Gazete Memur

Sağlık personeli için renk kodları ve üniforma zorunluluğu binlerce işletmeyi zora soktu

Sağlık Bakanlığı’nın 10 Ekim’de yayımladığı “Kurumsal Kimlik Kılavuzu”, doktor ve hemşirelerin renk kodlu üniformalarını zorunlu hale getirerek sağlık tekstili sektörünü sarstı. Üretici ve satıcılar, kısa sürede milyonlarca kıyafetin nasıl hazırlanacağını bilmediklerini, geçiş süresinin tanınmamasının ise 100 binden fazla kişinin işsiz kalma riski doğurduğunu söylüyor.

Giriş:
Güncelleme:

Sağlık Bakanlığı’nın 10 Ekim’de yayımladığı “Kurumsal Kimlik Kılavuzu” sağlık tekstili sektörünü krize sürükledi. Kılavuzda doktor, hemşire ve diğer sağlık personeli için belirli renk kodları ve üniforma zorunluluğu getirilmesi, üretici ve satıcıları zora soktu.

Sektör temsilcileri, kendilerine danışılmadan alınan karar nedeniyle satışların durduğunu, üretimin neredeyse tamamen durma noktasına geldiğini belirtiyor.

Bakanlık, uygulamanın 1 Ocak 2026’da yürürlüğe gireceğini, Haziran 2026’da ise zorunlu hale geleceğini duyurdu. Türkiye genelinde yaklaşık 1.5 milyon sağlık çalışanı görev yapıyor. Sektörde bu nedenle bu kadar kısa sürede milyonlarca üniformanın nasıl üretileceği, sürecin ihalesiz mi yürütüleceği ve dağıtımın hangi firmalar aracılığıyla yapılacağı tartışmaları gündemde.

Sektör temsilcilerine göre bu kadar kısa sürede kıyafet geçişinin sağlanması mümkün değil. Cumhuriyet’e konuşan sağlık tekstili üreticisi S.M.Ö, durumu şöyle anlattı:

“Bugüne kadar her hastane kendi renk düzenini belirliyordu. Şimdi bakanlık pantone kodlarıyla renkleri sabitledi. Hiçbir üreticiye danışılmadı. Üretim planlarımız ve stoklarımız bu düzenin dışında kaldı. Şu anda depolarımızda 30 farklı renkten oluşan ürün var, hepsi bir anda kullanılamaz hale geldi.”

BİNLERCE İŞLETME TEHLİKEDE 

Geçiş süresi tanınmamasının binlerce işletmeyi kapanma riskiyle karşı karşıya bıraktığını belirten S.M.Ö, şu bilgileri paylaştı:

“Türkiye genelinde 100’ün üzerinde üretici, 300-400 civarında satıcı işletme var. Bu karar uygulanırsa 400-500 işletme kapanacak. Fason atölyelerle birlikte 100 binden fazla kişi işsiz kalabilir.”

Bakanlıktan net bir açıklama alamadıklarını belirten üretici, belirsizliğin sektörde paniğe yol açtığını söyledi: “Kime sorsak birbirine yönlendiriyor. Bakan yardımcıları da genel müdürler de net konuşmuyor. Resmi bir genelge yok ama herkes 1 Ocak’ta düzenlemenin zorunlu olacağına inanmış durumda.”

ÖNERGELER YANITSIZ KALDI 

Tartışmalar TBMM gündemine de taşındı. İYİ Parti Bursa Milletvekili Yüksel Selçuk Türkoğlu, Sağlık Bakanlığı’na konuyla ilgili soru önergesi verdi ancak üreticilerin aktardığına göre önerge henüz yanıtlanmadı.

Öte yandan İstanbul Eczacı Odası, “Beyaz önlüklerimizden vazgeçmiyoruz” diyerek düzenlemenin iptali için dava açtı. Oda, kılavuzun yasal bir dayanağı bulunmadığını ve Resmi Gazete’de yayımlanmadığını vurguladı.

Sektör temsilcileri ise belirsizliğin bir an önce giderilmesini ve geçiş sürecinin tanımlanmasını istiyor. “Amacımız tartışma yaratmak değil, yalnızca sesimizi duyurmak istiyoruz. Ama şu anda ne üretim yapabiliyoruz ne de satış. Herkes 1 Ocak’ta yürürlüğe girecek düzenlemenin ne getireceğini bekliyor.”

Damla POLAT