KYK bursları temel ihtiyaçlarını bile karşılamıyor

Üniversite öğrencileri, artan hayat pahalılığı ile KYK burslarının gerçek yaşamla bağının koptuğunu söylüyor. Devletten aylık 3 bin TL burs alan gençler, bu miktarın ne barınma ne de temel giderleri karşılamaya yetmediğini vurguluyor.

İstanbul gibi büyük şehirlerde okuyan öğrenciler, geçinebilmek için ailelerine muhtaç hale geldiklerini, çalışmak zorunda kalanların ise eğitiminden ödün verdiğini belirtti.

‘GEÇİM DERDİ DAHA ZOR’

Yıldız Teknik Üniversitesi Elektrik Mühendisliği öğrencisi Y.T., yaşadığı ekonomik çıkmazı şu sözlerle anlatıyor: “Hayalini kurduğum bu bölüme büyük emek vererek girdim. Ancak mühendislik eğitiminin zorluğundan çok, geçim derdiyle uğraşmak beni daha fazla zorluyor. KYK bursu birkaç temel gideri bile karşılamıyor. Ayın ilk haftasında cebimde para kalmıyor. Ek işlerde çalışmak istesem derslerim buna izin vermiyor. Babamdan destek almak zorunda kalıyorum ama artık aileme yük olmak istemiyorum.”

‘HAYATTA KALMA MÜCADELESİ’

Y.T, 3 bin TL’lik bursun güncel döviz kuruyla yalnızca 74 dolara denk geldiğini hatırlatarak “Bir öğrencinin insanca yaşayabilmesi için bu rakamın en az 5 bin 500 TL olması gerekiyor. Bu sadece bir sayı değil, nefes alabilmek için gereken asgari koşul” dedi.

Bir başka üniversite öğrencisi T.T. ise bursun geçim için değil, ancak “göz boyamak” için verildiğini savunarak “Aldığım 3 bin TL burs, sadece barınma ya da ulaşımın küçük bir kısmını karşılayabiliyor. Aile desteği olmadan bu parayla ayakta kalmak imkânsız. Üniversite artık akademik bir çaba değil, ekonomik bir hayatta kalma mücadelesi. Barınma, yemek, ulaşım, kişisel bakım gibi giderleri düşündüğümüzde bu burs gerçekliğin çok uzağında kalıyor.”

T.T., üniversite yemekhanelerindeki fiyat artışlarına da dikkat çekerek, “Artık bir öğrenci üç öğün yemek bile yiyemiyor. Okumak isteyen bir gencin önüne her gün bir zam, bir sınır, bir açlık duygusu çıkıyor” ifadelerini kullandı.

Üstelik bu tablo, yalnızca büyük şehirlerle sınırlı değil. Anadolu’daki üniversitelerde okuyan gençler de benzer şekilde geçim sıkıntısı yaşadıklarını, bursların ülkenin hiçbir yerinde temel ihtiyaçları karşılamadığını dile getiriyor. Kitap almak, bir konsere gitmek, hatta ayda bir kez sinemaya uğramak bile artık lüks sayılıyor.

Bu durum, üniversite yaşamını yalnızca barınma ve beslenme krizine indirgemiş durumda. Öğrenciler KYK burslarının günümüz ekonomik koşullarına göre yeniden düzenlenmesini, kredilerin karşılıksız bursa çevrilmesini ve burslara üç ayda bir gerçek enflasyon oranında zam yapılmasını talep etti. “Bugün gençliğe sadece hayatta kalma hakkı tanınıyor” diyen öğrenciler, bu tablonun sürdürülemez olduğunu belirtti. “Sadece okumak değil, yaşamak istiyoruz” diyen öğrenciler, mevcut sistemin kendilerini üretmekten değil, sadece hayatta kalmaktan ibaret bir yaşam biçimine zorladığını söyledi.

Ufuk SEPETÇİ