Bakanlık mülakattan vazgeçmiyor
Eğitimci Özgür Bozdoğan, Milli Eğitim Akademisi’nde görev alacak eğitim personelinin mülakatla belirlenmesine tepki gösterdi. “Yetkinlik yerine siyasi ve sendikal yakınlıklar belirleyici olacak” diyen Bozdoğan, uygulamanın liyakati gölgelediğini söyledi.
Milli Eğitim Akademisi Sözleşmeli Eğitim Personeli Yönetmeliğine ilişkin konuşan eğitimci Özgür Bozdoğan, “İstihdam edileceklerin alanlarındaki yetkinliği belirleyici olmalıyken, mülakat aracılığıyla; siyasi, sendikal veya kişisel yakınlıkların, istihdam edileceklerin belirlenmesinde etkili olmasına olanak sağlanıyor” dedi.
Eğitim emekçilerinin en başından beri karşı çıktığı ve “iktidara yakın memur yetiştirme projesi” olarak gördüğü, eğitim fakültelerini işlevsizleştiren Milli Eğitim Akademilerinde yeni bir adım daha atıldı. Milli Eğitim Bakanlığı’nca (MEB) Milli Eğitim Akademisi Sözleşmeli Eğitim Personeli Yönetmeliği dün Resmi Gazete’den yayımlandı.
BAKAN TEKİN’İN MÜLAKAT SÖZÜ TUTMADI
Söz konusu yönetmeliğe göre; akademide çalışacak öğretim görevlileri Milli Eğitim Akademisi Akademik Kurulu’nun önerdiği isimler arasından bakan tarafından seçilecek. MEB’de öğretmen olarak çalışanlardan akademide görev alacaklar yapılacak mülakat sonucuna göre belirlenecek. Bunların dışında kalan ve akademide görevlendirilecek olanlar ise yapılacak yazılı ve/veya sözlü sınav sonucuna göre belirlenecek. Yani, Milli Eğitim Bakanı Yusuf Tekin’in Milli Eğitim Akademisi’yle birlikte öğretmenlerin istihdamında mülakat mekanizmasının tamamen kalkacağını ifade etmesine karşın; yayımlanan bu yönetmelikle birlikte akademide öğretmenlere eğitim verecek kişiler mülakatla belirlenecek.
‘İSTİHDAMDA SİYASİ, SENDİKAL YAKINLIKLAR ETKİLİ OLACAK’
Eğitimci Özgür Bozdoğan yönetmeliği gazetemiz Cumhuriyet’e değerlendirdi. Akademide görev alacakların tamamının belirlenmesinin liyakat esaslı değil de yönetimin iradesine bırakılmış durumda olduğunu vurgulayan Bozdoğan, “Adı akademi olan bir kurumda istihdam edileceklerin alanlarında yetkin olup olmaması belirleyici olmalıyken, yönetmeliğe yerleştirilen mülakat aracılığıyla ya da öğretim görevlileri açısından belirleme yetkisinin Bakana bırakılmasıyla; siyasi, sendikal veya kişisel yakınlıkların, istihdam edileceklerin belirlenmesinde etkili olmasına olanak sağlanmış oluyor” dedi.
‘HANGİ ÖLÇÜLERLE BELİRLENECEĞİ TARTIŞMALI’
Yönetmelikte dikkat çeken bir diğer önemli konunun ise eğitim personelinin belirlenmesi için gerekli olan süreler olduğuna dikkat çeken Bozdoğan, “Sınavlar, mülakatlar ve komisyon çalışmaları için belirlenen süreler dikkate alındığında eğitim personeli belirleme sürecinin 1 Eylül 2025’e yetişmeyeceği açıktır. Anlaşılan o ki MEB, akademiyi yönetmelik usullerine göre belirlenen personelle değil de görevlendirilen personellerle açacaktır. Görevlendirilecek, belki de çoktan görevlendirilmiş olan personelin kimler tarafından ve hangi ölçülerle belirleneceği veya belirlendiği ise ayrıca bir tartışma konusu olacaktır” diye konuştu.
‘KAMUOYUNU İKNA ETMEYE ÇALIŞSA DA GERÇEK ORTADA’
Bozdoğan, “Akademinin çalışmaya başlamasıyla mülakat tartışmalarının biteceğini ifade eden MEB, akademiye alınacak eğitim personelini mülakatla belirleyecek olmasıyla yeni bir tartışmayı da başlatmış oluyor. Akademinin kabul görmesi ve tartışılmaması için MEB kamuoyunu ikna etmeye çalışmaktadır ancak gerçek de olanca yalınlığı ile ortadadır” ifadelerini kullandı.
Taylan GÜLKANAT
