Gazete Memur

'TCMB, yavaşlayan üretimi daha da baltalayacak bir karara imza attı'

Muhalefetin yolsuzluklarını örtbas etmek için sokaklar üzerinden yürüttüğü kaos girişimleri ve dünyadaki korumacılık adımlarının ardından ekonomiye bir darbe de Hazine Bakanlığı'nın güdümünden çıkmayan Merkez Bankası'ndan geldi. Döviz talebindeki sınırlı yükselişi bahane eden ve reel sektörün finansmana erişim sorununu görmezden gelen Merkez Bankası, politika faizini 3,5 puan artışla yüzde 46'ya çıkardı. İş dünyasının faizlerde düşüş beklentisinin aksine hareket eden Merkez Bankası, yavaşlayan üretimi daha da baltalayacak bir karara imza attı.

Giriş:
Güncelleme:

Muhalefetin CHP’li belediyelerdeki yolsuzluk ve terör soruşturmalarını gölgelemek için Türkiye ekonomisini hedef alan girişimlerinin ardından bir darbe de Hazine ve Maliye Bakanlığı ile Merkez Bankası’ndan geldi. Döviz talebindeki sınırlı yükselişi bahane eden Merkez Bankası, birçok kesimin finansmana erişim sorunlarını görmezden geldi ve politika faizini 3,5 puan artışla yüzde 42,5'ten yüzde 46’ya çıkardı. 13 ay sonra yeniden faiz artırım yönünde karar veren Para Politikası Kurulu (PPK), iş dünyasının “faiz düşürülmeli” beklentilerine rağmen aksi yönde hareket ederek, yavaşlayan üretimi baltalayacak bir adım attı. Yatırımların azalmasına, emek yoğun sektörlerde işten çıkarmalara ve bazı işletmelerin üretimini yurt dışına kaydırmasına neden olduğu kararlarında ısrar eden Merkez Bankası, bununla da yetinmeyip gecelik vadede borç verme faiz oranını yüzde 46’dan yüzde 49’a, gecelik vadede borçlanma faiz oranını ise yüzde 41’den yüzde 44,5’e yükseltti.

BEKLENTİ SABİT KALMASI YÖNÜNDEYDİ

Oysa Merkez'in dünkü toplantısına ilişkin piyasa beklentileri politika faizinin yüzde 42,5 seviyesinde sabit tutulacağı yönündeydi. Para Politikası Kurulu, muhalefetin ekonomiyi hedef alan söylemleri sonucunda piyasalarda yaşanan hareketliliği gerekçe gösterip gecelik vadede borç verme faiz oranını yüzde 46'ya yükseltmişti. Hazine ve Maliye Bakanlığı'nın parasal sıkılaştırma esaslı program koşullarına uyarak, vatandaşın ve işletmelerin sırtına ağır yük bindirmekten öteye gitmeyen kararlara imza atan Merkez Bankası'nın yeniden faiz artırması tepkiyle karşılandı.

DÜNYA FAİZ İNDİRİRKEN TÜRKİYE YÜKSELTTİ

İçerde muhalefetin ekonomiyi hedef alan girişimleri, dışarıda ise küresel bir dalgaya dönüşen korumacılık adımlarının atıldığı bir ortamda Merkez Bankası faiz artırdı. ABD Başkanı Donald Trump’ın Çin, Meksika, Kanada başta olmak üzere 100’den fazla ülke karşı gümrük vergilerini artırması küresel bir durgunluk işareti olarak kabul ediliyor. Büyüme, yatırım ve iş gücünü hedef alan bu korumacılık dalgasına karşı koyabilmek için birçok ülke faizleri indirdi. Avrupa Merkez Bankası (ECB), dün mevduat faiz oranlarını yüzde 2,50’den yüzde 2,25’e düşürdü. Singapur Merkez Bankası, faiz oranını yüzde 2,28’den 2,26’ya indirirken, Hindistan Merkez Bankası da faizini yüzde 6,25’ten 6,00’ya çekti. Meksika Merkez Bankası, faiz oranını yüzde 9,5’ten 9,0’a düşürürken, İsviçre Merkez Bankası yüzde 0,50 olan politika faizini 25 baz puan azaltarak yüzde 0,25 seviyesine indirdi. ABD Merkez Bankası Fed’in bu yıl yapmayı planladığı faiz indirimi beklentisi 5’e çıktı.

