Sağlık emekçilerinin şiddete karşı önlem alınması yönündeki talepleri iktidar tarafından karşılık bulmazken, sağlıkta şiddet vakaları neredeyse her gün yaşanmaya devam ediyor. Salı günü Samsun ve Rize’de iki doktora yönelik silahlı saldırı girişimi yaşandı. Samsun’da doktoru silahla tehdit eden Salim U. tutuklandı. Sağlık ve Sosyal Hizmet Çalışanları Sendikası’nın (Sağlık-Sen) verilerine göre ise 2022 yılında toplam 249 şiddet olayı yaşandı. 422 sağlık çalışanı ise şiddete maruz kaldı.
"KISIR DÖNGÜ"
Cumhuriyet’e değerlendirmelerde bulunan İstanbul Tabip Odası (İTO) Başkanı Nergis Erdoğan, yaşanan şiddet vakalarının kaygı verici boyuta ulaştığını belirtti. Erdoğan, “Geçtiğimiz 20 yılda ‘reform’ adı altında yapılan birçok yenilik hekimlerin hayatında ciddi zorluklarla yol açtı. Sistemin hekime karşı genel tutumu da şiddet vakalarında büyük rol oynadı. İktidarın hekimlere karşı, ‘Hastanın cebinden elinizi çekin’ ‘Giderlerse gitsinler’ gibi söylemleri ilişkinliği çok bozdu” dedi.
Erdoğan, “Hekimlerin performans baskısı, kalabalık, uykusuzluk gibi etkenler nedeniyle hastayla ilgilenme olanağı azalıyor, mesleki doyum imkânı kalmıyor. Bu da halka yansıyor, halktan da geri şekilde hekimlere dönerek kısır döngü içine giriyor. Halka karşı hekimlerin hedef gösterilmesi gençler üzerinde de negatif etkilere neden oluyor. Üniversiteye giren gençler Tıp fakültesini tercih etmiyor. Edenler ise birinci sınıfta dil kursuna gitmeye çalışıyor” diye konuştu.
"ŞİDDET TIRMANIYOR"
Sağlık ve Sosyal Hizmet Emekçileri Sendikası (SES) yaşanan şiddet vakalarının ardından yazılı basın açıklaması yaptı. Açıklamada şiddetin önlenmesi için verilen yasal önergelerin hala bekletildiği belirtilerek “2000’li yıllara kadar hastanelerimizde sadece bir polis memuru adli vakalar için bulunurdu. Şimdi her hastanede onlarca, yüzlerce güvenlik görevlisi var. Fakat şiddet gittikçe tırmanıyor. Şiddet “dönüşüm” denilen ve AKP ile hızlandırılan piyasacı uygulamalar yaygınlaştıkça artmaya başladı. Sağlık emekçilerine yönelik şiddeti engellemenin birinci yolu toplumdan ve hizmet üreten emekçiden yana bir sistem inşa edilmesi ile mümkündür” ifadelerine yer verildi.
Şevval Aydoğan