Birleşik Kamu-İş’e bağlı Büro-İş Sendikası Genel Başkanı Alay Hamzaçebi, yargılama masraflarının özellikle avukatlık vekalet ücreti, karar ve ilam harçları, keşif, dava nedeniyle yapılan tebligat ve posta giderlerinden oluştuğunu belirtti. Bu giderlerin emekçi ve emeklilerin adalete erişimini zorlaştırdığına işaret eden Hamzaçebi, “Yargılama giderleri içerisinde dar gelirliyi en çok zorlayan rakam da avukatlık asgari ücret tarifesinde yaşanan artışlardır. Emeğe saygımız gereği avukatların alacakları ücrete itirazımız yok. İtirazımız emeklinin, çalışan emekçinin gelirinin çok düşük kalmasınadır” dedi.
MASRAF NE KADAR?
Hamzaçebi, Anayasa Mahkemesi’ne bireysel başvuru (duruşmasız) giderlerinin 2015 yılında bin 500 TL, 2025’te ise 40 bin TL (26.6 kat artış) olduğunu, idare mahkemesine başvuru (duruşmasız) giderlerinin de 2015 yılında 750 TL, 2025’te ise 30 bin TL’ye (40 kat artış) çıktığına dikkat çekti. Hamzaçebi, buna karşın asgari ücretin 2015 yılında bin 54 TL iken bugün 22 bin 104 TL olduğuna (22.09 kat artış) işaret etti. En düşük emekli aylığının da 2015 yılında bin 71.69 TL ile bugün 16 bin 881 TL olduğunu (15.75 kat artış) belirten Hamzaçebi, şunları söyledi:
“Asgari ücret ve emekli aylığı artışları avukatlık asgari ücret tarifesinin çok gerisinde kalmıştır. Bunun yanında yargılama harçlarını belirleyen yeniden değerleme oranının hep maaş artış oranının üzerinde belirlenmesi nedeniyle de makas her geçen yıl gelir aleyhine açılmaktadır. Emekçi artık haksızlığa, hukuksuzluğa karşı mahkemelerde hak aramaktan vazgeçip bağrına taş basar hale geldi” dedi.
AMİRLER FIRSAT BİLDİ!
Hamzaçebi, bu durumu fırsat bilen kamudaki bazı amirlerin, “yandaş sendikalara üye devşirmek” için baskı, mobbing ve sürgünlere devam ettiğini, disiplin cezaları verdiğini kaydetti. Hamzaçebi, en son 2006’da çıkarılan disiplin affının belirli şartlarda yeniden bir an önce çıkarılarak çalışma barışının sağlanmasını, yüzbinlerce mağdur olduğunu söyledi.
‘CEPLERİNDEN ÖDESİNLER’
Hamzaçebi, şöyle devam etti:
“Haksız işlem yapan idareciler için kurum avukatları görevlendirilmemeli, kesinleşen dava sonucuna göre haksız çıkan idareciler dava masraflarını kendileri cebinden ödemeli ki bir daha gerek vatandaşa, gerekse çalışana haksızlık yapmasın. Esas itibariyle emeklinin ve çalışanın satın alma gücünün artırılması gerekir. Kısa vadede asgari ücret ve altında maaş dışında hiçbir geliri olmayan kişiler için adli yardım kapsamı genişletilerek bu kişilerin adalete erişimi sağlanmalı.”
Mustafa ÇAKIR