteyenlerin oranı yüzde 64,6’ya kadar çıkıyor. Aynı şekilde İYİ Parti seçmeninin yüzde 60’ı, DEM Parti seçmeninin ise yüzde 73’ü erken seçim talep ediyor.

Araştırmadan elde edilen sonuçlar, önümüzdeki süreçte CHP yönetiminin hem normalleşme/yumuşama konusundaki tavrını yeniden değerlendirmeye alabileceği hem de erken seçim için daha ısrarlı bir talebi ortaya koymaya başlayabileceği yorumlarını beraberinde getirmiştir.

NE OLMUŞTU?

Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan ve CHP Genel Başkanı Özgür Özel 2 Mayıs’ta AK Parti genel merkezinde görüşmüştü. AK Parti ve CHP arasındaki genel başkan düzeyindeki bu görüşme en son sekiz yıl önce yapılmıştı.

Erdoğan, görüşmenin ardından ‘siyasetin yumuşama dönemine girdiğini’ söylemişti. Özel ise ‘yumuşama’ kavramını reddederek sürecin ‘normalleşme’ olduğunu savunmuştu. Bu sırada iki taraftan da olumlu mesajlar gelmişti.

Özel'in görüşmede 28 Şubat hükümlülerinin durumunu aktarmasından sonra Erdoğan, 17 Mayıs'ta hasta ve ileri yaştaki komutanların cezalarını kaldırmıştı.

Sekiz yıl sonra AK Parti genel merkezindeki görüşme. Süreç medyaya da yansımış, iktidara yakın Hürriyet yazarı Abdulkadir Selvi, Osman Kavala başta olmak üzere Gezi tutuklularının serbest bırakılması gerektiğine dair yazılar yazmaya başlamıştı.

Kavala'nın avukatı 6 Mayıs’ta davanın ‘kanun yararına bozulması’nı talep etmiş, başvuru 7 Haziran'da Adalet Bakanlığı'na gönderilmişti. Aynı zamanda 1 Mayıs'ta Saraçhane'den Taksim'e yürümek istedikleri için tutuklanan bazı öğrenciler, Özel'in Adalet Bakanı Yılmaz Tunç'a telefonu sonrası 6 Haziran'da serbest bırakılmıştı.

Öte yandan Özel, 8 Mayıs'ta Türkiye'de ana muhalefet, yurt dışında ise 'Türkiye partisi' olduklarını söyleyerek "Dış politikada yüzde 85 benzer şeylerde birleşiyor olmamız lazım" demişti. CHP lideri bu süreçte sık sık, 'son 22 yılda devlet teamüllerinin bırakıldığını söyleyerek iki parti liderinin el sıkışabildiği günlere dönme' mesajı veriyordu.

Bu süreçte aynı zamanda CHP'nin Merkez Yönetim Kurulu üyelerinden oluşan gölge bakanlar kabinesi, bakanlarla ortak çalışma toplantıları düzenlemeye başladı.

KARAR

İlişkili Haberler

Manşetler