Gazete Memur

Akran zorbalığını okulla iş birliği engeller

Okul koridorlarında başlayan akran zorbalığı çocukların yaşamında telafisi zor izler bırakabiliyor. Uzman Psikolog Sena Sivri, zorbalığın önlenmesinde aile, öğretmen ve okul yönetiminin bilinçli iş birliğinin kritik rol üstlendiğini söyledi. Sivri, çocukları korumak için empati kazandırmaktan siber zorbalığa karşı bilinçlendirmeye kadar 7 etkili önlem önerdi.

Giriş:
Güncelleme:

Yeni eğitim öğretim dönemi için ders zili çaldı. Okul koridorlarından telefon ekranlarına taşınan akran zorbalığı, çocuklarda kalıcı izler bırakıyor. Masum görünen şakalar, kırıcı davranışlar ya da şiddete varan eylemler… Son yıllarda dünya genelinde olduğu gibi ülkemizde de akran zorbalığı giderek artıyor. Acıbadem Fulya Hastanesi’nden Uzman Psikolog Sena Sivri, özellikle sosyal medya ve dijital iletişim araçlarının yaygınlaşmasıyla birlikte zorbalığın artık sadece okul koridorlarında değil, cep telefonu ekranlarında da yaşandığını belirtiyor. Sivri’ye göre; empati eksikliği, aile içi iletişim sorunları, sosyal beceri yetersizlikleri ve medyanın şiddeti normalleştirmesi bu artışın en önemli nedenleri arasında yer alıyor.

KALICI ETKİLERİ VAR

Fiziksel şiddet, sözel saldırılar, sosyal dışlama ve siber zorbalık en sık görülen yöntemler. “Sen bizimle oynayamazsın çünkü farklısın” ya da “Senin kıyafetlerin çok ucuz” gibi sözlerle de zorbalık yapılabiliyor. Zorbalığa maruz kalan çocukların kısa vadede özgüven kaybı, ders başarısında düşüş, uyku bozuklukları, baş ve mide ağrısı gibi sorunlarla karşılaştığını hatırlatan Sivri, uzun vadede depresyon, kaygı bozukluğu ve sosyal fobi gibi kalıcı etkiler yaşanabildiğinin altını çizdi.

BİLİNÇLİ OLUN

Akran zorbalığının yalnızca bireysel değil toplumsal bir sorun olduğuna dikkat çeken Sivri, aileler ve okulların bilinçli şekilde hareket etmesi gerektiğine vurgu yaptı. Sivri zorbalığı önlemede iş birliğinin kritik rol oynadığını vurgulayarak alınabilecek 7 etkili önlemi şöyle sıraladı:

1. Çocuğunuza bağırmayın, aşağılamayın

Ebeveynlerin tutumları doğrudan çocuk tarafından model alınıyor. Evde saygılı ve şiddetten uzak bir iletişim dili benimsemek, çocuğun da aynı davranışları sürdürmesini sağlıyor.

2. Yargılamadan konuşun, açık iletişim kurun

Çocuğun yaşadığı olumsuzlukları anlatabileceği güvenli bir ortam yaratmak çok önemli. “Bugün okulda seni üzen bir şey oldu mu?” gibi açık uçlu sorular, çocuğun kendini ifade etmesini kolaylaştırıyor.

3. Öğretmen ve okul yönetimiyle iletişimde olun

Araştırmalar, zorbalık karşıtı okul politikalarının vakaları yüzde 20 oranında azalttığını gösteriyor. Bu nedenle velilerin öğretmenlerle düzenli temas halinde olması ve çocuğun okul içindeki ilişkilerini takip etmesi büyük önem taşıyor.

4. Güvenli alanlar oluşturun

Okullarda rehberlik odası, güvenli oyun alanları gibi mekânların varlığı zorbalığı azaltıyor. Ayrıca teneffüslerde yeterli öğretmen gözetimi, olayların yüzde 30 oranında önlenmesini sağlıyor.

5. Empati kazandırın

Çocukların başkalarının duygularını anlayabilmesi, zorbalığa yönelmelerini engelliyor. Finlandiya’da uygulanan “KiVa” programı, empati eğitiminin zorbalığı önemli ölçüde azalttığını ortaya koydu.

6. Siber zorbalığa karşı bilinçlendirin

Çocuklara internette karşılaşabilecekleri riskler öğretilmeli. Mesaj veya görsel paylaşmadan önce iki kez düşünme alışkanlığı, onları tehlikelerden koruyan önemli bir adım.

7. Çocuğu belli etmeden gözlemleyin

Zorbalığa uğrayan ya da zorbalık yapan çocukların her ikisinin de psikolojik desteğe ihtiyacı olabilir. Bu noktada rehberlik servisleri, okul psikologları ve çocuk psikiyatristleri kritik rol üstleniyor. Erken destek, ileride yaşanabilecek ciddi ruhsal sorunların önüne geçiyor. 

Aybike EROĞLU