Dünyanın önde gelen fianasçılarının aklına gelmeyen Kur Korumalı Mevduat 60 milyar dolarlık zararla tarihe karıştı. Ancak uygulamanın asıl vurduğu darbe, yüksek enflasyon, beyin göçü gibi maddi hesabın yapılamayacağı kalemlerde oldu. TL’ye güvenenlerin zarar ettiği, dolara yatırım yapanların ise çifte kazanç elde ettiği bu sistemde şimdi gözler TL’nin yeni adresi ve olası kur ataklarında.
FAİZ SEBEP ENFLASYON SONUÇ
2021 yılında “Faiz sebep, enflasyon sonuç” görüşünü uygulayan ekonomi yönetimi, faizleri yükseltmeden kur kriziyle başa çıkmak için Kur Korumalı Mevduat (KKM) uygulamasını devreye soktu. Dönemin Hazine Bakanı Nebati, “2023 Haziran seçimlerine kadar tek haneli enflasyonu bulacağız” dedi. Ancak faizler altı ayda sadece 100 baz puan düşürüldü. Yüzde 21,31 olan enflasyon, aynı süreçte yüzde 73,50 seviyesine çıktı. Dolar kurundaki artış ise yüzde 24 oldu.
DAR GELİRLİLER KAYBETTİ
Ekonomi uzmanları uygulamanın risklerine yönelik uyarılarda bulunsalar da ‘parlak buluş’tan vazgeçilemedi. 2 yıl sonra koltuğunu Şimşek’e devreden Nebati, dar gelirlilerin cebinden finanse edilen sistemden büyük firmaların kâr ettiği itirafında bulundu. Ekonomistler ise “Mevduat sahiplerine kamu kaynağı aktarımı” olarak tanımlanan KKM’nin geniş kitlelerin ödediği vergileri yüksek gelir gruplarının kasasına aktarılması demek olduğu görüşünde birleşti.
Gerçek maliyeti hesaplanamaz:
Eski Merkez Bankası Başekonomisti Hakan Kara: KKM, yüksek enflasyon, servet transferi, gelir dağılımda bozulma, güven kaybı, ahlaki çürüme ve beyin göçüne yol açtı. Bunların maddi hesabı yapılamaz.
Yeni tehlike: Carry trade:
Mahfi Eğilmez: ‘Bundan sonra böyle zarar olmayacak’ diye düşünebiliriz ama ne yazık ki kazın ayağı öyle değil. KKM’yi kaldırabilmek için bu kez carry trade yolu açıldı. TL ve döviz geçişleri hızlanacak.
60 MİLYAR DOLARI ERİTTİ ŞİMDİ GÖZLER DÖVİZDE
Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası, Kur Korumalı Mevduat (KKM) hesaplarında 23 Ağustos’tan itibaren yenileme ve açılış işlemlerinin YUVAM hesaplar hariç yapılmayacağını duyurdu. Tüzel kişiler için bu adım daha önce şubat ayında atılmıştı.KKM bitti ancak asıl krizin bundan sonra gelmesi söz konusu. Bir süredir ihracatçılar uygun faizli döviz kredisi alıp, TL hesaplara yatırarak paradan para kazanma dönemini başlatmıştı. Şimdi cary trade olarak adlandırılan bu yöntemin daha da artma ihtimali ortaya çıktı.
Ekonomistler, KKM’den çözülen paranın tekrar dövize yönelme olasılığının yüksek olduğunu bunun da yeni kur ataklarına yol açacağını söylüyor. TL mevduatların bir kısmının ise faiz indirimi döngüsünün başlaması nedeniyle borsaya geleceği de olasılıklar arasında yer alıyor. İktisatçı Mahfi Eğilmez de ‘KKM faciası’ başlıklı bir yazısında, KKM’nin zararının toplumu pek çok yönden etkilediğini dikkat çekerek “KKM kalktı ve bundan sonra böyle zarar olmayacak diye düşünebiliriz ama ne yazık ki kazın ayağı öyle değil. KKM’yi kaldırabilmek için bu kez carry trade yolu açıldı” diyerek Türk Lirası ve döviz geçişlerinin hızlanacağına dikkat çekti. Eğilmez, yazısında, KKM’nin 60 milyar dolar dolayında bir zararla tarihe karıştığını söyledi.
