Üniversite hayaliyle yola çıkan gençleri, büyük bir ekonomik yük karşılıyor. Barınmadan beslenmeye, ulaşım masraflarından eğitim materyallerine kadar neredeyse her kalemde yüksek bedellerle karşılaşan öğrenciler için tablo endişe verici. Millî Gazete’nin incelediği verilere göre, şehir dışında üniversite okumanın maliyeti asgari ücretin iki katına çıkarken, başlangıç harcamaları da 100 bin lirayı aşıyor.
ŞEHİR DIŞINDA OKUMAK İMKÂNSIZA YAKIN
Özel yurt ücretleri Ankara ve İstanbul’da 40 bin, İzmir’de ise30 bin liraya kadar çıkıyor. Ev kiralamak isteyen öğrenciler ise ortalama 25 bin lira kira bedelinin yanı sıra depozito ödemek zorunda kalıyor.
KİTAP DEĞİL, BARINMA EN BÜYÜK YÜK
Eskiden öğrencilerin en büyük gideri kitap ve kırtasiye iken, bugün en ağır yük barınmada yaşanıyor. Evde kalan öğrencilerin elektrik, su, doğal gaz, internet ve aidat faturaları yıllık yaklaşık 3 bin lirayı buluyor.
YEMEK VE SOSYALLEŞME CEP YAKIYOR
Bir öğün yemek için aylık 12 bin liraya yakın para harcayan öğrenciler, yalnızca bir kahve içip sosyalleşmek için dahi aylık yaklaşık 6 bin lira ayırmak zorunda. Bunların yanı sıra ulaşım ücretlerindeki maliyetler de göze çarpıyor. Ankara’da ulaşım abonmanı 350 iken, İstanbul’da 380, İzmir’de ise 480 liraya kadar çıkıyor.
ÜNİVERSİTEYE BAŞLANGIÇ 100 BİNİ AŞTI
Üniversiteye adım atan bir öğrencinin başlangıç maliyeti 105 bin lirayı geçiyor. Bilgisayar almak isteyen öğrenciler için bu rakam ortalama 30 bin lira daha artıyor. Kitap ve kırtasiye masrafları da eklenince eğitim, dar gelirli aileler için büyük bir ekonomik kriz anlamına geliyor.
EĞİTİM LÜKS MÜ OLUYOR?
Bugün şehir dışında üniversite okuyan bir öğrencinin aylık sabit gideri en az 50 bin lira. Bu rakam, asgari ücretin iki katını geçiyor. Bu bağlamda eğitim hakkı, giderek toplumun geniş kesimleri için erişilmesi zor bir lüks hâline geliyor.
Abdullah Kutay Eskalen / Milli Gazete