Son dönemde Hazine ve Maliye Bakanı Şimşek ve Merkez Bankası Başkanı Hafize Gaye Erkan’ın yurt dışında Türk ekonomisinde izlenen yolu ve gelişmeleri anlattıkları toplantılar, yabancı yatırımcıların Türkiye’ye bakışını pozitife çevirdi. Öngörülebilirliğin arttığı, güvenin yükseldiği Türkiye ekonomisi için son dönemde kredi derecelendirme kuruluşlarının ‘pozitif görünüm’ haberleri peş peşe geldi. Tahminler, kısa vadede not artışının da gerçekleşerek yabancı yatırımcı için Türkiye’nin daha güvenli bir liman olduğunun teyit edileceğini gösteriyor.
Türkiye’nin yatırım hizmetleri ve varlık yönetimi gruplarından ÜNLÜ&Co, 2024 Strateji Raporu’nda, enflasyonla mücadele programının başarısı ile makroekonomik göstergelerdeki daha yüksek öngörülebilirliğin, hisse senetlerine daha güçlü yabancı girişini çekebileceği vurgulandı. Gelişmiş ülke merkez bankalarının faiz indirimleriyle birlikte Türkiye ekonomisine yönelik muhtemel not arttırımlarının da yabancı girişlerini daha fazla destekleyeceği belirtilen raporda, 2023’teki yüzde 4,5’lik büyümenin ardından 2024’te de yüzde 3,5 oranında büyüme tahmini yapılıyor.
ENFLASYONDA %45 TAHMİNİ
Raporda, düşüşe geçmiş bir enflasyon beklentisi dile getirilirken, iç talebin azalmasını tetikleyen politikalar ve ihracat pazarlarındaki zayıflık sebebiyle büyümede risklerin aşağı yönlü olduğu kaydedilen raporda, enflasyonun yılın ilk yarısında yükselip daha sonrasında kademeli düşüş trendiyle devam edeceği, yılı ise yüzde 45 seviyesinde kapatacağı dile getirildi. Bugün yapılacak Para Politikası Kurulu (PPK) toplantısında faizin yüzde 45’lik zirveye ulaşacağı, daha sonraki aylarda sabit kalan faizde ilk indirimin ekim ayında yapılacağı tahmini yer aldı. Ünlü&Co yetkilileri toplamda 750 baz puanlık indirim bekliyor. Yüzde 45’e yükselecek olan faizle, bileşik politika faizinin yüzde 57’ye yükseleceği belirtilen raporda, 12 aylık enflasyon beklentisi olan yüzde 39’a kıyasla oldukça önemli bir reel faiz içerdiğine dikkat çekildi ve bunun enflasyonda düşüşe destek olabileceği belirtildi.
TL, DÖVİZİ GEÇECEK
TL’deki potansiyel değerlenme ve makroekonomik görünümdeki iyileşmenin belirli sektörler için güçlü bir katalizör görevi göreceğine dikkat çekilen raporda, bankacılık, telekom ve perakende gibi gelirleri TL yoğunluklu olan sektörlerin, makro ekonomik görünümün iyileşmesinden ve TL’nin güçlenmesinden faydalanabilecekleri kaydedildi. Ekonomik yavaşlamayla birlikte, gelirleri dövize bağlı sektörlerin kâr marjlarının baskılanabileceği, TL geliri olan şirketlerin öne çıkacağı öngörülen raporda enflasyon muhasebesiyle birlikte şirketlerin vergi yükünün azalacağı da hatırlatıldı.
JPMORGAN EZBER BOZDU!
ABD’li yatırım bankası JPMorgan’ın Orta ve Doğu Avrupa, Orta Doğu ve Afrika Borç Sermaye Piyasaları Başkanı Stefan Weiler, ekonomi politikalarındaki değişiklikler sonrası uluslararası yatırımcıların Türkiye ile yeniden ilgilendiğini, bu yıl tüm tahvil ihraçlarında rekor görülebileceğini ve not arttırımı için de güçlü bir potansiyel olduğunu bildirdi. Weiler “Türkiye ekonomisi için gidişat oldukça olumlu görünüyor ve biz çok iyimseriz. Şirketler ve devlet dâhil olmak üzere Türkiye’de tüm tahvil ihraçları için rekor bir yıl öngörüyoruz. Bu yıl 25 milyar doların üzerinde bir tahvil ihraç büyüklüğü bekliyorum” dedi. Weiler, “Türkiye’nin görünümü son olarak Moody’s tarafından yükseltildi. JP Morgan olarak bu yıl daha fazla not arttırımı bekliyoruz” ifadelerine yer verdi. Dünyanın en büyük ikinci varlık yöneticisi olan Vanguard’ın Gelişmekte Olan Piyasalar Aktif Sabit Gelir Küresel Eş Başkanı Nick Eisinger de, portföylerinde her zaman Türk devlet tahvili bulundurduklarını dile getirerek, “Yakın zamanda TL cinsinden devlet tahvilleriyle ilgilenmeye karar verdik” ifadesini kullanmıştı.
TÜRKİYE BANKALAR BİRLİĞİ BAŞKANI ÇAKAR: DOLAR YIL SONU 40 OLUR
Türkiye Bankalar Birliği (TBB) Yönetim Kurulu Başkanı Alpaslan Çakar, Ziraat Bankası’nın İstanbul Finans Merkezi’ndeki genel müdürlük binasında düzenlenen toplantıya katıldı. Ekonomi ve bankacılık sektöründeki gelişmeleri değerlendiren Çakar, 2024’e ilişkin beklentilerini paylaştı. Çakar, Türkiye’de büyümenin 2023’te muhtemelen yüzde 4,5 olarak gerçekleşeceğini, 2024’te de yüzde 4 olarak öngörüldüğünü, yurt dışında yaşanan gelişmeler nedeniyle büyümenin iç talep kaynaklı olduğunu, bunun çok arzu edilen bir durum olmadığını belirtti.
Orta Vadeli Program’I (OVP) çok gerçekçi bulduğunu ifade eden Çakar, enflasyon konusunda bir miktar iddialı olmakla birlikte bütün olarak bakıldığında OVP’nin, ciddi, tutarlı ve öngörülebilir bir program olduğunu vurguladı. Enflasyonun bu yıl yüzde 40-45 bandında şekilleneceğini düşündüğünü aktaran Çakar, 2025 enflasyonunun OVP’de yüzde 15 olarak öngörüldüğünü hatırlatarak, bu kararlı duruş devam ettiği sürece bunun yakalanabilir bir hedef olduğunu söyledi. Kredi büyümesinin bu yıl yüzde 40 civarında olacağını düşündüğünü kaydeden Çakar, kurun da bu yıl enflasyondan fazla artmayacağı kanaatinde olduğunu, doların 39-40 lira olacağını düşündüğünü söyledi.