Eğilmez, “2021 yılı Eylül ayında, enflasyon da politika faizi de yüzde 19 iken ve de enflasyon yükseliş sinyalleri verirken Merkez Bankası’nın faizleri düşürmeye başlamasıyla girilen irrasyonel sürecin faciaya doğru gittiği kurlarda başlayan yükselme sonucu kısa sürede anlaşıldı. Buna karşılık siyasilerce ortaya atılan faiz sebep enflasyon sonuç ve nas söylemlerinden geri adım atılmadığı için Merkez Bankası bu yanlıştan dönerek faizleri yükseltmeye gidemedi. Tam tersine düşürmeye devam etti. Ne var ki kurlardaki artış durmuyordu. Bu kez panzehir olarak kur korumalı mevduat hesabı (KKM) icat edilerek devreye sokuldu. Bu hesabı açanlar ya TL ya da döviz mevduat hesabındaki paralarını belirli bir vade ve faiz karşılığı KKM’ye yatırıyorlardı. Vade sonu geldiğinde, Merkez Bankası tarafından ilan edilen döviz alış kuru ile hesap açılışındaki döviz alış kuru karşılaştırılıyor, vade sonundaki kur farkı, hesabın faiz getirisinden yüksekse kur farkı, faiz getirisi kur farkından yüksekse o zaman da faiz ödeniyordu. Böylece bu modelle mevduat ister TL isterse döviz cinsinden olsun kurdaki değişmelere karşı korunmuş oluyordu.
KKM hesaplarını bir süre Hazine (bütçe) ve Merkez Bankası ortaklaşa karşıladılar, sonra bütün yük Merkez Bankası’na devredildi. 2022 yılında 72 milyar TL kâr etmiş olan Merkez Bankası 2023 yılında 818,2 milyar TL, 2024 yılında 700,4 milyar TL zarar etti” ifadelerini kullandı. Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek ise KKM uygulamasının sona ermesine ilişkin olarak, “Programımızın önemli hedeflerinden birine daha ulaştık. Önemli bir koşullu yükümlülük olan KKM’nin sonlanmasıyla finansal istikrar daha da güçlenecek” dedi.
TL BORÇLANAN YATIRIMCIYA SERVET TRANSFERİ: Konuya ilişkin sosyal medya platformunda açıklamalarda bulunan Prof. Dr. Hakan Kara da KKM’nin maliyet hesabı yapılamayacak kadar büyük zarar verdiğini söyledi. Kara, “Maliyeti şu kadar lira bu kadar dolar gibi hesap yapanlar görüyorum. Böyle bir politikanın gerçek maliyetini hesaplamak imkansızdır. Yüksek enflasyon, servet transferi, gelir dağılımdaki bozulma, güven kaybı, ahlaki çürüme, beyin göçü vs.. bunların maddi hesabı yapılamaz. KKM ile TL tasarruf yapanlardan TL borçlananların cebinden servet transferi yapıldı. Bir de tabii aniden ortaya çıkan yüksek enflasyon karşısında sabit gelirlinin alım gücünün de hızla eridiğini söyleyebiliriz” ifadelerini kullandı.
KONTROLLÜ KUR ARTIŞININ ÖNÜ AÇIK
Prof. Dr. Soner Gökten bundan sonra kurun yükseliş faturasının kamuya kesilmeyeceğini dile getirdi. Gökten, “Artık kur farkı ödemesi yok, TL para arzı daha kontrollü seyredecek. Döviz kuru yükselirse kamuya otomatik fatura çıkmayacak; Merkez Bankası rezervleri kur şoklarını önlemede tek araç haline gelecek. Döviz talep riski hâlâ var ama bakiyenin 140 milyar dolarlardan 11 milyar dolara düşmesi şok ihtimalini ciddi biçimde azalttı. Kamu maliyesinde büyük bir rahatlama mı? Hayır! Sadece belirsiz ve patlayıcı kur farkı yükü gitti, yerine öngörülebilir ama ciddi bir faiz yükü kaldı. Yani değişim miktarsal değil, niteliksel: risk artık daha yönetilebilir. Bu karar, piyasalara “yapay destekler bitti, rasyonel zemine dönüyoruz” mesajı veriyor. Bundan sonrası tamamen Merkez Bankası’nın faiz politikasındaki kararlılığına ve rezerv yönetimine bağlı. Tabi finansal anlamda. Ortada henüz maliye politikası ve yapısal reformlarla desteklenmiş bir ekonomi programı yok” dedi. .