MERKEZ’İN REZERVLERİ 147,5 MİLYAR DOLARA GERİLEDİ

Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası (TCMB) haftalık para ve banka istatistiklerini açıkladı. Merkez’in toplam rezervleri, bir önceki haftaya göre 6 milyar 773 milyon dolar azalışla 154 milyar 261 milyon dolardan 147 milyar 488 milyon dolara geriledi. 11 Nisan itibarıyla Merkez Bankası brüt döviz rezervleri 9 milyar 831 milyon dolar azalışla 68 milyar 7 milyon dolara indi. Brüt döviz rezervleri, 4 Nisan’da 77 milyar 838 milyon dolar seviyesinde bulunuyordu. Bu dönemde altın rezervleri ise 3 milyar 60 milyon dolar artışla 76 milyar 422 milyon dolardan 79 milyar 482 milyon dolara yükseldi.

KUR KORUMALI 16 MİLYAR LİRA DAHA AZALDI

Kur Korumalı Türk lirası Mevduat ve Katılma Hesapları (KKM) geçen hafta 16 milyar 202 milyon lira azalarak 728 milyar 91 milyon liraya düştü. Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurumu’nun yayımladığı haftalık bültene göre, bankacılık sektörünün toplam kredi hacmi, 11 Nisan haftasında 283 milyar 550 milyon lira artarak 17 trilyon 716 milyar 448 milyon liradan, 17 trilyon 999 milyar 997 milyon liraya çıktı.

İÇ TALEBİN ENFLASYONA ETKİSİ AZALDI

Merkez Bankası Başkanı Fatih Karahan başkanlığındaki PPK toplantısının ardından yapılan açıklamada, şu ifadeler kullanılması dikkat çekti: "Enflasyonun ana eğilimi mart ayında gerilemiştir. Aylık temel mal enflasyonunun finansal piyasalardaki gelişmelerin etkisiyle nisan ayında bir miktar yükseleceği, hizmet enflasyonunun ise görece yatay seyredeceği öngörülmektedir. Öncü veriler yurt içi talebin ilk çeyrekte ivme kaybetmekle birlikte öngörülenin üzerinde seyrettiğini ve enflasyonu düşürücü etkisinin azaldığını ima etmektedir. Küresel ticarette artan korumacı eğilimlerin küresel iktisadi faaliyet, emtia fiyatları ve sermaye akımları kanalıyla dezenflasyon sürecine olası etkileri yakından takip edilmektedir."

YATIRIMI VE ISTIHDAMI OLUMSUZ ETKILER

Anadolu Aslanları İş Adamları Derneği (ASKON) Genel Başkanı Orhan Aydın, Merkez Bankası’nın yaptığı 350 baz puanlık faiz artışının yatırımı ve istihdamı olumsuz etkileyeceğini söylerdi. Kararın ardından yazılı bir açıklama yapan Aydın, “Açıkçası 350 baz puan faiz artışı beklentisi içerisinde değildik. Açıklanan bu artış dezenflasyon sürecinin gereklilikleri üzerine atılmış bir adım. Bu karar enflasyonla mücadele hususunda taviz vermeden mevcut sıkı para politikasının sürdürüleceğinin mesajıdır. Fakat aynı zamanda yüksek faiz kararının yatırım ve istihdam ortamını da olumsuz etkileyeceği aşikardır. Yüksek faizin olduğu yerde yatırım ortamı olmaz. Parası olan neden ticarette risk alsın, faize parasını koyar kazancına bakar. Yüzde 46’lık yüksek faizden memnun olmamız beklenemez” dedi.