Gazete Memur

Daha asgari ücret artmadan etiketler değişti bile!

Asgari ücret ve emekli maaşı artışları öncesinde özellikle perakende sektöründe geçtiğimiz yıllarda görülen fahiş fiyat artışları yeniden gündeme geldi. Uzmanlar ve sektör temsilcileri, maaş zamlarının ürün fiyatlarına etkisinin en fazla yüzde 5 olduğunu vurgularken, bu oranın üzerindeki artışların fırsatçılık olduğunu belirtiyor

Giriş:
Güncelleme:

2026’da uygulanacak asgari ücret için masaya rakamlar bile gelmedi ama, ürün fiyatlarına asgari ücret zamları yapılmaya başlandı. Gıdadan giyime, sanayi ürününden hizmet bedellerine kadar her üründe fiyat etiketleri değişmeye başladı. Her alışverişte “yılbaşından önce fiyat artacak, acele edin” uyarıları yapılırken, sebebi sorulduğunda “asgari ücret zammı” gösteriliyor. Henüz belirlenemeyen asgari ücret için şimdiden zam yapan işletmeler, bunu bir de rakam kesinleştikten sonra tekrarlıyor. Deyim yerindeyse 1 asgari ücrete en az 2 zam yapılıyor.

TİCARET AHLAKI BOZULDU

İstanbul Perakendeciler Federasyonu Yüksek İstişare Konseyi Üyesi Faruk Güzeldere, bu durumun fırsatçılık olduğunu ifade ederek “Pandemi ve sonrasında piyasa bozuldu. ‘Bir ürünün gerçek fiyatı nedir, maliyet nedir, üzerine ne kadar kâr konulmalı’ gibi soruların cevapları ‘serbest piyasa ekonomisi’ adı altında şekil değiştirdi. Ticaret ahlakı bozuldu. Asgari ücrete yüzde 50 zam yapıldıysa, ürünün fiyatı bu oranda arttı. Üründe tek maliyet ücret değil. Bugünlerde asgari ücrete zam pazarlığı yapılıyor ama şuna açıklık getirmeli. Bir işletmede, personel maliyetinin, ürün fiyatına etkisi yüzde 10 civarındadır. Yani o fiyatın yüzde 10’luk bölümüne asgari ücret artışı gelir. Bunun fiyata etkisi ise yüzde 3 ila yüzde 5 arasındadır. Daha fazla değil. Tabii bu ağırlık sektöre göre de değişir. Hizmet sektöründe ücretin fiyata etkisi daha yüksek olabilir. Üretime dair sektörlerde en önemli konu ham madde maliyetidir. Ardından enerji, kira, vergiler ve maaşlar gelir. Dolayısıyla ücret zammı kadar fiyat artırmak fırsatçılığa girer” dedi.

BAKANLIKTAN SIKI DENETİM

Fahiş zamlar konusunda Ticaret Bakanlığı, denetimlerini sıklaştırdı. Zincir marketler ve büyük perakendecilerle yapılan toplantılarda, işçilik maliyetinin fiyata etkisinin oranlarının belli ve sınırlı olduğunu, bu nedenle ‘asgari ücret arttı’ bahanesiyle fiyatların artmaması gerektiğini iş dünyasına bildirdi. Bu kapsamda sahada olan denetim ekipleri, fahiş fiyatları mercek altına aldı ve aykırılık tespiti hâlinde idari para cezaları kesilmeye devam ediyor.

İBRE TERSİNE DÖNDÜ: GIDA FİYATI DÜNYADA YÜKSELİYOR TÜRKİYE’DE DÜŞÜYOR

Yıllarca “Dünyada gıda fiyatları düştü, Türkiye’de arttı” şeklindeki haberler tersine döndü. En azından kasım ayında. Türkiye Ziraat Odaları Birliği’nin (TZOB) kasım ayına ilişkin verileri, piyasadaki denetimlerin etkisinin hissedildiğini gösteriyor. TZOB rakamlara göre, markette takip edilen 42 ürünün 18’inde fiyat artışı yaşanırken, 24 üründe fiyatların gerilediği tespit edildi. En fazla ucuzlayanlar, temel gıda maddeleri ile meyve ve sebze grupları oldu. Gıda fiyatları küresel piyasalarda ise farklı tablo ortaya koydu. Birleşmiş Milletler Gıda ve Tarım Örgütü’nün (FAO) verilerine göre küresel gıda fiyatları artış eğilimini sürdürdü, ekim ve kasım ayında ise yatay seyre bıraktı.

ALTINDAKİ ARTIŞ KADAR KİRA ARTIŞI İSTİYORLAR

Faruk Güzeldere gıda perakendeciliğinde yaz döneminin zayıf geçtiğini, yıl sonu için de benzer tablo olduğunu belirterek “Önümüzde iyi bir tablo yok. Gıda fiyatları düşse de tüketici temkinli alışveriş yapıyor. Maaş zamlarıyla birlikte yeni yılda bir süre de olsa piyasanın açılacağını tahmin ediyoruz” dedi. Gıda perakendesi ve marketçilikte en büyük gider kalemlerinin başında kira bedelinin olduğunu söyleyen Güzeldere “Geçen yıl 200 bin lira olan bir market kirası için 1 milyon lira isteniyor. İnsanlar altın fiyatındaki artışa göre zam yapmak istiyor” dedi.

Kaan ZENGİNLİ