Gazete Memur - gazetememur.com


© Copyright 2025 Gazete Memur
Dolar : 41,5647 0,18 Değişim Euro : 48,4970 0,08 Değişim Altın : 5.021,37 %0,41 Değişim BIST 100 : 11.176,77 %-1,76 Değişim Brent Petrol : 69,65 0,49 Değişim

Lüks sevdası sebebiyle yurt dışına servet akıtıyoruz!

Türkiye’de lüks tüketime ilgi her yıl artıyor. Ülkemiz her yıl 12 milyar dolarlık (480 milyar TL); lüks saat, markalı parfüm ve güneş gözlüğü, mücevher ile kozmetik ithal ediyor. Lüks tüketimi en fazla orta direk diye tabir edilen kesim gerçekleştiriyor.

Kaynak : Türkiye Gazetesi Giriş : Güncelleme :
Lüks sevdası sebebiyle yurt dışına servet akıtıyoruz!

Türkiye’nin ekonomik olarak zor zamanlardan geçtiği bir dönemde, ithalat rakamlarının önemli kısmının lüks tüketime ayrılması dikkat çekiyor. TÜİK ve sektör raporlarına göre, Türk halkı her yıl mücevher ve değerli taşlara 9 milyar dolar, kozmetiğe 2 milyar dolar, lüks saatlere 350 milyon dolar, markalı parfümlere 250 milyon dolar ve güneş gözlüklerine 220 milyon dolar harcıyor. Toplamda 12 milyar dolarlık lüks ithalatı, bugünkü kurla yaklaşık 480 milyar Türk lirasına denk geliyor. Bu paraya her yıl 1 milyondan fazla öğrenciye burs verilebiliyor.

Ülkemizdeki lüks marka takıntısı her geçen yıl artış gösteriyor. Özellikle genç nesil markalı ürün kullanımını toplumda statü göstergesi olarak görüyor. Yapılan analizlerde lüks tüketime önem vermeyen ülkelerin başında İskandinav ülkeleri geliyor. Bu konuya en çok ilgi duyan ülkelerin ise zengin Körfez ülkeleri olduğu belirtiliyor.

EN ÇOK ORTA DİREK HARCIYOR

Konuya ilişkin görüştüğümüz sosyolog Fatma Karadeniz, bu durumun özellikle orta gelir grubundaki bireylerde daha belirgin olduğunu ifade ediyor. “Ekonomik istikrarsızlık ve gelecek kaygısı, insanları daha gösterişçi bir tüketime itebiliyor” diyen Karadeniz, şöyle konuştu:

Belirsizlik ortamında, bireyler sahip oldukları maddi varlıklarla kendilerini güvence altına alma, ‘başarılı’ olduklarını kanıtlama ihtiyacı hissediyor. Lüks bir cüzdan veya saat, sadece bir aksesuar değil, aynı zamanda psikolojik bir kalkan işlevi görüyor. Türkiye’de lüks tüketim, yalnızca ihtiyaçtan değil, aynı zamanda bir kimlik inşası çabasından kaynaklanıyor. İnsanlar, kullandıkları markalar üzerinden kendilerini tanımlıyor ve sosyal medyada görünür hâle geliyor. Bu, aslında tüketimin ötesinde bir sosyal statü arayışı. 

SOSYAL MEDYA TEŞVİK EDİYOR

Sosyolog Karadeniz, bu eğilimin sadece bireysel tercihlerden değil, aynı zamanda sistematik bir şekilde pompalanan bir ‘yaşam tarzı’ dayatmasından kaynaklandığını da vurguluyor. Reklamlar, influencer’lar ve medya, ‘başarı’ ve ‘mutluluk’ kavramlarını sürekli olarak belirli markalarla ve lüks tüketimle ilişkilendiriyor.

Karadeniz “Sosyal medyada sürekli maruz kaldığınız bu görüntüler, bir süre sonra normalinizin bir parçası hâline geliyor. Sahip olunması gerekenler listesine lüks ürünler de giriyor ve bu durum, özellikle henüz kimlik arayışı içindeki gençler üzerinde büyük bir baskı oluşturuyor. Asıl sorgulamamız gereken, bireyin değerinin neye sahip olduğuyla değil, kim olduğuyla ölçüldüğü bir toplumsal zemin oluşturup oluşturmadığımız” ifadelerini kullandı.

Kaan ZENGİNLİ