KKM SÜRECİNDE HAZİNE DÜŞÜK FAİZLE BORÇLANDI
Konuyu sosyal medya platformunda ele alan bir diğer ekonomist İris Cibre oldu. Cibre, “KKM’nin toplam kur farkı ödemesi takribi 58 milyar dolar. Bu durum büyük bir gelir ve servet transferi yarattı. Fakat, tahvil tesisi dolayısıyla, Hazine çok çok daha düşük faizle borçlandı .Bugüne bakarsak; Para piyasası fonlarında 2 trilyon TL’nin üzerinde stok var. Bu, her gün, fazla likidite dolayısıyla, Merkez Bankasının, ters repo kanalı ile yaklaşık 2 milyar TL yatırımcının cebine para koyması ve dolayısıyla zarar etmesi ve Hazinenin daha fazla borçlanması anlamı taşıyor. Merkez direkt parasallaşma yarattı ve gelir adaletsizliği, servet transferi ve enflasyon baskısı yaşandı” bilgisini paylaştı.
POWELL KONUŞTU SERVETLER KATLANDI
ABD Merkez Bankası (Fed) Başkanı Jerome Powell’ın Jackson Hole’da faiz indirimlerine kapı aralayan açıklamaları dünyanın en zengin 10 insanının servetini toplam 33 milyar dolar arttırdı. Konuşmasında faiz indirimine kapı aralayan Powell, “Politikanın kısıtlayıcı bölgede olmasıyla birlikte temel görünüm ve değişen risk dengesi, politika duruşumuzu ayarlamamızı gerektirebilir” ifadelerini kullandı. Powell’ın mesajlarının ardından pay piyasalarında yukarı yönlü bir seyir izlendi. Kapanışta Dow Jones endeksi 800 puanın üzerinde değer kazandı ve yüzde 1,89 artarak 45.631,74 puanla rekor seviyeye ulaştı. S&P 500 endeksi yüzde 1,51 artışla 6.466,48 puana ve Nasdaq endeksi yüzde 1,88 kazançla 21.496,54 puana çıktı. Elon Musk’ın net serveti, Tesla hisselerinin cuma öğleden sonra yüzde 5 değer kazanmasıyla yaklaşık 9,3 milyar dolar artarak yaklaşık 417 milyar dolara ulaştı.
Dünyanın en zengin ikinci kişisi olan Oracle CEO’su Larry Ellison’ın net serveti, Oracle hisselerinin yüzde 1,7 değer kazanmasıyla 4,4 milyar dolar artarak 282 milyar dolara çıktı. 3 numaralı Mark Zuckerberg’in net serveti, Meta hisselerinin yüzde 1,8 artmasıyla 3,6 milyar dolar artarak 258,5 milyar dolara yükseldi. Jeff Bezos’un serveti ise Amazon’un hisse senedinin yüzde 2,5 artmasıyla 4,4 milyar dolar artarak 239 milyar dolara ulaştı. Google’ın çatı şirketi Alphabet’in kurucu ortaklarından 5 numaralı Larry Page ve 6 numaralı Sergey Brin’in serveti de Alphabet hisselerinin yüzde 3,6’dan fazla değer kazanmasının ardından yükseldi. Page’in serveti 3,2 milyar dolar artarak 171,3 milyar dolara, Brin’in serveti ise 2,9 milyar dolar artışla 159,4 milyar dolara çıktı. Nvidia’nın CEO’su Jensen Huang’ın net serveti ise hisse senedinin yüzde 1,8 yükselmesiyle 2 milyar dolar artarak 154,2 milyar dolara ulaştı.
Microsoft’un eski CEO’su Steve Ballmer ise hisselerdeki küçük artışla 513 milyon dolar kazandı ve servetini 153 milyar dolara taşıdı. Fransız lüks devi LVMH’nin hisseleri de yüzde 3’ten fazla değer kazandı. Böylece şirketin başındaki Bernard Arnault ve ailesinin serveti 2,9 milyar dolar artarak 150,9 milyar dolara çıktı. Warren Buffett ise daha sınırlı bir artış yaşadı ve servetine 64 milyon dolar ekleyerek toplam 146 milyar dolara ulaştı
KARAR