BIST 100 9.602,15 %-2,09 Dolar 36,41 %0,38 Euro 38,13 %-0,05 Altın Gram 3.438,12 %0,27 Brent Petrol 74,42 %-2,68 Bitcoin 96.185,49 %0,90
,
#Emekli

"Emekliler fakirliği daha da derinden hissedecek"

AK Parti Merkez Karar Yönetim Kurulu Üyesi Fevzi Polat'ın emekliler hakkındaki sözlerine değinen Ekonomi yazarı Ercan İnan “Gerçekten de sürdürülebilir bir tablo değil" diye yazdı.

"Emekliler fakirliği daha da derinden hissedecek"

Bir süredir zam bekleyen ve temmuz ayında aldığı artışı yeterli bulmayan emeklinin taban maaşı, yoksulluk sınırının çok altında kaldı. Bunun üzerine AK Parti Merkez Karar Yönetim Kurulu Üyesi Fevzi Polat’tan gelen talihsiz açıklama, emekli cephesinde ‘maaş alamama’ endişesini başlattı. Hem bu endişeyi hem de olası zammı kaleme alan Patronlar Dünyası yazarı Ercan İnan, emeklilerin kafalarındaki soru işaretlerini Sosyal Güvenlik Kurumu’nun (SGK) güncel durumunu rakamlar ile ortaya koyarak giderdi. İşte Ercan İnan’ın o değerlendirmeleri…

“EN AZ 4 ÇALIŞANA KARŞILIK 1 EMEKLİ OLMASI GEREKİR”

Emekli maaşlarının kesilip kesilmeyeceğine ilişkin değerlendirmeleriyle dikkat çektiği bir yazı kaleme alan Ercan İnan, bu yazısında; “İki kere ikinin dört ettiği gibi bir gerçek vardır ki o da ‘Sosyal güvenlik sisteminin tıkır tıkır çalışabilmesi için en az 4 çalışana karşılık 1 emekli olması’ gerçeğidir. Buna ideal aktüeryal denge denir. Ancak Türkiye’de ne yazık ki bu oran hiçbir zaman tutturulamadığı gibi son dönemde de 1.5 çalışana karşılık 1 emekliye kadar da düştü” dedi. Ercan İnan’ın yazısının devamında ise, şu ifadeler yer aldı:

“Geçen haftanın sonunda AK Parti Merkez Karar Yönetim Kurulu Üyesi Fevzi Polat bir paylaşım yaptı. 32 milyon çalışanın 16 milyon emekliye bakması sürdürülemez’ dedi ve tansiyon da yükseldi. Polat, sosyal medyadaki paylaşımını silse de emekli derneklerinin platformlarında son 4 gündür sadece bu konu konuşuluyor. Merak edilen soru ise ‘Zaten kuş kadar maaşımız var, acaba onu da mı alamayacak noktaya gidiyoruz’ oldu.”

“BÜTÇE TRANSFERLERİNİN MİKTARI DA SÜREKLİ ARTIYOR”

Açıklamalarını, “Her ne kadar Kemal Kılıçdaroğlu döneminin SSK’sı Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan tarafından yerden yere vurulsa ve Kılıçdaroğlu SSK’yı batıran adam’ olarak lanse edilse de eminim, Cumhurbaşkanı, bugünlerde o sıkça eleştirdiği günlerin şartlarında bir SSK’ya ‘Hayır’ demezdi. Evet maalesef sosyal güvenlik sisteminin yapısı son yıllarda öyle bir bozuldu, delik öyle bir büyüdü ki devasa bütçe transferleri ile ancak iki yakası bir araya gelebiliyor” diyerek sürdüren Ercan İnan, SGK’ye sürekli olarak yapılan bütçe transferlerini ise şu ifadeler ile özetledi:

“Bütçe transferlerinin miktarı da sürekli artıyor. Türkiye’de 2014 yılına kadar 10.5 milyon emekli vardı. Ancak nüfusun giderek yaşlanması, doğum oranlarının düşmesi ve son olarak da sayıları 4 milyonu geçen EYT’lilere emeklilik hakkı verilmesi ile birlikte hızlıca 16.2 milyon emekli sayısına ulaşıldı. TÜİK verilerine göre ise istihdam 32.6 milyon seviyesinde. 32.6 milyon kişi prim ödüyor, bu primlerle 16.2 milyon emeklinin hem maaşları ödeniyor hem de sağlık hizmetleri verilmeye çalışılıyor.”

“EMEKLİ FAKİRLİĞİ DAHA DA DERİNDEN HİSSEDECEK”

Son olarak bu tablonun sürdürülebilir olup olmadığına değinen İnan, “Gerçekten de sürdürülebilir bir tablo değil. Peki o zaman ne olacak? Sosyal güvenlik sistemi iflas mı edecek? Emekli Nuri Amca, Ayşe Teyze ya da ben (Ben de bir emekliyim) maaş alamayacak mıyız?” diye sordu. Ardından bu sorulara yanıt veren Ercan İnan, şunları söyledi:

“Tabii ki böyle bir şey olmayacak. Bütçe transferleri ile maaşlar ödenmeye devam edecek. Ancak bunun belli sonuçları olacak. Son 3 yıldır emeklinin alım gücünde ciddi bir erime oldu. Bu erime zaten hızla bozulan aktüeryal dengenin sonucuydu. Ekonomi kötü yönetilince, bütçe imkanları da sınırlanınca, emekliye ayrılan pay kısıldı. Bu durum ne yazık ki bundan sonra da devam edecek. Tabii ekonomik tabloda bir mucize gerçekleşmez ve Hazine kasası para ile dolmazsa. Emekli maaşlarının asgari ücrete oranında ciddi bir erime vardı, bu tablo yakın gelecekte düzelmeyecek. Emeklilere ödenen maaş toplamının gayri safi yurt içi hasılaya oranı yüzde 6.8’lerden yüzde 4.4’lere kadar gerilemişti. Bu gerileme maalesef devam edecek. Yani kısacası emekli fakirliği daha da derinden hissedecek.”

İlişkili Haberler

Manşetler